|7 günlük ömür |

87.9K 6.1K 50.7K
                                    

Şarkı, sizce de Jungkook ile fazla ilişkili gibi değil mi? Video için menigrum bebeğime çok teşekkür ediyorum. Seni çok seviyorum meleğimm. ♡♡♡

İyi okumalar~


Bir bakıştı belki yok olmak, belki de hissetmekti acıyı her bir zerresine kadar. Fakat şundan emindim ki, sadece toprağın kollarında erimek değildi yok olmak, herkes için farklıydı ölmek.

Peki, benim için neydi ölmek? Yok olmak?

Belki de benim için yok olmak, ateşe doğru uçmamdı... Bu yok oluş ise benim cennettimdi. Onun gözlerine baktığım her an yandığımı bilirken her zaman mutluluğu da tadacağımı biliyordum. Bu tezat duygular beni yıpratıyordu ama onsuz ne bir cennet, ne de bir cehennem düşünebiliyordum.

O benim için tam olarak buydu...

Onun için ise, kendimi onun hayatında artık nereye koyacağımı kestiremiyordum. Benden nefret ediyordu. Benden nefret ediyordu saf bir hayal kırıklığıyla.

Düşüncelerim gözlerimi doldurmaya yetemeyecek kadar gülünçtü. Onu kendi dünyama alıp, en merkezine koyarken tüm bunların olacağını nereden bilebilirdim ki?

Gerçekten bir kabustan farksızdı olanlar ve hala bu kabus sürüyordu. 1 ay... tamtamına 1 aydır bu kabusun içindeydik. Jiminle ve annemle olanlar, Jungkook'un hastalığı ve bu hastalığını hiçbirimizin fark etmeyişi.

Aradan geçen zaman acılarımızı örtememişti veya pişmanlıklarımızı. Örtememişti aptallığımızı, körelen gözlerimizin ve zihnimizin farkındasızlığını. Örtememişti çünkü acı bir tazelikle yanan kalbim, bu bir aydır unutturamıyordu yaşananları.

Zihnimin her bir köşesinde o vardı. Hastalığının belirtilerini öğrendikten sonra aklıma gelen detaylar içimi yiyip bitiriyordu. Onu her zaman öyle yüce bir güçle kaplanmış, öyle yıkılmaz ve sarsılmaz görüyordum ki yaptığı en saçma şeye bile kendimce bir anlam yükleyip,

' O güçlü, çok güçlüdür o.'

diyerek üzerine düşmemiştim. Fakat şimdi düşününce sarsılmaz ve heybetli görünüşünün altında yatan tek şey acılarının meydana getirdiği hastalığıydı. Ne aptalım! Hepsinin hastalığından kaynaklanması bu aptallığımı yüzüme daha da vuruyordu.

Etrafımdayken sürekli birilerini gördüğünü söylemesi, her şeye şüpheyle yaklaşması, acayip derecedeki güvensizliği ve son zamanlarda başlamış olan benden geldiğini söylediği leylak kokusu.

Hepsi birer açık göstergeydi ama bilemezdim. Tüm bunların nedeninin hastalığının belirtileri olduğunu bilemezdim.

Öyle anlar geliyordu ki tüm bunların birer şaka olduğunu düşünüyordum. Komik ve siktir boktan bir şaka olduğunu düşünüyordum. Söyledikleri, gülüşü, onunla yaptıklarımız, konuştuğumuz şeyler ve bakışları.

Tüm bunları düşündüğümde hepsi bir şakadan ibaretmiş gibi geliyordu. Sanki Jungkook yine gülümseyerek beni güvenli kollarının altına alacakmış gibi geliyordu, yine beni kızdıracak gibi geliyordu ve sanki yine gözlerime bakıp nefes almamı sağlayacakmış gibi geliyordu.

Fakat gözlerimi her kapadığımda aklıma ambulansa bindirilmeden önceki son bakışı ve haykırdığı şeyler geldiğinde o anların aralarında saklanan gerçeklik bir bir yüzüme vuruyordu.

Her gece uyuduğumda bu an rüyalarıma konu oluyordu. Kaç kere ağlayarak uyandım bilmiyorum bile fakat her bir saniye azap içinde olduğumu biliyordum. Uyumaya korkar hale getiren bakışları azabın en derinini yaşamama neden oluyordu.

Save Me  | TAEKOOK |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin