EJDERHA ŞÖVALYESİ ~ ARYA ~

19. bölüm; Kolyenin Sırrı-2

Büyü çemberinin üzerindeki şekiller ve ne olduğunu bilmediğim harfler kanım dan kırmızı rengi aldığında yer ortadan ikiye ayrıldı.

Siyah demir ya da mermerden yapılmış büyük bir sunak yavaşça yerden yükseldi. Büyü çemberi belirginliğini kaybederken sunak bütün dikkatleri üzerine toplamaya yetiyordu.

Sunağı dikkatli bir şekilde incelediğim de üst kısmı motiflerle süslenmiş daire şeklindeydi. İki el tarafından tutuluyor gibi duran tam ortasında orta büyüklükte bir oyuk vardı. Uzun bir  sütun tarafından tutulan sunak ejderha boynuzlarına benzeyen taşlarla süslenmiş oldukça gösterişli bir hava veriyordu. Alt kısmı ters daire şeklindeydi ve kullanılan motiflerle oldukça dikkat çekici bir yapı olduğunu gözler önüne seriyordu.

Arya'nın bahsettiği sunağın tasviri

Kolyem siyah renkli taşlardan yapılmış merdivenleri çıkıp sunağın oyuk olan bölümüne gitti. Sunağın oyuk olan yerinde taş benzeri bir şey vardı. Ne olduğunu anlamak için sunağın tam ortasındaki oyuğu dikkatlice incelediğim de parlak mavi renkli yuvarlak ya da oval bir taş olduğunu gördü.

-" Arya benimle tanışmaya hazır mısın? " Dedi kolyem zihin yoluyla.

Heyecanla ; " Evet hazırım. " dedim.

Kolyemin sözlerimden sonra gülümsediğini hissettim.

-" Arya sunakta bulunan parlak mavi renkli yumurtaya sol elini uzat. Dokunarak içinde bulunan gücü ona aktar. "

Kolyemin sözlerinden sonra şaşırarak ;

- " Yumurta mı ? " Diye sordum.

Kolyemin şu an verdiğim tepkiye kıkırdağına yüzde yüz emindim. Ama yapabileceğim bir şey yoktu. Benim yerimde kimse olsa aynı tepkiyi verirdi.

-" Evet yumurta. " Dedi kolyem bana gülerken.

Sunağın tam ortasında duran parlak mavi renkli taş sandığım şey aslında yumurta mıydı ?

O zaman kolyem bir yumurta mıydı ?

Aklımdaki düşünceler yüzünden yüzüm kıpkırmızı olsa da ne diyeceğimi bilmediğim için sessiz kalmayı tercih ettim.

Utancımdan kolyeme bir şey demeden yavaşça sol elimi yumurtanın üzerine uzattım. Birkaç saniyeliğine de olsa gözlerini kapayıp içimde var olan güce odaklandım.

Yumurta dokunuşumdan aldığı güçle güneşi bile kıskandıracak kadar beyaz bir ışıkla parlarken yavaşça çatlamaya başladı. Gözümün önünde gerçekleşen olaya hayretler içerisinde izlerken aynı zamanda tarif edemediğim derecede içinden çıkacak olan için heyecanlıydım.