25-Good Girls

4.8K 199 29
                                    

25-Good Girls

İki tane daha, başka iç çamaşırlarıyla Calum ile yatakta oynaştıktan sonra yatak odası kısımları bitmişti. Neden bu kadar öpüşme çektiğimizi bilmiyordum ama bunların sadece bir kısmı klipte olacağı için şanslıydım.

Ben ve Calum üstümüzü değiştirmeye gittiğimizde, konser sırası gelmişti. Özel olarak hayranları çağırmışlardı ve bir saate yakın bir süredir Cody dışarıda beklediklerini söyledi. Ashton ve Luke hayranlara şarkıyı söylemenin daha iyi olabileceğini söylemişlerdi. Bu yüzden klipte onlarda olacaktı.

Üstümde sıradan kot şortumu ve The 1975 tişörtümü giydim. Önceden, bir klipte oynarsam, rolümün Matt ile sevişmek olmasını isterdim. Ama şimdi çok daha iyisine sahiptim. Eğer Calum'dan isteseydim, beni onunla tanıştıracağına bile emindim.

Hayranlar sahne alanının önünde toplanmış, sahnedeki Luke, Ashton ve Michael ile konuşup fotoğraf çektirirken, Calum ile birbirimize baktık. "Benden nefret ediyorlar."

"Ben seni seviyorum."dedi Calum.

Nefesim boğazımda kalır gibi olurken kalbim sözleriyle göğüs kafesimi kıracak kadar hızlandı. "Biliyorum. Bende seni seviyorum."

"Elini tutmak ve onlara bizi göstermek isterdim."dedi ve önümde birleştirdiğim ellerime baktı.

"Buna izin vermezdim yine de."

Güldü ve sahneye ilerledi. O yanımdan ayrılırken yanıma bu sefer Cody gelmişti. Kamerası her zamanki gibi sol omzunun üstündeydi. "Nasıldı?"dedikten hemen sonra kaydetmeye başladı. "Harikaydı. Bu klipte oynadığıma hala inanamıyorum."dedim ve esmer kızın tekiyle konuşan Alberto'nun yanına ilerlemeye başladım. "Ayrıca Bay Freddy işinde oldukça iyi. Nasıl çektiğini gördün mü? Tüm o renkleri ve anları yakalamak emek ister."

Bu konuşma gittikçe saçma bir hal alıyordu. "Hem neden beni çekiyorsun ki? Bu grubun klibi."dedim ve kameranın arkasındaki sarışına baktım. "Derdin ne?"

Sırıttı. "Seninki istedi."

"Ne istedi?"dedim Calum mu Michael mı olduğunu sormadan.

"Seni çekmemi."

"Yani... Sen kamera arkası diyerek beni ve Calum'u da çektin mi?"

Kafasını salladı ve sırıttı. "Çok seksiydi, kabul etmem gerekirse."

"Kapa çeneni!"dedim ve kamerayı umursamadan omzuna vurdum. "Hainsin! Seninle arkadaş olduğumuzu sanıyordum, bunu bana nasıl şimdi söylersin!"

"Üzgünüm Ocean ama bu benim işim. Calum sana önceden söyleseydim beni öldürürdü."

Söylediklerine karşı sadece kendimi durdurdum. "Calum mu?"dedim şaşırarak. Bizi biliyor muydu?

"Evet? Merak etme kimseye söylemem. Asla böyle bir şey yapmam dostum."dedi ve kamerayı yüzüme yaklaştırdı. "Onunla sevişmek nasıl bir his?"

Gülerek onu omzundan ittim. "Harika olduğunu söylemem mi gerek illaki!"dedim ve kafamı sallayarak Bay Freddy'nin yanına gittim. Yanındaki esmer kız beni görünce Alberto ile konuşmayı keserek arkasını döndü ve gitti. Bu sadece gözlerimi devirmemi sağlayan bir hareketti. "Şimdi ne yapıyoruz?"

"İlk tanıştığınız anı çekeceğim. Aslında sen şimdilik sadece kenardan izleyeceksin. Onları çekeceğim ve sonra da seni Calum'ı görmüş ve âşık olmuşsun gibi çekeceğim. Ve tabii o da sana âşık olmuş olacak. Sırayla."

Kafamı salladım. O bana zaten âşıktı, en az benim ona olduğum kadar.

Arka cebime sıkıştırdığım telefonumu çıkartarak basgitarını almış, hayranlarla konuşan Calum'a baktım. Sanki onu izlediğimi fark etmiş gibi gözleri birden beni buldu ve ben ona gülümsediğimde o da gülümsedi ve tekrar hayranlara döndü. Eğer o beni çekiyorsa, benimde onu çekmem gerekiyordu. Telefonumla onun birkaç fotoğrafını çekip çektiklerime baktım. Üstünde gri, yakalı bir tişört vardı. Sadeydi ama vücudunu sarmış, onu çok güzel göstermişti.

İç çekerek Calum'ın sandalyesine oturdum ve telefonumu cebime koydum. Karşıdan gelenleri görünce ne tepki vereceğimi bilmiyordum. Bileklerinde siyah bileklik olduğundan kim olduklarını da anlamıştım. Aslında hemen olmasını beklemiyordum ama tabii ki de hayranların yanıma geleceklerini biliyordum. Bir tanesi, esmerdi ve saçlarını açık bırakmıştı. Gözleri simsiyahtı ve hafif çekikti. Güzel ve tombul yanakları vardı. Diğer kız ise sarışındı ve saçlarının araları maviydi. Makyajı biraz abartmıştı ama punk olmak istediği çok belliydi.

"Merhaba?"dedim ve onlara bakarak gülümsedim. Biraz çekiniyor gibiydiler. Çekinen hayranlarla başa çıkmak benim işimdi. Aylardır bunu yapıyordum.

"Arkadaşım seni çok seviyor, acaba ona selam verir misin?"

Esmer olan kız, İngiliz aksanıyla konuşarak telefonunu deri ceketinden çıkardığında utanma sırası bendeydi. İlkler hep garip olmuştu. Telefonu gülümseyerek bana doğru tuttuğunda saçımı kaşıdım. "E..."dedim ne diyeceğimi bilemeyerek. Ardından gergince kıkırdadım. "Arkadaşının adı ne?"

"Andrea."

Gülümsedim ve elimi kaldırarak, "Merhaba Andrea. Umarım iyisindir, seni seviyorum."dedim ve göz kırpıp sırıttım. Ancak bunu yapabilirdim sanırım. "Çok teşekkürler."dedi ve yüzüme bakmaya devam ederek telefonunu indirdi. Bir şey söylemek istiyor gibiydi ama cesaretli davrandığı pek söylenemezdi.

"Aslında biz seninle tanışmak istiyorduk."diyerek sarışın kız birden konuştuğunda gülerek omuz silktim. "Tanışabiliriz. Ben Ocean."

Esmer olan ufak bir gülümsemeyle, "Ashley."dedi.

"Izabell."

"Neden oturmuyorsunuz?"diyerek yanımdaki Michael ve Luke sandalyelerini gösterdim. "Çocuklar bunu sorun etmez."

"Olabilir."dedi Bell ve Luke'un koltuğuna oturup bana baktı. "Fotoğraftakilerden çok daha güzelsin."

"Teşekkürler."dedim ve utanmamaya çalışarak kıkırdadım.

"Oradakilerin çoğu senin antin ama biz Michael ile olan ilişkini destekliyoruz. Sen genç bir kızsın ve istediğin gibi yaşamalısın." Ashley, Ashton'ın koltuğuna oturmuştu. Tanrıya şükür. Michael onun eşyalarına başkalarının el sürmesini hiç sevmiyordu. Hayranları olsa bile.

"Teşekkürler."dedim ve alt dudağımı dişledim. Bu klipten sonra benden nefret edeceklerini biliyordum. "Kliple ilgili herhangi bir şey öğrendiniz mi?"diye sorduğumda ikisi de dudaklarını büzüp kafalarını iki yana salladılar. Benden gerçekten nefret edeceklerdi.

"Sen biliyor musun peki? Bize sadece küçük bir konser vereceklerini ve ufak bir tanışma kısmı olacağını söylediler."dediğinde Ashley yutkundum.

"Biliyorum ama söyleyemem..." Gözlerimi kaçırmama ramak kalmıştı.

"Sorun değil."dediğinde Izabell, Ashley araya girerek başka konulardan bahsetmeye başladık. Tişörtümden tutun, Ashton'ın yakışıklılığından ve şarkıda sadece Calum'ın bas çaldığı kısma kadar oldukça fazla konuşmuştuk. Ama verilmesi gereken küçük bir konser ve çekilmesi gerek bir klip vardı.

Onlar sahnenin ön tarafına geçerken bende telefonuma önceden gelmiş olan aramalara cevap verdim ve gereksiz şeyleri atlayıp randevuları telefona kaydettim. Haftaya olan konserleriyle ilgili bazı şeyleri de hallettikten sonra grup, hayranları coşturuyordu. Altı tane kamera vardı ve hem hayranları hem de grubu hem de hepsini birlikte çekiyorlardı. Alberto hemen işi bitirmek istiyordu.

Şarkılarını dört defa çaldığında ve her Calum tek başına basgitarı çaldığında, kalbim eriyor gibi oluyordu. Kafasını kaldırıp karşıya bakmasının sebebi de ben oradaymış gibi göstereceklerdi klipte. Bas çaldığı sırada benimle karşılaşıyordu yani.

Benimle olan kısmı da çektiklerinde, akşam altı olmuştu saat. Birkaç parça daha çektiler ve klipin devamı için yarın dışarıda çekim yapılacağını bildirdi Bay Freddy. Menajeriyle bana mesaj yollatacaktı. Ve yarın, sokaklarda Calum ile sevgili olarak ilk kez dolaşacaktık.


-

hangi akılla yeni bölüm yayımlıyorum bilmiyorum ama,,,

yorum ve oy istiyorum  ehhh

Daddy Issues. [Calum Hood]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin