Kurtlar ulurken,
Cılız bir türkü vardı dudaklarımda.Kurtlar ulurken,
taşlı yollarda diz kanattım, aşkı kaybettim tepelerin ardında.Dağ eteklerinde dinlendim bazen,
bazende harcına ölüm karışmış karakollarda.Kurtlar ulurken
göz göze geldim sisler arasında ki çakal sürüleriyle.Yaşam bizim için bazen matarada ki su, bazende kabzası kavranmış
kasatura.İntikallerde sessize alırım gülüşünü,vatan belirir göz perdelerimde.
İşte sen o an aklımın bir köşesinde sessizce beklersin.
Sonra sana dönerim ıslık eşliğinde dönüş yollarında.
Bazen tenekede pişen çayda,
bazen de bir konservenin lezzetinde gelir senin en sevdiğin gülüşüm.Yağmur da muşamba altında türkü mırıldanır,
mağara diplerinde gözlerine şiir karalarım.Kurtlar ulurken
Ben ölümden daha sessiz olurum.
Bazende gülleden daha yüksek çıkar sesim.Gün geçer, şafak atar üst üste...
Sonra kurtlar ulur yeniden...Birden çakı gibi olur hasretten çöken tüm omuzlar...
Kurtlar ulurken
Aşkın adı görev olur,
Sevdanın adı Vatan olur.Murat Gür ®
Bu şiir, Doğuda görev yapan Yarbay Cüneyt Çakır'dan ilham alınarak yazılmış, O ve silah arkadaşlarına hediye edilmiştir...
YOU ARE READING
Manifesto
PoetryAşk'ın yasak bölgelerinde... Dozajı yüksek duyguların, Tehlikeli satırlarının, çözümlenemeyen yüklemlerinde ki melankolik dansıma merhaba deyin...