13. BÖLÜM

35.3K 1.8K 125
                                    

Gecikme için çok özür dileyerek hepinizin keyifli anlar geçirmesini diliyorum...

Arda bir haftadır kendisini her akşam Balım'ın evinin önünde buluyordu.

Her gün aynı adamın arabasından indiğini görmek yeteri kadar canını sıkıyordu. Bir de bu adamın ünlü iş adamı Hamdi YAMAN'ın oğlu olduğunu bilmek can sıkıntısını ikiye katlıyordu.

Apartmana giren Balım'ın arkasından uzun uzun baktı. Eli arabanın kapısına gitti. Kararsız geçen birkaç saniyenin sonunda kapıyı bırakıp kafasını sürücü koltuğunun arkasına yasladı. Gözlerini kapatıp dişlerini sıktı.

Kapının kolundan ayrılan eli ister istemez yumruk olmuştu. Her gün bu manzarayı görmek ve bir şey yapamamak çileden çıkarıyordu onu.

"Artık onun üzerinde söz sahibi değilsin. Kendi isteğinle bitirdin her şeyi."

Kısa bir süre daha orada bekledikten ve biraz olsun sakinleştikten sonra arabasını çalıştırıp yokuş aşağı sürerek gözden kayboldu.

***

"Balım Şefim bir tane Balım Şeker."

Balım dolaptan çıkardığı tatlının servisini yaptıktan sonra tabağı servis arabasına yerleştirdi. Yanında ki garsonla beraber salona doğru yol aldı.

İşe başlayalı neredeyse iki hafta olmuştu ve gidişata iyice alışmıştı. Restoran da şefler kendi special ürünlerini kendileri servis yapıyorlardı. Balım da bu geleneğe uyuyor ve her Balım Şeker siparişini kendi elleriyle masaya kadar götürüp müşterilere ikram ediyordu.

Tatlısı günden güne ünleniyor bu da Balım'ın göğsünü kabartıyordu. Yanında sürüklenen servis sehpasıyla beraber siparişi veren masaya ulaştı.

Teras katta ki masa da dört tane takım elbiseli adam yemek yiyordu. Masayı daha görür görmez Balım kendisini rahatsız eden bir şeyler hissetti.

Gömleğinin üstten üç düğmesini açmış kaba dayı gibi oturan orta yaşlı adamdan gelen ilk bakış Balım'ın gözlerini kaçırmasına sebep oldu.

Masaya kadar ulaştığında tabağı eline alıp yüzünde ki zoraki gülümsemeyle sordu.

"Balım Şeker kimeydi efendim?"

Orta yaşlı adam elini kaldırmakla yetindi.

Balım tabağı adamın önüne bıraktıktan sonra servis sehpasından çikolata sosunu aldı ve tabağın kenarına tatlısını ismini yazmaya koyuldu.

Adamın bakışlarını üzerinde hissediyor ve elinde tuttuğu çikolata sosunu daha da sıkıyordu. Acele hareketlerle işini bitirip çikolata sosunu sehpaya bıraktı.

Müşterisine dönüp başıyla selam verdi.

"Afiyet olsun efendim."

Tam arkasını dönüp gideceği sırada adam konuştu.

"Bir dakika güzelim. Önce yaptığın tatlının tadına bakalım. Senin kadar güzel olmuş mu bir görelim. Hemen nereye gidiyorsun?"

Balım duyduğu kelimelerle olduğu yerde çivilenirken yanında ki garsonla göz göze geldi. Genç delikanlının kan yüzüne hücum etmiş ve öfkeden suratı kızarmaya başlamıştı. Balım eliyle sakin olmasını belirten bir hareket yaptıktan sonra tekrar adama döndü.

***

Onur yanında ki Semra'yla beraber asansörden indi. Eliyle teras katın köşelerini göstererek Semra'ya anlatmaya başladı.

BİR DİLİM AŞKWhere stories live. Discover now