SUSPUS (TAMAMLANDI) -Pus Serisi 1-

15.Bölüm

Yaklaşık yarım saattir dışarıda olan Ekin son zamanlarda olanları düşünmeye ve bir sonuca ulaşmaya çalışıyor olsa da net olarak anlamını kavrayamıyordu. Olan her şey o kadar ani olmuştu ki bir anlam yüklemek çok zordu. Yurt dışında düşmanlarından birini daha ortadan kaldırıp gelmesi rutin olarak yaptığı bir şey olsa da sonrasında gerçekleşenler hiç de rutin değildi. Evlenmişti bir kere! 

Bir insanı öldürmenin evlilikten daha normal gelmesiyle yüzünü buruşturdu. Daha sonra istemsizce ellerini cebinden çıkartıp bir süre onlara baktı. Bu ellerde kim bilir kaç kişinin kanı vardı.. Hiçbirisi de günahsız masum  insanlar olmasa da yine de birilerini öldürmüştü. Yaptığı şeyden ürperip hızla kafasını sallayarak düşüncelerinden sıyrıldı. Ellerini tekrar cebşne koyarken yağan karın altında ağzından buhar çıkararak ofladı. 

İlk önce Sezin'i düşündü. Yurt dışına gittiği gün ilişkilerini bitirme kararı almış olsa da geri döndüğü zaman ona karşı koyamamıştı. Bu hep böyle ilerlemişti. Sezin'e aşık olmasa da karşı koyamıyordu. Ne zaman ayrılık düşüncesini kafasından geçirse, ki bu genellikle geçiyordu, Sezin bir şekilde o düşünceyi ertelemeyi başarıyordu. En son ne zaman birlikte olduklarını bile hatırlamayan Ekin sonunda ilişkileri bittiği için seviniyordu. 

Daha sonra babasını düşündü.Sezin ile olan ilişkisini en baştan bilip de ses çıkarmayan kişiyi... Belki de başından karşı çıksa, olmaz dese Sezin de kendisi de böyle bir şey yapmayacaklardı. Ya da daha fazla isteyeceklerdi. Bu olayda suç tamamen Sezin ve kendisinindi. Enver Bey'e suç bulmak çok zalimce olurdu.

Masum Bilge aklına geldiğinde istemsizce kaşları çatıldı. Sezin ile arasındaki ilişkiyi Bilge'nin de bildiğini biliyordu. Kendisi söylemese de Sezin'in bir şekilde ona duyurduğunu biliyordu. Daha 19 yaşında olan Bilge'nin 16 yaşından beri böyle bir ilişkiden haberi olmasını ilk defa düşünüyordu. Daha önce aklının nerede olduğunu sorguladı. 

"Ben gerçekten bu kadar iğrenç bir adam mıyım? Üvey ablasıyla yatan, insanları öldüren, kız kardeşinin bu iğrençlikleri izlemesine izin veren, insanları zorla öpen.." Kendi kendine konuşurken konuyu öpücüğe getirmesine şaşırmıştı. Tamay ile konuşurken konu öpücüğe gelmiyorsa bari kendiyle konuşurken gelsindi. Kendi kendine öpücüğün değerlendirmesini yapmaya başladı.

"Ben ne zaman beni istemeyen kadınları öpmeye başladım? Daha doğrusu ne zaman bir kadın karşısında bu kadar güçsüz kaldım? Tamam Sezin'e karşı koyamıyordum ama kendim de istediğim için.  Bahane arıyordum. Fakat Tamay'dan uzak durmaya çalışsam da ya kokusu ya dudağı beni kendine çekiyor." Tamay'a çekildiğini itiraf etmesiyle duraksadı. Aklına gelen şeyle geçmiş ilişkilerini getirdi aklına. Daha önce hiçbir ilişkisinde karşısındakini garsondan kıskandığını hatırlamıyordu. Bu gerçekten kıskanmak mıydı? Yok canım! Öyle miydi acaba? 

Derin bir nefes alıp yürümeye devam etti. Yaklaşık 3 aydır Tamay ile tanışıyorlardı ve yaklaşık 3 aydır da Ekin hayatının en keyifli günlerini yaşıyordu. En ufak bir şeyde Tamay'ın utanmaları, kendisine laf sokmaları ve sinirlenmeleri Ekin'i inanılmaz eğlendiriyordu. Ekin'in yanında ne kadar keyifsiz ve sinirliyse Hakan denen adamla da o kadar çok gülüşüyordu. Ekin bunu gördüğü zaman da elinde olmadan hayatının en sinirli dakikalarını yaşıyordu. 

Karşılaştıkları ilk günkü gülümsemesi ile bir daha neredeyse hiç gülmemişti. O gün soğuk davramasıyla genç kadını tamamen soğutmuş olabileceğini düşündü. Ama sadece o gün değildi. Ne zaman bir şey olsa onunla dalga geçiyor, güzel bir yanı olmadığını söylüyordu. Genç kadından buna karşılık olarak güzel bir davranış görmeyi beklemesi bir hataydı. Dün onu öptükten sonra kızarmış yanakları ve sımsıkı kapanmış gözleri ile hızlı hızlı nefes alıp vermesi geldi genç adamın aklına. Aklına gelen düşünceyle düşünceli bir şekilde kaşlarını çattı. Genç kadının her şeyde utanması, her bel altı şakada kıpkırmızı kesilmesi, her yakınlaşmada uysal bir kediye dönüşmesinin nedenini şimdi anlıyordu.