35.BÖLÜM

27.8K 1.7K 22
                                    

Söz verdiğim bölüm sizlerle
. Ve Cumartesi bir bölüm daha gelecek. Keyifli okumalar...

Balım Onur'un sürüklemesiyle kendisini restoranın dışına attığında her yerden patlayan flaşlar gözünü aldı. Birbirini itip kakan gazetecilerin önünde donup kaldı. Elini sıkı sıkı tutan adama bakışlarını çevirdiğin de onun da kendisi kadar şaşkınlık için de olduğunu gördü.

Arkalarından gelip restoranın çıkış kapısından dışarıya dökülen kalabalıktan bir kaç kişi yanından geçerken Onur'a çarptı. Bu şekilde ancak kendine gelebilen Onur elini bırakmadığı Balımı bahçenin dışına çıkardı.

Flaşlar patlarken mikrofonlar onlara doğru uzandı.

"Onur bey bir açıklama yapacak mısınız?"

"Yangın nerede çıktı?"

"Kontrol altına alındı mı?"

Cevabını bilmediği soruları yanıtsız bırakan Onur arkasından Balım'ı sürüklerken magazincilerin arasından güç bela sıyrıldı ve konukların da toplandığı yolun ortasında durdu. Bir anda Balım'a döndü.

"İçeri girmem lazım. Ne olduğunu görmen lazım. Sakın burdan ayrılma."

Balım elini bırakarak uzaklaşan adamın arkasından bir süre baktı. Kalabalığı yararak ilerlemeye çalışan Onur elinden geldiği kadar hızlı hareket ediyordu. Bir iki adım daha atmıştı ki birisi koluna yapıştı.

"Gitme içeriye. Bu çok tehlikeli..."

Onur Balım'ın yüzüne kilitledi gözlerini. Balım yavaşça kolunu bırakırken Onur ellerini kadının omuzlarına koydu.

"Korkacak bir şey yok. Geri döneceğim. Burada bekle."

Onur Balım'ın omuzlarını bırakıp içeriye doğru koştu. Magazincilerin ısrarcı sorularını duymazlıktan gelerek tekrar bahçeye girdiğinde kendisine doğru koşarak gelen güvenlik şefini gördü.

"Neler oluyor?"

Adam gözlerini kaçırıp yere baktı. Bunu nasıl açıklayacağını bilmiyordu. En nihayetinde bir açıklama yapması gerektiğinin farkındaydı.

"Onur bey... Nasıl söyleyeceğimi bilemiyorum... bunu görseniz daha iyi olur."

Onur anlamaz bir şekilde adamın suratına baktığında adam da başını kaldırdı.

"Kazan dairesinde Onur bey..."

Onur adamıyla beraber kazan dairesine doğru ilerlerken aralarında bir sessizlik hakimdi. Adam kazan dairesinin kapısını iteklediğinde içerde bekleyen bir kaç güvenlik elemanı vardı. Yerde duran küllerin başında toplanmışlardı.

"Efendim birisi bu kağıtları tutuşturmuş. O da alarm sistemini devreye sokmuş olmalı."

"Kim?"

Onur'un hiddetle sorduğu soru karşısında güvenlik şefi donup kaldı bir anlığına. Böyle önemli bir gecede bu kadar büyük bir güvenlik açığı kendisinin hatasıydı.

"Sana soruyorum. Bunu kim yaptı?"

Adam bütün tüylerinin diken diken olduğunu hissetti. Buna verecek bir cevabı yoktu...

***

Balım uzaklaşan Onur'un arkasından gidip gitmemek konusunda kararsız kaldı. İçerde patlayabilecek büyük bir mutfak varken oraya girmek çok tehlikeliydi. Onu durdurmak, içeriye girmesine engel olmak istiyordu. Endişeyle geçirdiği bir kaç dakikanın sonunda Semra'nın sesini duydu.

BİR DİLİM AŞKWhere stories live. Discover now