Tae varsa bir düğünde, eğlence vardı o yerde

1.4K 131 133
                                    


Ya bu kitap benim ilk göz ağrım ve sebepsizce şu an buna bölüm yazmak istedim...Eminim siz de bu tayfayı özlemişsinizdir.. 

//////////////////////

Hoseok'tan....

''Gerizekalı Tae, saçında peruk ve karnında yastıkla gelip, Yoongi beni hamile bıraktı demeseydi, daha sakin bir düğün olacaktı.''

Kahkaha atarken, kafamın allak bullak olmasını umursamadım. Düğünümüzden hemen sonra, arkadaşlar arasında eğlence olsun diye bir mekana gelmiştik. Hepimiz fazlaca sarhoştuk, ama bunu takmıyorduk. Tae, oturacak yer yokmuş gibi Yugyeom'un kucağına oturarak çocuğa işkence ederken, Jimin sağ elindeki kakaolu sütten hemen sonra içkisini yudumluyordu. 

Namjoon ve Jin, 60 saniyenin 45 saniye öpüşüyor, sonra ise ağır içkilerini içemeye devam ediyorlardı. Yoongi, hemen yanımda elini belime sarmış sessizce bizi izliyor, arada bir kıkırdayıp, saçıma öpücükler konduruyordu. 

''Peki, şu gerizekalının..'' demişti Jin eliyle Jimin'i gösterirken, Jimin gözlerini devirip ona bakarken Jin devam etmişti.

''Benim babamın en yakın arkadaşı, aynı zamanda ülkenin en ünlü CEO'sunun üstüne kusması ve hemen sonra, 'Bok gibi kanepe yapmışlar.' demesi.''

Bu sefer daha sesli güldüğümde, Jimin yüzünü buruşturarak, ''Pinti Yoongi, para verip daha iyi bir aşçı tutamamış.'' 

Herkes kıkırdarken, Yoongi gözlerini devirip, ''Sus, göt.'' demiş, ve belimden tutup benim de sırtımı yaslamamı sağlamıştı. Elimdeki bardaktan son yudumumu alarak hemen masaya bıraktım ve Yoongi'ye döndüm. Boş eliyle, yanağımı okşarken alnını alnıma yaslamış, gözlerini kapatmıştı.

''Şu ayyaşları bırakıp evimize gidelim artık.''

Gülümseyerek dudaklarına ıslak bir öpücük bıraktım. ''Biraz kalalım sevgilim, sonradan uzun bir tatile çıkacağız zaten. Onları göremeyiz.''

''Şu, vibratör kılıklı Tae...'' dedi ona yandan bir bakış atarken. Söylediği şeyle kısık sesli bir kahkaha atarken, ''Kesin bizi takip eder.'' diye devam etmişti.

''Sanki hiç sevişmedik, bugün bir heyecanlısın.'' Yoongi sırıtıp, ''Ama bugün kocamsın.'' dedi. Yüzümdeki gülümsemeyi bozmadan dudaklarına yine bir öpücük kondurmuş, ''Kocana mızmızlanma o zaman, sabret yahu!''

''Aggghh!'' gibi bir ses çıkarmış, huysuzca başını geriye atmıştı. Masadan tekrar dolu bir bardak alarak tekrar çocuklar ile sohbete girdim. Tae, başını Yugyeom'un omzuna yaslamıştı ve Yugyeom onun beliyle oynuyor, gıdıklanan Tae ise kıkırdayarak elini itiyordu. Jimin, kakaolu sütünü bazen Jungkook'a uzatıyor, Jungkook kabul etmeyerek saçına öpücük kondurup, içkisini içiyordu.

''Yoongi de yüzüyle bize, ''Siktirin gidin de, kocamla sevişeyim.'' diyor resmen.''

''Hoseok keşke tam sevişeceğiniz gün regl olsan.'' Tae'ye anlamsızca bakarken, Yugyeom kafasını onun omzuna vuruyor, muhtemelen neden onu sevdiğini sorguluyordu. Jin, yeterince sarhoş olmuş, sürekli Namjoon ile koklaşmaya çalışıyor fakat Namjoon ona izin vermiyordu.

''Abi o değil, biri dans ederken etrafa dolar attı.''

Jungkook'un söylediğiyle ağzım aralanırken, Tae gözlerini devirmiş, ''Çakmadır kesin.'' demişti. Jimin heyecanla, ''Yooo!'' diyerek atıldı.

''Gerçekti, ben cebime sokuşturdum birkaç tane.''

Kıkırdayıp Jimin'in cebinden çıkarıp masaya attığı dolarlara baktım. ''Jimin salağı, sizin dansınızda etrafa patlayan konfeti süslerini yerden toplayıp toplayıp kendi üstünden atıyordu.''

Instagram : Sope / YoonSeokOpowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz