40 "Duruşma"

194K 9.7K 1.7K
                                    

BELİZ

Akşam yemeğini yediğimizde Kurt gözlerime baktı.

"Eline sağlık gülüm." Gülümsedim.

"Afiyet olsun." Dedim.

"Senin yemeklerini nasıl özlemişim Beliz..." Başını iki yana salladı. "Ben sensiz yapamıyorum, cidden sensiz kalınca kafayı yiyorum!" Dedi.

"Artık değerimi anlamışsındır herhâlde?" Güldü.

"Anlamaz olur muyum hiç?" Dediğinde yavaşça ayağa kalktım.

Kurt başıyla çaydanlığı işaret ettiğinde güldüm.

"Tam bir aile babası olacaksın." Dedim.

"Tabii ki." Deyip göz kırptı.

Yavaşça Kurt'a çay koyduktan sonra masayı toplamaya başladım. Kurt bu sırada oturma odasına geçip maç izlemeye başlamıştı.

Mutfağı topladıktan sonra yavaşça onun yanına gittim.

"Kurt?" Dediğimde heyecanla ekrana baktığını gördüm.

"Sus!" Dediğinde göz devirdim.

Yanına oturduğumda beni resmen takmamıştı. Bu durum ise birazcık bozulmamı sağlamıştı.

"Kurt ya!" Diye sızlandığımda cevap vermedi. "Sanki sana çocuğu bu futbolcular doğuracak!" Diye kızdım. "Benimle ilgilenmen lazım, futbolcularla değil." Kurt güldü ve bana döndü.

"Birileri kıskandı." Dedi alayla.

"Maçı sonra da izlersin, bugün bizim son günümüz." Kurt kaşlarını çattı.

"O ne demek?" Diye sordu.

"Yarın babam o delikten çıkacak, artık aynı evde kalmayacağız." Yutkundu.

"Siktir, ben bunu unutmuşum!" Dedi.

"Kurt ben senden ayrılmak istemiyorum." Başıyla kucağını gösterdiğinde yavaşça kucağına oturdum.

Gözlerimin dolmasıyla birlikte televizyonun sesini kıstı.

"Bebeğim..." Dedi şefkatle.

Başımı omzuna yasladım ve elimi göğsüne koydum.

"Geceden beri bunu düşündüm, ben sensiz uyuyamam ki." Kurt çenemden tuttu ve gözlerine bakmamı sağladı.

"Bir yol daha var." Gözlerine baktım. "Babana yediğimiz her haltı o çıkar çıkmaz anlatalım. İster beni çekip vursun ister dövsün, umrumda bile değil ama senin bana ait olduğunu bilsin." Başımı olumsuz anlamda salladım.

"Olmaz Kurt..." Sinirle bana baktı.

"Niye olmasın Beliz?!" Diye bağırdığında yutkundum. "Aşkımızı gizli gizli mi yaşayalım, bunu mu istiyorsun? Haydi aşkımızı gizli gizli yaşadık, ya karnındaki ne olacak? Onu nasıl gizlemeyi düşünüyorsun?" Elimi karnıma koydum.

"Bazen çok düşünüyorum." Diye mırıldandım. "Sanki hataymış gibi geliyor." Kaşlarını çattı. "Yani bebeğimizin olması... Benim okula gitmemi bile engelliyor, hem yaşım da çok küçük." Kurt iç çekti.

"Onu istemiyor musun?" Diye sorduğunda yavaşça karnımı okşadım.

"İstiyorum tabii ki, ben onu çok seviyorum." Dedim. "Yalnızca bazen kendimi kötü hissediyorum. Babama evlendik desek bile affetmeyecekken bu bebek..." Başımı iki yana salladım. "Bilmiyorum Kurt, o kadar çok araftayım ki!" Dediğimde elimi tuttu.

Hapisteki Emanet (KARADENİZ SERİSİ-I)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin