ten

4.9K 76 6
                                    

Aradan bir kaç günden sonra bende Mert'te okula gidiyorduk. Oysaki yeni başlamıştık. Tabi başımiza gelmeyen kalmadığı için mecbur okuldan geri kalmıştık.

Okula girdiğimizde Mert bana sıkıca sarıldı.

- Selinay lütfen dikkat et kendine. Bir şey olduğunda ilk bana gel . Okuldan sonraki iş içinde seni ben çıkışta gelip alacağım ona göre.

Tamam deyip onu öptüm. Sonra yollarımız ayrıldı. Sınıfa doğru yürürken iş aklıma geldi. Kabul edilmiştim ve bugün başlayacaktım. Sorunsuz bir şekilde işi bitirmem gerekiyordu.

Sınıfa girdiğimde bana ters ters bakan kızların bakışına yine maruz kalmıştım. Alya denen çete başıydı. Seçil ve nihanda onun yandaşları.

Sırama tam oturacakken yanımda ki kız bir anda

- artık buraya oturmanı istemiyorum.

Ne saçmalıyordu bu? Sesi bile çıkmayan kız benim yanına oturmami istemediğini söylüyordu.

- Nasıl yani?

- Git işte buradan deyip itti beni.

Tam o sırada da Buğra girdi sınıfa. Bizden tarafa baktığında ne oluyor dermiscesine kafasını salladı.

Alya denen o çetebaşıda hemen Buğra'nın yanına gidip

- Yok bir şey canım. Selinay'ı Merve bile istemiyor sen düşün artık.

Deyip bana gülmeye başladı.

Buğra Alya' yı itip bir hışımla çantamı aldı ve kendi sırasına bıraktı.

- Geç burada otur.

Diyip oturdu Buğra. Hocanın gelmesiyle mecbur bende geçip oturdum. Alya' nin Merve'ye

- Bı boku beceremedin dediğini duyunca anladım ki onun planiydi bu. Bu kız bana düşman olmuştu belli ki.

Ne yapacaktım? Onunla uğraşacak ne halim vardı ne de zamanım. Of of.

Ders bitince Mert'in yanına gitmek için çıktım sınıftan. Mert'in sınıfına gittiğimde sınıf arkadaşları annesi rahatsızlandigi için çıktı deyince telaşlanmaya başladım.

Telefonumda yoktu o günden sonra kırılmıştı.

Okul müdüründen rica edip Mert'i aradım. Haber vermediği için özür dileyip annesiyle ilaç almaya gittiğini söyledi. En son böyle söylediğinde neler olduğunu biliyordum. O yüzden fotoğraf atmasını istedim. Atınca da müdür beye teşekkür edip sınıfa geçtim. Son Saniye yetişmiştim hocaya.

Son beş dakika kala hoca bizi serbest bıraktı. O sırada Buğra bana dönüp

- Bugün başlıyorsun yeni işine :⁠-⁠).

- Evet ya acaba kimin yüzünden.

- Şimdi suçlu ben mi oldum. Sevgilinin olacak o itin suçu. Utanmadan seni çalıştırıyor. Şerefsiz işte ne olacak.

İyice sinirlenmiştim.

- Düzgün konuş. Bu onun değil o babasının suçu. Onları sıkıştıranda sendin . Ne çabuk unutuyorsun gerçekte nasıl biri olduğunu.

Konuşmasına fırsat vermeden çantamı da alıp çıktım sınıftan. Son iki dersin hocası gelmemişti rahatsız olduğu için. O yüzden geçtim hemen müdür Bey'in odasına.

İlk önce emin misin gibi sorular sordu. Eminim deyip malzemelerin nerede olduğunu sordum. O da bana gösterince çıktım .

Soyunma odasında üzerimi değiştirip geçtim işimin başına.

Aradan geçen dört saatin ardından son bir sınıf kalmıştı.

Eşyalarımi alıp çıktığımda Alya ve çetesiyle karşılaştım.

Haydaaa olacak iş değildi bu.

Kolumu sertçe tutup yere fırlattı beni.

- NE YAPIYORSUN SEN YA?

diye yüksek sesle bağırmaya başladım.

- Bugün sınıfta çok iyi gözüküyordun şimdi bana gülmenin bedelini ödeyeceksin.

- İyi de ben sana gülmedim ki. Hem bugün kendi kazdığın kuyuya kendim düştün.

- Ben sana Buğra dan uzak dur demedim mi ? Seni uyardım Selinay. Sen ne yaptın beni umursamadin bile. Şimdi öde bedelini.

- ALYA !ALYAAA!!!

peşinden koşmaya başladım ama nafile. Alt kata kadar koştum peşine ama o benden daha hızlıydı. Kilitledi beni okula.

Allah kahretsin ya ne yapacağım ben? Ne telefonum var ne başka bir şey. Off bütün özel odalar da kapalı ön tarafa bakan camlara çıkamıyorum.

Çok da Acıkmıştim kantin de kapalıydı. Bağırmamın anlamı da yoktu. Çünkü etrafta uçan kuş bile yok. Mert bana beni çıkışta alacağını söylemişti. Onu beklemeye karar verdim. O sırada da okulu geziyordum.

Spor salonuna geldiğimde Buğra'nın fotoğrafları vardı büyük bir kitaplıkta. Bir çok dalda şampiyonluğu vardı.

Tam çıkacakken alt kattan bir ses geldi. Bu ses havuzun olduğu bölümden geliyordu. Oraya gittiğimde Alya ve çetesi havuzun etrafında oturmuşlardı.

- Çıkarmaya geldiniz değil mi beni?

Üçü de gülüp bana bakmıştı. Biraz eğlenelim sonrasına bakarız diyip kolumdan tutup beni havuza fırlattılar.

İyide ben yüzme bilmiyordum. Nefesimin kesildiğini hissedince bıraktım kendimi suya. Gerisi karanlık.

PSİKOPAT ZORBAM +18Where stories live. Discover now