forty

1.7K 33 33
                                    

Hastane çıkış işlemlerini bitirdikten sonra çıktık. Mahir bizi almaya gelmişti . Annemi de ikna etmiştim hiç bir suçunun olamadığına sonunda inanmıştı. Mahir'e annemleri eve bırakmasını söyledim sonrada beni adliyeye.

Annemleri bırakıp gittik adliyeye. Tereddüt etmeden girdim içeriye. Mahir kolumu tutup kendine doğru döndürdü beni.

- Selinay eminsin değil mi? Her ne kadar o iti sevmesemde burada benim için değerli olan sensin.

- başından beri hep bunu ısıtıyordum. O nikah masasında imza atarken bile boşanma düşüncesi vardı kafamda o yüzden eminim.

Avukatın odasına doğru yürüdük birlikte. İçeriye girdim. Önceden de bir kaç hukuksal işlerimizi halleden bi avukatımızdı. Olayları anlattım. Karşılıkli olursa kolay olurmuş ama öteki türlü uğraşırmışim uzun süre. Mahkeme kağıtları yarın gidecekmiş buğra'ya. İmzamı attıktan sonra çıktık odadan.

Mahir elimi tutup

- hâlâ vicdan azabı çekiyorum Selinay sana bir şey olsaydı ben nasıl yaşardım?

- mahir sıkma canını her şeyde vardır bir hayır derler bak işte boşanıyorum kurtuluyorum artık bunları düşün sen.

Elini sıktım sözlerimi destekler gibi. Gülümseyince çektim elimi arabaya doğru ilerledik. Her ne kadar istemesem de yemek yemeye götürdü beni. Bir şeyler yedikten sonra telefonuma gelen mesajlar iyice rahatsız etti beni bu yüzden çıkarıp bakmak istedim.

- boşanmak istediğini biliyorum kağıt gelmesede haberlerin geliyor bana. Tamam senin için senden vazgeçiyorum... Ama bir gün dönersen seni burada bekliyor olacağım. Seni hala seviyorum hep seveceğim...

Bu neydi şimdi yani? İstediği gibi davrandiktan sonra kırılan üzülen oymuş gibi davranıyordu açıkça. Benimde burada canım çok yanıyordu lanet olsun ki onu seviyordum ama bitmek zorundaydi denedim en azından denemeye çalıştım ama olmadı. Yapacak bir şey yok.

Hiç bir şey yazmadan sildim mesajı çantaya geri attım telefonu. Dışarı çıkmak bile bana şu anda o kadar farklı geliyordu ki anlatacak kelime bulamıyordum. Hayatım film şeridi gibi geçiyordu gözümün önünden. Kalbimin acıdığını hissedince mahir'den arabayı durdurmasını istedim. Deniz kenarında durunca indim hmeen. Derin nefes almaya çalıştım. Mahir yanıma gelip sarıldı ne olduğunu anlamış gibi.

Bende ona sarıldım sıkıca buna ihtiyacım vardı. Saçlarımdan öpüp ben yanındayım diyordu.

- mahir koru beni bu dünyadan ben kendimi koruyamıyorum çünkü. Sığındığım bir limanım olsun çünkü benim dalgalara bile kapılacak canım kalmadı.

Omuzlarımdan tutup gözlerime baktı

- Selinay benimle evlen. Seni geçmişten bu yana ne kadar istediğimi ve sevdiğimi biliyorsun. Sana olan aşkımdan dolayı uzun zamandır hayatıma kimseyi almadım. Senin evlendiğini duyunca bile mutluluğun için acımı köşede yaşadım hep. Buraya beni getiren bile senin yüzüne hasretimden oldu. Ama bak neler öğrendim. Şimdi izin ver sadece seni mutlu edeyim. İzin ver limanın olayım .

- Mahir ben daha boşanmadim bile. Hem hemen seninle evlenmek doğru olur mu ki?

- biliyorum Selinay ama boşanacağina da eminim haftaya bugün işte boşanmış olacaksın sonrası benim karım.

Ne diyeceğimi bilmiyordum gerçekten. Belki de her etti böyle kolayca atlatıp mutlu olabilirdim çünkü mahir harika bir insandı. Bugüne kadar hiç yanlışını da görmemiştim.

- tamam kabul ediyorum.

- nasıl yani gerçekten kabul mü ediyorsun?

- evet.

Mahir beni kucağına aldı ve sevinçten etrafında dönmeye başladı.

- mahir dur lütfen yara yerim ağrıyor.

Gülerek söylemiştim ama onu telaşlandırdi.

- kanadı mi ? Ayyyy ne ysptim ya ben iyi misin canım?

- iyiyim İyi gidelim eve artık çok yorgunum da. Hem bu evlilik kararını ben annemlere açıklamak istiyorum olur mu senden duymasınlar.

- tamam sen nasıl istersen güzelliğim.

Buğra duyunca acaba ne düşünecekti acaba? Offf banane ya ondan neden onu düşünüyorum ki hâlâ.

Lale'ye anlatmıştım evlilik teklifini ve lale olumlu karşılamişti şimdi en zoru annemdeydi. Yanına gitmek için odadan çıktım. Oturma odasında televizyon izliyordu.

- Annecim gelebilir miyim?

- gel meleğim gel.

- Annecim seninle bir şey konuşmam gerekiyor. Ama kızma bana lütfen.

- amnecim korkutma beni lütfen söyle bana .

- anne benle Buğra boşanacagiz.

- bunu bekliyordum zaten birtanem hayırlısı olsun ne yapalım.

- bir şey daha var anne

- dinliyorum Annecim

- benle Mahir evlenmeye karar verdik. Kızma bana lütfen en iyisi hu benim için mahir beni seviyor bana değer veriyor. Çocukluğumdan beri de tanıyorum onu.

- Selinay senin aklın başında mi Annecim? Daha boşanmadan ne evliliği? Birde mahirle. O senin arkadaşindi hani? Nasıl bir anda sevgi oldu kızım.

- Annecim ben mutlu olmayı seçtim kızma lütfen bana inan bana çok mutlu olacağım.

- Annecim bak-

- anne lütfen yapma böyle güven bana

- peki annemcim peki.

İsteksiz demişti ama yinede demişti ne yapayım ki böyle olması gerekiyordu. Her şey evlilik değildi biliyorum ama Buğra'yi bu şekilde boşandıktan sonra uzak tutabilirdim. Hem artık benim gücüm yoktu. Yanımda doğru kişiye ihtiyacım vardı bu kişide mahir oldu.

Bir şeyler atistirdiktan sonra Mahir'in mesajlarına döndüm

- güzellik yemek yedin mi?

- ilaç saatini kaçırma!

- çok heyecanlıyım artık seninle uyuyup uyanacagim eve geldiğimde gördüğüm yüz senin olacak.

- seni seviyorum.

- umarım şu anda yemek yiyorsundur.

Ahhh neler yazmıştı ya.

- teşekürler yedim yemeğimi iiyyim şu anda. Sende dikkat et aç kalma :⁠-⁠).

Bende seni seviyorum diyemezdim ki şu anda yoktu Öyle bı şey ilerde illaki olurdu diye düşünüyorum. Biraz magazin sayfalarında gezdikten sonra yatağa girdim. Yarına iyi başlarım umarım haydi bismillah.

PSİKOPAT ZORBAM +18Место, где живут истории. Откройте их для себя