ÖNCE BİRİNCİ KİTABI OKUMANIZ TAVSİYE EDİLİR!
Her hikayede bir parçanız olduğu gibi bu hikayede de parçanız, bir satır cümlenin arasında durmuş sizi bekliyor. Beren ve Demir kaldığı yerden tüm maceraları ile yeniden sizlerle.
İnstagram: https://www...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Beren'in Anlatımı
Eliz ben ve Dilek öğle yemeğinde iki gün önce yaşanan kavgayı konuşuyorduk. Onlara göre bu olay tesadüf değildi. Emre sürekli bir yerlerde karşıma çıkıyordu özellikle de Demir'in olmadığı zamanlar. Düşününce bana da tesadüf gibi gelmiyordu ama bunun tesadüf olmadığını kanıtlayacak bir şey elimizde yoktu.
Yemeği yerken karnıma yine hafif bir ağrı saplanmıştı, bu ağrılar başıma bela olmuştu. Demir cidden haklıydı artık kalın çorap giyme vakti gelmişti. Başımı iki yana sallayıp çorbadan bir yudum daha aldım.
"Geliyor yine uğursuz."
Dilek burnundan soludu ve Leyla'ya baktı. Leyla son derece güler bir yüz ile gülümseyerek masada ki boş yere oturup, "Merhaba." dedi.
Eliz ve ben sesli şekilde ona cevap verirken Dilek ağzının içinden konuşuyordu. Bakılırsa Leyla çok iyi birisiydi benimle de çok iyi anlaşıyordu ama söz konusu iş yerinde ki insanlara gelince tüm hanımefendiliği uçuyordu. İnsanlar bu yüzden ona yağcı diyordu.
"Buranın öğle yemekleri de harika cidden."
Leyla övgü ile yemeğinden bir kaşık alıp Eliz'e döndü, "Bugün yüzün baya bir solgun duruyor, yoksa makyaj mı yapmadın?" diye sordu.
Eliz ağzında ki lokmayı bitirip, "Her zaman ki halim." diye geçiştirdi.
Karnıma yeniden ağrı saplanmıştı burnumdan soluyarak zorla yemeğimden bir kaşık daha aldım. Leyla bu sefer bakışlarını Dilek'in yemek tabağına dikerek gülümsedi. "Dilek, istersen benim köfteleri de yiyebilirsin, ben istemediğim halde koymuşlar."
Dilek gözlerini devirip, "Git artıklarını sokak hayvanlarına ver." dedi ve elinde ki kaşığı tepsiye sertçe koyarak ayağa kalkıp gitti.
Leyla irileşen gözleri ile ağzını araladı, "Ben kötü bir şey mi dedim?" diye sorup yüzüme baktı, "Sadece yemeğimi paylaşmak istedim, çok iştahlı yiyordu."
"Dilek böyle şeylerden hoşlanmaz." dedim zor bir şekilde, "Bence siz pek muhatap olmayın." diye uyardım.
"Peki Beren Hanım." dedi Leyla yüzüme bakmak için öne doğru eğildi, "Siz iyi misiniz?" diye sordu.
Eliz de merakla bana doğru dönüp saçlarımı geriye attı, alnımda terler birikmişti ve karnımda ki ağrı daha da şiddetlenmişti.
