'Tılsımlı kemer'

25.2K 1.6K 645
                                    

4 YIL  3 AY SONRA


Yazardan

Hazerani avuçlarını üst üste koyup ellerini arkasında birleştirmişti.Düşenceli bir tavırla parmaklarının arasındaki tespihi çevirerek koridorun içinde gelip gidiyordu.

Amar'da babası gibi kaşlarını çatıp minik ellerini arkasında birleştirdi.Annesinin boynunu acıttığını düşünüp ona hissettirmeden boynundan aldığı kolyeyi babasının kehribar taşlı tespihi  gibi çevirmeye başladı.

Ardından babasının karşısına geçti . Hazerani koridorun sonuna sinirli sinirli yürüyor ,bir an önce onu sakinleştirecek haberin gelmesini bekliyordu .Amar da babasının karşı yönünden hareket edip koridorun başına doğru yürümeye başladı.Minik adımlarını var gücüyle yere çarpıyor babasının hislerini birebir paylaşmaya çalışıyordu .

Koridorun sonunda duran insanlar onları meraklı gözlerle takip ediyorlardı.

Hazerani oğlunun tatlı taklidinden de kendilerini izleyenlerden de bir haberdi.Ama açılmasını bekledikleri o kapı aralandığında,oğluyla yüz yüze bakacak şekilde durdu.Onun küçük takım elbisesinin içinde ,ellerini ardında birleştirmiş halini görünce çatık kaşları gevşedi .Birbirlerine neredeyse aynı  ifadeyle bakıyorlardı.

"Hazerani"diye seslendi Doktor .

Halen yüz yüze bakıyorken"Geşacan"diye karşılık verdiler ; Beylerbeyi ve küçük Amar Ağa .

Ardından hızla kapının eşiğinde durmuş kendilerini tebessümle izleyen doktor Tülin'e döndüler.

Hazerani'nin iki kaşının arasından ,çene kaslarına kadar sertleşmiş o mimiksiz ifade Amar'in yumuşak yanaklarında koplanmış gibiydi.

Bu çocuk ancak böyle bir adamın oğlu olurdu diye içinden geçirdi doktor .

Ardından yutkundu ve minik bir tebessümle.

"İkiz "dedi .

Defalarca baba adaylarına çocuk haberi vermişti ama ilk kez bu denli acemi çıkmıştı sesi .

Hazerani başını omuzunun üstüne çevirdi ,gözlerini yumdu doktorun ikiz deyişini içinden tekrar etti .Hayır aklı almamıştı,alacak gibi de değildi .Kirpiklerini aşağı düşürdü ve gözleri ,çenesini yukarı kaldırıp kendisine bakan oğlunun zeytin gözlerine tutundu .

"İkiz mi?"diye sordu oğluna .

Üç parmağını açıp "İkiş."dedi Amar.

Geşa'dan


Doktorumun adamlarıma ,beni dakikalardır gülümseten ikiz bebek haberini vermesinin üstünden şakasız en az 20 dakika geçti .
Ama hâlâ ne Hazerani ne de Amar o şoku atlatıp odadan içeri giremediler.Ya da şuan oturduğum muayene masasının üstünden görebildiğim kadarıyla dışarıda birikmiş kalabalığa haber vermek için gittiler .

Ne de olsa bir onlar değil neredeyse bütün Hazerani aşireti benden bir çocuk haberi daha bekler olmuştu . Hazerani'nin zaman zaman bana somurtmasına sebep olan çoğu kez Amar'ın bile hayıflandığı konuydu benim ısrarla çocuk getirmemek için doktor kontrolünde olmam

Ama kendime verdiğim sözler vardı ,keza kocamın da artık kucağı doluydu .Hemde epey dolu ...Bebeğim Amar ... Düşününce bile annesini güldürecek kadar özel olması ne güzeldi .

BEYLERBEYİ HAZERANİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin