20.Bölüm

141K 4.7K 4.3K
                                    

EVEEET 20.BÖLÜME GELMİŞ BULUNMAKTAYIZ. BÖLÜMLERE YORUM ATAN, OY VEREN, SABIRSIZLIKLA YENİ BÖLÜM BEKLEYEN BÜTÜN OKURLARIMA TEŞEKKÜRÜ BİR BORÇ BİLİRİM. SAĞ OLUN VAR OLUN🙏  BUNDAN SONRAKİ BÖLÜMLERDE DE BENİ YALNIZ BIRAKMAZSINIZ DİYE UMUYOR, OKUYA N GÖZLERİNİZDEN, OY VEREN VE YORUM ATAN ELLERİNİZDEN ÖPÜYORUM ❤

KEYİFLİ OKUMALAR...

Şaşkınlıkla kağıda bakan Ekin'e döndü Tamay. Bu mümkün olabilir miydi? O bebeğin Ekin'den olmama ihtimali var mıydı gerçekten?

Aklı karışmış bir şekilde kağıda bakan Ekin'in hareketlerinden anlam çıkarmaya çalışsa da bir şey bulamıyordu. Çocuğun kendinden olduğundan emin gibiydi. Telefonun üzerindeki not kağıdını alıp elinde buruşturdu.

"Saçmalık." genç adamın bu hareketi üzerine, az önce içinde yeşermiş olan umut tomurcuklarının ezilmiş olduğunu hissetti Tamay. Kendi etrafında bir tur dönen Ekin çıldırmak üzereydi. Ellerini kafasına götürerek bıkmışçasına konuştu.

"Bu nasıl bir oyun ya? Önce bebeğimle sevdiğim kadın arasında seçim yapmamı istiyorlar.  Sonra da bebek senden değil diyorlar. Bu nasıl bir oyun Allah'ım." sevdiğim kadın tabiri ile kalbinin sızladığını hisseden Tamay belli belirsiz tebessüm etse de hemen silinmişti. Sevdiği kadın olması, şu aşamadan sonra her şeyi çözebilecek bir şey değildi. Ekin'e bakmayı kesip hızla çantasını kapattı. Genç kadının hareketlendiğini gören Ekin onu kendine çevirip nazikçe kolunu tuttu.

"Tamay... Benimle gel. Söz veriyorum bir daha kimse sana zarar vermeye cesaret edemeyecek." Daha sonra gözleri genç kadının yarasına kaydı. Kurşun yarasının ne demek olduğunu biliyordu.  Tamay'ın ne kadar acı çektiğini düşünerek yüzünü buruşturdu.  "Sana bunu yapandan da intikamımı çok acı alacağım."

Onun sözleriyle alaycı bir şekilde gülümsedi genç kadın. Yavaşça bir adım çekilerek tenini kor gibi yakan ellerin kendisine değmesine engel oldu. Kapının açılmasıyla kafasını o tarafa çevirip elinde tek omzu açık kazak bulunan Tufan'a baktıktan sonra tekrar kendisine beklentiyle bakan Ekin'e döndü.

"Bunu bana yapan sensin Ekin." genç kadının ağzından dökülen kelimelerle beyninden vurulmuşa dönen Ekin içinin daraldığını, nefes alamadığını hissetti. Böyle ağır bir cümle duymayı beklemiyordu. Duygularını aldırmış gibi Ekin'e bakan Tamay sözlerine devam etti. "Sen sevgilini ve bebeğini zarar vermeye çalışanlardan koru. Sana ihtiyacı olanlar onlar, ben değilim. Şimdi git, bir daha da karşıma çıkma." Genç kadının ifadesizce kurduğu cümlelerle ardı ardına darbe yiyen Ekin genç kadının eline sarılmaya çalışarak konuştu. "Tamay lütfen-"

Elini hızla geri çeken Tamay bir adım daha uzaklaştı Ekin'den. Daha sonra genç adamın perişan halde bakan mavi gözlerine cesurca baktı. "Git!" Gayet net ve sertçe söylediği şeyden sonra Ekin de bir adım geriledi. Genç kadının gözlerinde bir duygu arasa da bulamamıştı. Onun isteğini kabullenerek yavaşça kapıya doğru ilerledi.  Genç kadının kurduğu son cümle ile birkaç saniye duraksayıp, hızla kapıyı çarparak çıktı.

"Boşanma kağıtlarını eve gönderirler."

Ekin'in kapıyı sertçe çarpmasıyla irkilen Tamay Tufan'la göz göze gelmemeye çalışarak elindeki kazağı aldı. Onun da yardımıyla giydikten sonra çantasını ona verip odadan çıktı. Kolunun acısına dayanabilse de kalbinin acısının onu fazlasıyla yorduğunu hissediyordu. Kardeşinin beline sarılmasıyla ona yaslandı. Burada ağlamaması gerekiyordu. Güçlü kalması gerekiyordu.

Eve geldiklerinde yavaş adımlarla odasına çıkmaya başlayan Tamay, Tufan'ın arkasından baktığını hissediyordu. Ablasının acısını gören Tufan da içi cızlayarak bakıyordu ona. Şimdiye kadar ablasını ilk defa bu kadar bitkin görüyor ama yine de güçlü duruyor olmasına da hayran oluyordu.

SUSPUS (TAMAMLANDI) -Pus Serisi 1-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin