Soda içerken bölüm yazıyorum bölüm ismini düşünüyorum

1.8K 200 242
                                    

Bir okurum bana dediki, bunun ikinci kitabında baş ship JIKOOK olsun...Onları anlat, dedi. Ne diyorsunuz?

Bir de, o dediğim temalara klişe diyonuz ama, ben zaten tema bulamayan biriyim. Bu da çok klişe. O yüzden üzgünüm yavrularım.

//////////////////////////////////////////////////////////////////////////

Hoseok'tan...

Yoongi, acil bir işim var dedikten sonra gitmişti. Bu zamana kadar benden hiçbir şey gizlemeyen çocuğun birden bire sırları ortaya mı çıkacaktı, şimdi? Patch'in kardeşinin getirdiği kahveyi elime alırken, çocuğa gülümseyere, teşekkür ettim. Patch hala saçımı boyuyordu. 

''Ne zamandır ilişkiniz var Hoseok?''

Fincanı önümdeki masaya koyup, aynadan arkamdaki Patch'e baktım.

'' 2. dönem ben okula geldim, bir ay gibi bir süre sonra işte...'' dedim tebessüm ederek. Patch, utangaç hallerimle kıkırdamış, diğer saç tutamına geçmişti.

''Saçını kim boyamıştı? Renkler çok hoş olmuş.''

''Ben!'' dedim mutlulukla. Yaptığım bir işin beğenilmesi beni mutlu ediyordu. Patch, bitirdiği saçlarımı bırakarak ellerini yıkadı. Durulamak ve kurutmak kalmıştı bir tek.


^^

Saçımı kurutmak için kurutma makinesini takan Patch'in eline dokunarak onu durdurdum. Saçımı kendim kurutmak istiyordum.

''Ben kurutsam olur mu?''

''He, tabii olur.'' Elinden kurutma makinesini aldıktan sonra, ayağa kalkarak saçlarımı kurutmaya başladım. Kırmızı tutamlar biraz fazla dikkat çekse de, zamanla herkesin alışacağını düşünerek kendimi rahatlatıyordum. Ensemdeki saçları da kurutabilmek için hafif öne doğru eğildiğimde, kapının gıcırdayan sesini duymuştum ama, bakma gereği duymamıştım. Yoongi, gelmeden önce arardı herhalde değil mi?

Ellerini belime koyarak arkamdan beni doğrultan kişiyle, irkilip geri çekildim.

''Çüş yah- Yoongi!''

Kurutma makinesini masaya koyduktan sonra, kaşlarını çatarak Patch'in kardeşine bakan Yoongi'ye şaşkınlıkla bakıyordum.

''Sevgilimin kalçalarına mı bakıyorsun velet?''

Ağzım şokla aralanırken, hızla elimle omzuna vurdurdum. 

''Yoongi, ne diyorsun yahu? Çocuk o.''

''16 yaşında. Tam arsızlık yaşlarında.'' Patch'in kardeşi utançla tül perde ile kapanmış kapıdan içeri girerken, sevgilime döndüm.

''Neredeydin?''

''Şimdi..'' dedi kalçasını kurutma makinesini koyduğum masaya yaslayarak. Cümlesini devam ettirmesini beklerken, ellerini belime koyarak beni kendine çekti.

''Saçların hakkında konuşabiliriz.'' 

Gözleri saçlarımda gezinirken, eliyle perçemlerimi okşayınca merakla suratına baktım.

''Yakışmış mı?''

''Çok yakışmış...'' dedi hala saçlarıma bakarken. Memnuniyetle gülümsedim.

''Bak yine kıskanacağım seni ben ama.'' demesiyle boynuna kollarımı sardım. Boynuna bir öpücük kondurup geri çekildikten sonra, ''Haşin hallerini seviyorum.'' dedim.

''Hoseok, haşin dedin aklıma geldi. Bir daha vücut hatlarını belli edecek bir hareket yapmak yok. Bak, buna dikkat etmezsen kıyafetlerine karışacağım.''  

Instagram : Sope / YoonSeokWhere stories live. Discover now