41

2.7K 118 12
                                    

~☆~ 41. BÖLÜM ~☆~

"Laden! Dayan kızım, dayan güzelim."

Tenimde hissettiğim bir çift el ve          duyduğum en güzel fısıltı.
Gelmişti, çünkü hep gelirdi.

"Ateş...canım acıyor." İki dudağımın arasından dökülen tek cümle bu olabilmişti. Niye bedenimdeki kanlar çekilmiş gibi hissediyordum ki?

"Acısın güzelim, geçecek." Dedi. Elimi bırakmadı. Sıkı sıkı kavradı.

"Geçer mi?" Sesim sanki bağırmaktan kısılmış gibi çıkıyordu. Oysa susmaktan kısılmıştı.

"Geçer." Dedi elime küçük bir öpücük kondururken.

"Korkma tamam mı? Ben buradayım, ambulans gelmek üzere. İyi olacaksın. Annen, baban, abilerin hatta Rüya bile hastanede seni bekliyor. Hepimiz yanındayız, iyi olacaksın."

Başımdaki ağrı git gide şiddetlenirken doğru düşünemiyordum. Kafamın içini açmışlar ve oraya çivi çakıyorlarmış gibi hissediyordum. Acıyordu.

"O seni yanımda görecek." Emir'den bahsettiğimi anladığı için sessizce küfür etti.

"Görsün, sen oyuna devam etmiyorsun. Ben kendim halledeceğim. Başından beri saçmaydı seni bu işe sürüklemem." Kendine kızarcasına konuşunca kendimi zorlayarak konuştum.

"Hayır, ben sonuna kadar devam edeceğim." Ateş yine bir küfür savurdu.

"Laden sonu mu var bunun? Ölmek mi istiyorsun? Sikerim oyunu! O çocuğu da sikerim! O adamı da sikerim!" Anladığım kadarıyla Ateş'in damarına basmıştım. Susmayı tercih ettim.

Ne kadar zamanın akıp gittiğini hatırlamıyordum ama sağlık ekiplerinin içeriye geldiğini gördüm.

Beni sedyeye koydular ve Ateş bir an bile elimi bırakmadı. Ambulansa bindiğim hatırladığım en son şeydi.

●●●

"Ateş, otur ve sakince düşünelim. Böyle sinirden dört dönerken karar verilecek bir şey değil bu!" Sesler duyuyordum. Kime ait olduğunu bilmiyordum ama anlayabiliyordum.

"Ona zarar geliyor ve ben buna müsaade etmem." Bu ses Ateş'e aitti. Sağır da olsam duyardım onun sesini. Fakat gözlerimi açamıyordum.

"Tamam, biz de bu yüzden bitirelim diyoruz bu işi." Birden bir sessizlik oluştu. Ve ben de bu sırada gözlerimi açtım.

"Laden, iyi misin abicim?" Utku abim hemen yanıbaşımdaydı. Hareket edemediğimi fark edince kendimi zorlamayı kestim. Yavaşça kafamı salladım.

"Piç oğlu piç kelimesinin karşılığı bu lavuk!" Ateş hâlâ sinirliydi. Ulan uyudum uyandım hâlâ değişiklik yok bunda!

"Ona bir şey yapmadın değil mi?" Diye sordum. Ateş sinirle gözlerini yumdu.

"Yapmadım sarışın yapmadım! Ama yapabilirim, her an!" Yüksek sesle konuşması gerilmeme sebep oluyordu. Ayrıca Emir'e bir şey yapmasından korkuyordum. Emir için değildi bu korkum, Ateş içindi. Başının belaya girmesini istemiyordum.

"Oyunu bitiyoruz." Dedi Ateş bir anda. Rüya ve Utku ona normal bakıyorken ben şaşkınlığımı koruyamamıştım.

"Neden?" Diye sordum hızlıca.

"Zarar görüyorsun. Bitecek bu oyun. Size son planı anlatacağım. Sonra fişi çekiyoruz." Ateş'in sözlerinden bir şey anlamıştım ama fazla zorlamadım. Nasıl olsa anlatırdı.

Utku ve Rüya odadan çıktığında Ateş odaya kimseyi sokmadı. Yanıma gelip yatağa uzandı.

"Çok korktum Kanarya'm." Dedi saçlarımla oynarken. Sırıtmamaya çalışıyordum fakat kendime engel de olamıyordum. Bu adam benim yanımdayken ben kalbime sahip çıkamıyordum.

"Aferin, ben de seni denedim zaten." Dediğimde bu gün ilk defa güldüğünü gördüm.

"Dilin uzamış yine." Dediğinde kaşlarımı çattım.

"Ha çok konuşuyorum yani?" Dedim kollarımı birbirine bağlayarak. Cevap vermedi.

"Benimle evlenir misin Laden Erayvaz?" Aniden sorduğu soru tüm tüylerimi havaya kaldırmıştı. Bedenim soğuk bir ürpertiye esir olmuştu fakat bu hissi sevmiştim. Ciddi olmadığını biliyordum.

"Seninle evlenmeyeceğim Ateş Kartal." Dedim gülerek. Ateş de güldü.

Acaba gerçekten de evlenebilir miydik? Onu çok seviyordum ve evet eğer evlenirsem kesinlikle onunla evlenirdim. Ama hiç olacakmış gibi gelmiyordu. Sanki sonuna kadar savaşacaktık fakat en sonunda birbirimizi hiçe sayacaktık. Bunun olmasından korkuyordum.

Onun gerçekten gitmesinden korkuyordum.

●●●

Caner: Lan hangi hastanedesiniz amk!

Caner: Ateş niye cevap vermiyorsun oğlum!

Gece: Ulan herifi on defa aradık bir hastane adını söyleyemedi.

Arda: Ne kadar korktuysa demek kiii!

Arda: Yerim ben bunları yaa :')

Laden: Ben iyiyim, merak etmeyin.

Pars: Hastene adını öğrenebilsek gelecektik.

Pars: Ama lanet şehirde yüzlerce hastane var ve biz sizi bulana kadar yaşlanırdık.

Laden: dksökdjdndnfm

Laden: Gerek yok, ben zaten iyiyim.

Laden: İki güne çıkacakmışım.

Efe: He iyi o zaman yarın geliriz.

Arda: Mal bu ya.

Arda: İyi diyor bir de.

Efe: Gidecek zamanımız var geç kalmadık sonuçta.

Caner: Tamam Efeciğim tamam.

Pars: Gitmeyin çocuğun üstüne lan sonra hepimizi yanlış tedavi edecek.

Efe: Doktor olduğumda aklınız varsa bana gelmezsiniz kardeşim.

Efe: Tüm laflarınızı götünüze iğneyle sokacağım.

Arda: Siktir ama ya!

Efe: Onu da yaparız Ardacığım.

Arda: Oha aile var!

Gece: Laden ve Ateş'in çocuğu mu oldu?

Pars: Ne?

Gece: Aile dediniz?

Caner: Hepiniz aptalsınız amk.

Gece: Sayenizde amk.

Pars: Yine başlamayın amk.

Arda: Topunuzun amk.

🌺BÖLÜM SONU🌺

Yanlış Oldu | TextingOn viuen les histories. Descobreix ara