-21-

4.9K 440 111
                                    

KaşArzu: Güllüçin

KaşArzu: En sevdiğim kankam

KaşArzu: Güzel kız

KaşArzu: Baksana yavrum buraya...

Gülçin: Hayır, elbiselerimden birini ödünç alamazsın.

KaşArzu: Ya bunu nereden çıkarıyorsun?

KaşArzu: Ben sadece bir şey istemek için mi yazıyorum sana?

Gülçin: Evet...

KaşArzu: Kanka o kırmızı elbisen bana lazım ya...

Gülçin: sdflsdglşdfh

Gülçin: Ben bilmiyor muyum malımı?

Gülçin: Ne için lazım?

KaşArzu: Şu geçen buluştuğumuz çocuk var ya

Gülçin: Kim, Mete mi?

KaşArzu: Hayır, onunla bitti

KaşArzu: Doğaç'la buluşacağım. Beni yanına çağırdı.

(görüldü)

Sinirle telefonun ekranını kapatıp ayağı fırladım. Amacı neydi bu çocuğun? Yatacak kız mı kalmamıştı? Üstelik Arzu'nun arkadaşı olduğumu biliyordu, ne yapmaya çalışıyordu?

Peki ben buna izin verir miydim? Tabii ki hayır. Doğaç'la hala konuşmuyor olabilirdim ama onu Arzu'ya kaptıracak değildim.

Hızla yatağımdan kalkıp üstüme başıma çeki düzen verdim. Şu an giyinmekle uğraşamayacak kadar sinirliydim. 

Bir mesajla benden özür dileyerek sinirlerimi bozduğu yetmemişti bir de gidip yakın arkadaşımla randevulaşıyordu.

Aptal.

Pijamamın üzerine uzun hırkamı geçirip hızlıca spor ayakkabılarımı giydim ve dışarı fırladım. Motorum kaldırımın kenarında bana göz kırparken  adımlarımı hızlandırıp hızlı bir şekilde motora bindim.

İstikamet dövüş kulübüydü.

Pijamalı ve öfkeli...

Dövüş kulübünün önünde ani bir frenle durduğumda birkaç kişinin dikkatini üzerime çekmiştim. Açıkçası umrumda değildi. Ağzıma ne geliyorsa söyleyip onun da sinirlerini bozacaktım.

O benim kalbimi kırdıysa onunki de kırılacaktı.

Henüz gece olmadığı için dövüş kulübünün önünde güvenlik yoktu. Doğaç'ın içeride olmasını umarak kapıyı tekmeledim. O kadar sinirliydim ki demir kapıyı tekmeleyen ayağımın acısını bile hissetmiyordum.

Kapı açıldığında önüme gelen adamı ittirip Doğaç'ın odasına doğru koştum. Arkamdan gelse de bana yetişememişti, hızlıydım.

Kapısını çalmadan odasına daldığımda yattığı yataktan ani bir hareketle kalktı, anlaşılan onu uyandırmıştım.

Eliyle gözlerini ovuşturup bana baktığında arkamdan gelen adam bana yetişmiş ve koluma sarılmıştı.

"Kusura bakmayın, bir anda içeri daldı, durduramadık."

"Kızı bırak." Kolumdaki elin çekilmesini beklemeden kolumu sertçe çektim ve adamı odanın dışına itip kapıyı yüzüne kapattım.

"Bu ziyareti neye borçluyum?"

"Sen nasıl adi bir pisliksin ya?" Yüzünde hala yastık izi vardı. Tek kaşını kaldırıp beni baştan aşağı süzdüğünde pijama giydiğim için pişman olmuştum. Kalpli pijamamla beynine kazınacağım kesindi...

BİLİNMEYEN HAYATLAR (texting)Where stories live. Discover now