3.Bölüm

205K 6.6K 2.3K
                                    

*Kutlamanın ertesi günü*

Hazırlanmış ve evden çıkmak üzere olan genç kadın salonda oturan babasının sözleriyle duraksadı. Daha önce hiçbir zaman babası bu kadar erken saatte kendisi ile oturup konuşmak istememişti. Bir şeylerin ters gittiğinin farkına vardı. Babasının karşısındaki koltuğa oturup ondan gelecek cümleleri beklemeye başladı.

"Bak kızım... Sen benim ilk göz ağrım, tek kızımsın. Annenin yadigarısın." Babasının böyle duygusal bir konudan girmesine alışık olmayan genç kadın iyice kuşkulanmış fakat babasının sözünü kesmemişti.

"Seni her zaman el üstünde tutup prensesler gibi yaşatmaya çalıştım. Hiç kimse tarafından ezilme, hor görülme diye uğraştım." babasını devam etmesi için başıyla onaylıyordu genç kadın. Bu konunun nereye varacağını gerçekten merak ediyordu.

"Benim gözümde hala küçük bir kız çocuğundan farksız olsan da sen de artık büyüdün. 23 yaşında bir genç kadınsın. Yakında 24üne basacaksın. Ben bu dünyadan göçüp gittikten sonra gözüm arkada kalsın istemiyorum." Konunun nereye varacağını şimdiden anlamıştı Tamay. Yine evlilik mevzusu açılıyordu. Bu konuları defalarca konuşmuşlar ve kestirip atmışlardı. Fakat bu sefer babasının konuya böyle bir giriş yapması Tamay'ın ilgisini çekmişti.

"Şu zamana kadar tek bir erkek arkadaşını elinden tutup da karşıma getirmedin. Her zaman benim dediğime de karşı çıktın. Fakat artık şu kalan ömrümde ben senin evliliğini görmek istiyorum." Tam ağzını açmakta olan genç kadını durdurdu Tamer Bey.

"Dur, önce ben konuşmamı bitireyim. Mesela sadece evlilik değil senin ve kardeşinin geleceği de söz konusu. Yaptığım iş ve tehlikesi ortadayken saçma sapan bir insanın seni kandırmasına izin veremem. En azından benim uygun gördüğüm bir erkekle evlenirsen gözüm arkada kalmayacak. Eğer sen birini sevip de karşıma çıkarmış olsaydın itiraz etmeden kabullenirdim. Fakat evlenmek gibi bir amacın olmadığı biliyorum." Gerçekten de Tamay'ın evlenmek gibi bir amacı yoktu. Küçüklüğünden beri evlenmeyi hiç düşünmemişti. Babasının da bir gün bu dünyadan ayrıldığında kızının yalnız kalacağını düşünmesi gayet normaldi. Fakat Tamer Dereli'nin kendisini çok sevdiği söylenemezdi. Bu sözlerin altında farklı bir amaç yattığından adı gibi emindi.

"Eğer kabul edersen fazlasıyla güvendiğim bir arkadaşımın oğluyla seni evlendirmek istiyorum. Bu evlilik sadece bir evlilik değil aynı zamanda şirket ittifakı için de önemli bir anlaşma." Babasının kendisini bir köprü ve anlaşma olarak görmesi Tamay'a birazcık dokunmuştu. Ailede her zaman dışlanan ve görünmez bir kişi olsa da bu hareket onu kırmıştı.

"Ben senin için antlaşma maddesi falan mıyım yani?"kızının kendini anladığını farkeden Tamer Bey oturduğu yerde dikleşti

" Olur mu öyle bir şey kızım? Ben senin sadece mutlu olmanı istiyorum. Rahat yaşamanı istiyorum. Hem bu yönle Türkiye'nin en güçlü iki iş adamının da şirketine ortak olmuş olacaksın. Bunun büyüklüğünün farkında değil misin? Hem eğer böyle bir antlaşma yapılmazsa yavaş yavaş düşmanlarımız tarafından yok edileceğiz." Duyduklarıyla olayın ciddiyetinin farkına vardı Tamay. Şirketin durumunu az çok biliyordu. Eğer bir şeyler yapmazlarsa gelişme gösteremezlerdi. Hem hiçbir zaman evlenmemek yerine ailesinin iyiliği için evlenmek gayet mantıklı geliyordu.

Aileden kastı aslında sadece erkek kardeşiydi. Üvey annesi ve babası için pek bir şey yapmak istemiyordu. Şirketin de sadece %30luk kısmına sahip olduğu ve kendi mesleğini yapmak istediği için endişelenmiyordu. Fakat erkek kardeşine güzel bir gelecek bırakabilmek, kendi mesleğini yapsa da yatırım yapabileceği bir yer bırakabilmeyi çok istiyordu.

SUSPUS (TAMAMLANDI) -Pus Serisi 1-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin