SUSPUS (TAMAMLANDI) -Pus Serisi 1-

24.Bölüm

ELAZIĞ DEPREMİNDE HAYATINI KAYBEDENLERE ALLAH'TAN RAHMET, YARALILARA ŞİFA DİLİYORUM.

RABBİM YAR VE YARDIMCILARI OLSUN İNŞALLAH🙏

Gece boyu dönüp duran Tamay, uyuyan genç adamı uzun uzun izlemiş, ayrıldıklarında doya doya bakamadığı yüzünü inecelemişti.

Dağılmış kumral saçlarını eliyle hafifçe okşadıktan sonra elini yanağına koyup, sakallarının elinde bıraktığı hisle gözlerini kapatmıştı. Öyle uyuduğunun farkına varmadan.

Gözlerini aralayan Ekin genç kadının yanağına koyduğu eli fark ederek gülümsedi. 'Uzak kalamamış' diye geçirdi içinden. Üstündeki pikeyi atmış, beyaz bacaklarını da kendine çekmişti. Askılı tişörtün üzerinden göğüs çatalına kayan gözlerini hızla kapattı Ekin.

"Aptal mısın oğlum? Kendini affettirmeye geldin neler düşünüyorsun?" düşüncelerinden uzaklaşarak gözlerini araladı tekrar. Genç kadının masum, beyaz yüzünü izledi. Uzun siyah kirpikleri adeta çizilmiş gibi özenle kıvrılmıştı. Gözlerini araladığında düzgün kaşlarına kadar uzanıyor oluşu ve kehribar gözlerinin rengini ortaya çıkarması Ekin'in hoşuna gidiyordu. Adeta estetikli gibi görünen küçük burnuna dokundu işaret parmağıyla. Burnunu kırıştıran kadınla ses çıkarmadan güldü. Sıra dolgun dudaklarına gelmişti. Yan yattığı için büzüşmüş pembe dudakları 'beni öp!' diye bağırırken Ekin'in karşı koyması imkansızdı. Yavaşça eğilip dudaklarına bir buse kondurdu. Bu dokunuşla gözlerini aralayan genç kadına gülümsedi.

"Günaydın!" aydınlık yüzünden aralayamadığı gözlerini ovuşturan Tamay, kocasının dudağına bıraktığı öpücük yüzünden uyanmıştı. Tek gözünü aralayarak ona baktı. Kendisini izliyordu. Uzun zaman sonra aynı yatakta uyanmanın verdiği huzur kapladı bir anda içini. Dudaklarının hafifçe kıvrılmasına engel olamadı. 5 gün için aralarının düzgün olmasında sıkıntı olmazdı. 

"Sana da günaydın." genç kadının gülümseyerek cevap vermesini bir gelişme olarak gören Ekin sırıtmasına engel olamadı. Karısını belinden tutup kendine çekti. Sırtının adamın çıplak göğsüne değmesiyle irkildi Tamay. Genç kadının boynuna sokulup sulu öpücükler bırakan adam, onun gıdıklanarak gülmeye başlamasıyla geri çekildi.

"Ya- yapma gıdıklanıyorum!" Ekin'in durduğunu görüp kafasını ona çevirdi Tamay. Genç adamın okyanus gözlerinden mutluluk akıyordu. Bu mutluluğu beş gün sonra söndüreceği için bir anda içini pişmanlık duygusu kapladı. 

Karısının gözlerinden geçen hüzün dalgasını gördü genç adam. Bir anda yüzü düşerek burukça gülümsedi. Onun bu hali nedeniyle içine kötü bir his doğmuştu. Sanki kötü bir şey olacaktı. Kendisinin hüzünlendiğini görüp yüzü düşen Ekin'e bir şey çaktırmamak için tekrar gülümsedi Tamay. Elini yavaşça gen adamın yanağına koyup, sakallarının elinde bıraktığı hisle gülümsedi.

"Acıktım." genç kadının söylediği şeyle gülmeye başlayan Ekin, tekrar onun boynuna saldırı düzenlemeye başladı. 

"Benim yemeğim burada." kahkahalarla gülen Tamay, sadece ana odaklanmayı seçerek son 5 günlerini keyifli geçirmeye karar verdi. Birkaç günlüğüne sonunu düşünmeden hareket edebilirdi. 

Kahvaltıdan sonra Londra sokaklarında gezerken gördüğü vintage bir mağazaya girdi Tamay. Nostaljik şeyleri hep çok sevmişti. Hemen sarı camlı bir güneş gözlüğünü gözüne geçirip Ekin'e döndü. 

"Nasıl oldum?" aniden poz kesmeye başlayan karısına aşık aşık gülen Ekin telefonunu çıkartarak kendisine poz vermesini istedi. Fakat genç kadın anında utanarak elini kameraya kapattı. O telefonu kapatana kadar birkaç fotoğraf çekmiş olan genç adam onlara bakarken kafasına geçen şapka ile şaşkın bakışlarını genç kadına kaldırdı.