Cırcır böcekleri.

64 33 35
                                    

Mumun Işığı titriyor.
Dirseklerim acıyor.

Parmak uçlarımda kalemin başı dönmüş adeta.

Önümdeki sayfa bekâretini koruyor hâlâ.
Beynimde muğlak bir kısırlık var.

Ağustos benden çok geveze cırcır böceklerine yarıyor.
Sessizliğimi kıskanıyorlar minik anarşistler.
Dilimden anlasalar küfredeceğim onlara.
Ama inadına açık kalmalı pencere.
Arada kıpırdamalı perde.

Dışarısı ağustos ama odamda aralığın sözü geçiyor.
Kalkıyorum.
Bir volta iyi gelebilir belki ruhuma.
Çöp kutusu kesiyor önümü.
Gözüm buruşturulmuş beyhude çabalarıma kayıyor.

Saçlarıma taarruz ediyor parmaklarım.
Her bir teline kasvetli bir hikaye bırakıyorum.

Odamı mürekkep kokusuna boğmak istiyorum.
Parmak uçlarımda gecenin mavi lekeleri olsun istiyorum.

Tekrar oturuyorum.
Cesaret ediyorum bu defa.
Düşüncelerimde uçuşan bir kaç kelimeyi suç üstü yakalıyorum ansızın.
Derme çatma bir cümle oluşturuyorum onlardan.

O beyaz vadi koynuna alıyor bu ürkek kelime kafilesini.
Sonrası gelir diye umut ediyor belkide.
Ama cırcır böcekleri daha bir baskınlar bu gece.

 ManifestoWhere stories live. Discover now