thirty five

2.3K 41 2
                                    

Uyandığımda Buğra yanımda değildi. O kadar çok aglamsitim ki kalkacak da halim yoktu. Artık nasıl hissedeceğimi bilmiyordum. Aklım ile kalbim ters çalışıyordu. Hayatıma yeni adımlar atmaya çalıştıkça geçmişim ile yüzleşiyordum. Gidecek kimsemde yoktu. Yapabilir mıydım acaba Buğra'yla? Bilmiyorum gerçekten bilmiyorum. Ama her ona yaklaştığımda kaçtığım gerçekler böyle önüme çıkmaya devam ederse ben her geçen gün daha da kötüleşirdim. Buğra'dan biraz uzak kalmaya ihtiyacım vardı. Ama bu onu kabul etmezdi.

Düşüncelerimin arasında boğuşurken Buğra girdi içeriye. Bakmak istemiyordum ona. Yanıma gelip yüzümü kendine doğru çevirdi.

- bitanem iyi misin? Neden bakmıyorsun bana? Özür dilerim binlerce kez özür dilerim lütfen bitanem yüzüme bak.

- Buğra git lütfen. Benim aklımla kalbim savaş içinde bende bu arada boğuluyorum. Seninle iyi olmaya çalıştıkça bana yaşattıklarin gitmiyor aklımdan. Yüzleşiyorum sürekli onlarla. Böyle nasıl yaşanır Bilmiyorum. Seni seviyorum evet ama belki de sevgi tek yetmiyordur.

Buğra beni kendine doğru çekip sarıldı.

- Hayır hayır hayır bitanem şu anda çok taze olduğu için böyle hissediyorsun bak inan bana her şey çok güzel olacak çok farklı olacak sana söz veriyorum. Lütfen silme bizi bitanem lütfen yalvaririm sana. Ayaklarına kapanayim istersen ama bizden vazgeçme lütfen.

Buğra'yı itmeye çalıştıkça daha da çok sarıyordu kendine beni. Saçlarıma düşen ıslaklıklara dönüp baktığımda Buğra ağlıyordu.

- Lütfen birtanem bırakma beni lütfen yalvaririm sana bırakma.

- Buğra sakin ol lütfen beni de anla ben cehennem ateşinde yanar gibi acı çekiyorum. Ama bir yandan da seni seviyorum bu kadar acıya rağmen yanında kalacağım ama böyle ara sıra çökmelerim olacak ve benden de hemen birlikte olmayı bekleme seninle .

- Tamam tamam söz veriyorum sen yanımda kalda ben her şeye katlanırim. Sen ne zaman istersen o zaman dokunurum sana.

Bende tutamayıp sarıldım ona. Onunda canı yanıyordu belli ki. Kafamı kaldırıp gözyaşlarını sildim. Şu anda kişilik bozukluğum var gibi görünebilirim ama bilerek yaptığım bir şey değildi.

- ben seni unuttum sen nasılsın ağrıların var mi?

- ben bir tek seninle iyiyim.

- Ben duş alacağım sonra bir şeyler yeriz olur mu?

- seey benimde yıkanmam gerekiyor yardım eder misin?

Şimdi buna ne diyebilirdim ki yardim istiyordu acaba bilerek mi yapıyordu diye düşünmüşyorum değil ama yaralarını görebiliyordum. Kafamı salladım.

Buğra'yı yıkarken çok nemli olduğu için ortam tişörtümü çıkardım. Beyaz atletim ve siyah sortumlaydım karşısında. Buğra bakmamaya çalışıyordu. Son konuşmalardan sonra çok dikkatli davranmaya ve konuşmaya çalışıyordu. Ön tarafı yıkarken kafasini aşağıya egmisti. Bu kadar şeyi bana yapanın karşımdaki bu adam olduğuna inanamıyordum.

Tişörtüme baktığımda ıslandıgi için iç çamaşırım görünüyordu normalde olsa Buğra çoktan bel altı konuşmaya başlamıştı Ama gördüğünde hmeen kafasını aşağıya indirmişti. İşim bittikten sonra Buğra teşekkür edip gitti. Bu neydi şimdi beni mi suçluyordu yani? Resmen üzüntü yarıştırıyordu benimle. Offf offf. Yapacak bir şey keyfi bilir.

İşlerim bitirdikten sonra alışverişin yanında bir kaç bakım ürünleri de almıştım onları kullandım güzelce. Kremlerimi ve kokuları sürdükten sonra geçtim odaya. Sıkılmıştim iyice ne zaman gidecektik İstanbul'a acaba. Hayatımla ilgili o kadar düşünmem gereken şey vardı ki. Keşke babam beni koruyup kollasaydi da bunlar başıma gelmeseydi. Beni sattı babam. Hepsi onun suçu. Nefret ediyorum ondan. Böyle babalar silinsin yeryüzünden. İnsan canından kanından olan yavrusunu nasıl başka ellere verirdi ki? Annem bir şekilde tutunmuştu bana ama baba eksikliği bir başkaydi.

Buğra yanıma gelip valiz uzattı bana.

- Eşyalarını güzelce topla yarın İstanbul'a gidiyoruz. Okulun da hazır tatilden sonra başlayacaksın. Gidemediğin zamanı da halletim. Bir yılın kalmıştı zaten bitirirsin onu güzelce. Okulda tek bir sınıfın içinde ders göreceksin. VIP gibi. Tek öğrencisi sen olacaksın sınıfın sonra dersin bittiği gibi özel araç ayarladım sana birde okulda yalnızlık çekmemen içinde bir yıl boyunca sinem diye bir arkadaşın olacak. O her saniye yanında olacak okulda canın sıkılmasın diye. Öylğle aralarında ufak bahçe ayarladım sana. Oraya yalnızca sen ve sinem girebilirsin. Kantine falan da gitmek yok. O bahçede her isteğin karşılanacak. Okul aktivelerine de katılmak istersen yanımda bende geleceğim. kullanacağın lavabo bile ayrı. Üstünde ismin yazacak. Aklında soru kalmayacak şekilde cevapladim hepsini yine de soracağın başka bir şey var mi?

- Sen ruh hastası mısın? Ya da şizofren mazoşist de olabilirsin aslında. Bunlar ne Buğra? Ben senin oyuncağın mıyım istediğin gibi hayatımı ayarlıyorsun falan? Seni seviyorum ama kölen de değilim eski halime dönmemi mi istiyorsun?

- bitanem bak ben artık eskisi gibi belli başlı düşmanı olan bir insan değilim. Şirketin yeni başkanı benim olduğum bir çok yerde duyuldu bile. Çok temkinli olmam gerekiyor. Tek zaafim sensin ailem bile değil sadece sen. Bunu bilirlerse işte o zaman ben ölürüm. Ha ölene kadarda yeryüzünde karşıma çıkan herkesi öldürürüm. Seni gözümden bile sakınıyorum. Sana bakmaya korkuyorum. Kafamın içinden ya sana bir şey olursa cümleleri geçince delirecek gibi oluyorum. Lütfen seni korumama İzin ver. İzin ver ki elim kana bulaşmasın bitanem. Seni öğrenecekleri zaman elbette olacak ama şu anda düşmanım kim bilmiyorum o sürece kadar seni saklamalıyım. Lütfen anla beni.

- Ben böyle yaşamak istemiyorum. Esirinim ben senin resmen. Bir şartla kabul ederim.

- ne şartı?

- bir kaç gün annemde kalacağım kafami dinlemeye ihtiyacım var.

- Selinay bak-

- ne bak ya ne bak? O zaman dediğin şeyi kabul etmiyorum. Giderim bağırırim okulun ortasında ben Buğra Karaaslan'ın karısıyim diye. Engel ol istersen bir şekilde duyururum kendimi. Sen bilirsin.

- bu yaptığın tehdit resmen.

- ahahahahaha bunu bana sen mi söylüyorsun? Senin yaptıkların karşısında bu hiç bır şey.

- tamam ama sadece bir kaç gün.

- tamam.

Yarın için hazırlık yapmaya gittim. Çok heyecanlıydim. Uzun zaman sonra evimde kalacaktım. Nasıl uyuyup yarıni bekleyecektim hiç bilmiyorum.

PSİKOPAT ZORBAM +18Nơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ