26

6K 228 11
                                    

"Yağmur, kaç kere anlatmam gerekiyor kızım? Aslan Bey benim ortağım. Ötesi berisi yok."

Babam bir kez daha bıkkın bir dille beni Ateş'in babasının ortağı olduğuna ikna etmeye çalışırken hâlâ anlamıyormuşum gibi hissettim.

Yani şu kocaman dünyada ben nasıl babamın hiç bilmediğim ortağının oğluyla sevgili olabilmiştim? Tesadüf müydü, Dünya mı çok küçüktü bilemiyordum.

Ama fazla kurcalamak istemiyordum. Bu  işlerin altından kötü bir şey çıkmasından ve Ateş'le arama girmesinden korkuyordum.

Bu defa başımı salladığımda babam rahat bir nefes aldı. Neredeyse yirmi dakikadır beni buna ikna etmeye çalışıyordu da.

Okulla ilgili şeyleri babama söyleyip bu işi de halledince gönül rahatlığıyla odama döndüm. Bir kaç saatimi derse gömülü geçirdikten sonra tekrardan telefonuma koşacaktım.

•••

Göz kapaklarım tekrardan hareket haline geçtiğinde uyuyakaldığımı fark ettim. Ders çalışırken uyuyakalmaktan nefret ediyordum. Boynum, sırtım her yerim ağrıyordu. Ama daha önemli bir sorunum vardı.

Evin içinden bağırışlar yükseliyordu. Annemin sesi, babamın sesi, abilerimin sesi... Hepsi birbirine karışmıştı.

Neler olduğunu öğrenmeliydim. Apar topar odamdan çıkıp aşağıya indim. Tahmin ettiğim gibi hepsi buradaydı.

"Nasıl saklarsınız bizden bunu aklım almıyor anne!" Umut abim salonun ihtişamlı koltuklarında oturan ve gözleri kan çanağına dönen anneme bağırıyordu.

Babam sinirle birileriyle konuşuyordu. Utku salonda öfkeyle volta atıyordu. Uraz abim de onlardan farksızdı. Bu öfke neydi?

"Yağmur sen odana çık kızım, bu senin için en iyisi olacak." Annem düşünceli ve ağlamaklı sesiyle konuştuğunda onu dinlemedim. Ortada bir dolaplar dönüyordu ve öğrenmeden hiçbir yere gitmiyordum.

"Neler oluyor?" Kimse bana bakmadı. Umut abim hâlâ anneme kızıyordu. Babam da telefonu kapatmış başka birini arıyordu.

"Bu haber basına nereden sızdı bilmiyorum ama yapanı ele geçirisem var ya!" Babam hiddetle bize doğru yürürken o ciddi ve sert simasını takınmıştı.

"Bulalım kim yaptıysa baba!" Ya ben görünmezdim de haberim mi yoktu? Ulan bu evde dönen şeyler neden bana söylenmiyordu?

"Ya biri artık bana da açıklama yapacak mı?!" Bu ev sınırları içinde ilk defa sesimi bu denli yükseltmiştim. Ama etkili de olmuştu. Hepsi bir anda bana dönmüştü.

"Bakmak istediğine emin misin?" Utku arkamdan konuşunca ona dönerek kafamı salladım. Önce onay almak adına babama baktı. Babam onaylayınca Utku elindeki telefondan bir yerlere girdi ve ekranı bana çevirdi.

"Dünya çapında ünlü olan ve Türkiye'nin de ileri gelen ailelerinden olan Erayvaz ailesinin biricik kızı Laden Yağmur Erayvaz hakkında çıkan haberler herkesi derinden sarstı. Yıllar öncesine dayanan olayın üstünü kapatmayı başaran Çağlar Erayvaz bu defa kızı hakkında çıkan haberlere engel olamadı. Kızını küçük yaşta taciz eden yeğeni tekrardan ortaya çıktı. Laden Yağmur Erayvaz ise onu taciz eden kuzeniyle bir yemekte tekrardan bir araya geldi. Kuzeni Giray Erayvaz'ın ise Laden Yağmur Erayvaz'ı tehdit ettiği ortaya çıktı. Tehditlerden sonra ise ikilinin oldukça yakınlık içeren görüntüleri basına düştü. Aralarında ilişki olduğu söylenen ikili hâlâ gündemde konuşuluyor."

Okuduklarım saniyeler içinde bedenimi sarsmıştı. Yine bir girdabın içine düşen kalbim bu defa çıkamayacak gibi atıyordu. Neden yine aynı şeyleri yaşıyordum. Şimdi yine dışarıya çıkamayacaktım. Her gördüğüm insan bana acıyan gözlerle bakacaktı. Artık baktığım gözlerde saf duygular göremeyecektim. Aksine her bir göz ayrı duygu besleyecekti. Kınama, acıma, ayıplama, üzüntü...

Yanlış Oldu | TextingWhere stories live. Discover now