Koruyamadınız

15K 1K 235
                                    




Odamdan çıkıp, merdivenlerden aşağıya usul usul inerken, aşağıdan gelen kahkahaları duyabiliyordum. Adımlarımı hızlandırırken ikinci kata geldiğimde Ali abim tarafından durdurulmuştum, ''Hop, hop, hop hazırlanılmış nereye gidiliyor böyle Asi hanım,'' denildiğin da arkamı dönüp Ali abime baktığımda kocaman gülümserken, arkasından Girdap abimin odasına bakıyordum.

''Bakma boşuna bakma, Girdap abim sabahın köründe işe gitti,'' dediğinde derin bir nefes verdiğim de, ''Son seansıma gidiyorum abi, oradan da Çağan abim ve Çağınla yemeğe gideceğim sözüm vardı ya,'' dediğim de, ''Ee sen kredi kartlarımızı toplamadın ki, gerçi toplasan bile abimler hayatta sana ödetmez kendileri öder,'' dediğin de Ali abim, ''Lodos abim, sabah bırakmış odama, galiba onun da haberi var, duymadım da hiç girdiğini odama,'' dediğimde Ali abimin yüzünde bir gülümseme belirdi.

''Öyledir Lodos abim, hiç fark ettirmez,'' dediğinde beraber merdivenlerden inerken, kapının önünde dönüp duran Rüzgarı gördük. ''Onun da bugün son seansı,'' dediğin de Ali abim, ''Aynı yere, farklı doktorlara gidiyorsunuz,'' demişti ardından.

''Sence beni mi bekliyor,'' diye sorduğumda Ali abime, aslında sorduğum sorunun cevabını gayet iyi biliyordum. ''Bence cevabı biliyorsun, asıl soru ne yapmak istediğin,'' dediğin de Ali abim, cevap verememiştim. Mutfak kapısında beliren annemle göz göze geldiğimde, gözlerimde ki belirsizliği görmüş olmalıydı ki etrafa bakarken, kapı tarafında duran Rüzgarı gördüğünde, elini kalbinin üzerine koyduğunda, ''Kalbini dinle,'' demişti usulca ağzını oynatarak.

Anneme gülümserken, Rüzgar bizim onu fark ettiğimizi anlamasın diye Ali abim beni yeni görmüş gibi yapıp, ''Hazır mısın son seansa,'' derken saçma bir şekilde ikimizin de yüzünde bir gülümseme oluştuğunda, ''Göreceğiz bakalım hazır mıyım değil miyim, o odanın kapısından içeri girince her şey çok başka oluyor,'' dediğim de son basamağı inmiştik. Annemde mutfaktan çıkıp yanımıza geldiğinde, ''Gidiyor musun bitanem, Ali abin seni bıraksın istersen,'' dediğinde gözlerim Rüzgara kaymıştı, kapıyı hafifçe açmış dışarı çıkıyor gibi yaparken aslında bizi dinliyordu.

Ali abime baktığımda, Ali abim beni anlamıştı, ''Anne valla benim hemen şirkete gitmem gerekiyor, Lodos abime yetiştirmem gereken şeyler var. Rüzgar abi!'' diye bağırırken Ali abim, Rüzgar açtığı kapıyı hemen kapatıp bize dönmüştü. ''Senin de bugün son seansındı değil mi?'' diye sorduğunda Ali abim, Rüzgar heyecandan elindeki arabanın anahtarıyla oynarken, onay verircesine Ali abime başını sallamıştı.

''Abi, Asiyle aynı yere gidiyorsunuz birlikte gitseniz, benim işe yetişmem gerekiyor,'' dediğinde Rüzgarın heyecanı gözlerine de yansırken, bana bakmıştı, ''Sorun, sorun olmasın senin için,'' dediğinde, içimden onun bu haline tebessüm etsem de, yüzümü olabildiğince ifadesiz tutmaya çalışıyordum, ''Olmaz, senin için de olmazsa.''

Heyecandan ne yapacağını şaşırmış halde bir yandan başını sallarken diğer yandan, ''Yok olmaz,'' diyebilmişti sonunda.

''Hadi bakalım, siz ikiniz son seansınıza yavrularım, sende şirkete Ali bey,'' dediğin de annem salona geçerken, bende yavaş yavaş Rüzgarın yanına adımlamıştım.

Birlikte evden çıkıp arabaya binip, yol aldığımızdan beri aramızda garip bir sessizlik oluşmuştu. Konuşmak ister gibi bir hali vardı ama nerden başlayacağını bilemiyor gibiydi. Bense doktorumla defalarca kez Rüzgarla yapacağım konuşmayı hayal etmiştim. Çünkü ne olursa olsun onunla bir gün karşı karşıya kalıp konuşacağımı biliyordum. Aynı evde yaşıyorduk, üstelik mahkemeden sonra yeni evimize taşınacakken ben kimseyle aramın kötü olmasını istemiyordum. En azında bu evde yaşanılan her şeyin bu evde kalmasını istiyordum.

AilemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin