🌙74🌙

125 10 0
                                    

🎁 🎁 🎁

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

🎁 🎁 🎁

1 Ay Sonra

"Aşkım sakin mi olsanız?" dedim İrem ve tayfasına bakarak.

Öyle heyecanlılardı ki yerlerinde duramıyorlar. Çünkü Öykü doğumhaneye girmişti. Hayırlısıyla evlatlarını alacaklardı kucaklarına.

Tabii o mu doğuruyor bizim kızlar mı belli değil. Resmen 9 tane fıttırdılar.

10-15 dakika daha bekledikten sonra gelen ağlama sesleri ile bizim de yüzümüzde kocaman gülümsemeler ortaya çıktı.

"Doğdu lan doğdu!" diye bağırdı Sinan doğumhanenin önünde.

"Doğdu kardeşim doğdu." Murat Sinan'ın sırtını sıvazlarken Sinan mutluluktan ağlamaya başladı ve açılan kapı ile koştu.

"Öykü Tuzcu'nun kocası?" dediğinde direkt elini kaldırdı. "Tebrikler nur topu gibi bir oğlunuz oldu."

Hemşire bebeği yavaşça Sinan'a verdikten sonra kokusunu içine çekti. "Öykü nasıl?" dedi endişeyle.

"Yorgun düştüğü için bayıldı. Birazdan normal odaya alacağız." dedi ve bebeği alıp gitti.

Hepimiz bağırarak birbirimize sarıldık. "E darısı benim başıma artık." diyerek İrem'e gönderme yaptım. "Olur aşkım zamanla." dedi ve geçiştirdi.

"Olmuşum 26 ne zamanı? Gerçekten bana çocuklarım dede diyecek diye korkuyorum." resmen sitem ettim İrem'e.

"Enişte sonra o afacanla uğraşması var. Vallahi Cedi ile canımız çıkıyor Melih'e bakarken." Mısra'nın sözü ile Cedi gözlerini kısarak baktı. "Pişman mısın?" dedi zar zor çıkan sesi ile.

"Asla aşkım asla." dedi itiraz ederek. Mısra'nın bu durumuna gülerken Öykü'yü çıkardılar.

Hep beraber odaya gittikten sonra Deren kırmızı bandanayı taktı kafasına. "Adettir."

"Oğlum nerede?" dediğinde Sinan yanına gidip alnından öptü. "Birazdan gelecek bir tanem." dedi sakin mi sakin sesiyle.

5 dakika sonra kapı çaldığında içeri hemşire ve küçük Tuzcu girdi. Hemşire yavaşça bebeği kucağına verdikten sonra dışarı çıktı.

"Adı ne olacak lan?" diye bağırdı Murat.

"Rahmetli babamın adı olacak oğlum. Rıza." Sinan'ın ismine güldükten sonra Öykü atladı. "Soy isimini sen veriyorsun. Bırak da ismini ben vereyim." dedi ve oğluna baktı.

"Ege olacak." dedi kulağına mırıldanarak ve 3 kez 'senin adın Ege' dedi.

Dualar okunduktan sonra hemşire geldi. "Bebek acıkmış olmalı. Beyleri dışarı alalım."

İrem'i öptükten sonra dışarı çıktık. Allah bilir içeride neler dönüyordur.

2 Saat Sonra

Hastaneden çıkıp eve gelmiştik artık. İrem yol boyunca yüzündeki gülümseme ile durmuştu.

Eve girdiğimizde direkt kendimi koltuğa attım. "Sevgilim nasılsın?" dediğinde anlamsızca baktım. "İyiyim aşkım sen?"

"Ben de iyiyim."

Yüzündeki gülümseme hiç durmuyordu. En sonunda ayağa kalkıp mutfağa gittikten sonra ben de televizyon açıp izledim.

"Hey! Dostum senin sorunun ne?" sesimi aynı televizyondaki dublaj sesleri gibi yaptım.

"SEVGİLİM YEMEK HAZIR!"

İrem'in mutfaktan seslenişi ile televizyonu kapatıp mutfağa gittim.

Masada 1 tabak, çatal, kaşık ve bardak fazlaydı. Misafir mi gelecekti? Hayır ya!

"Aşkım misafirimiz mi var?" merakla sorduğumda kafasını salladı. "Evet aşkım."

"O zaman bekleyim." dediğimde büyükçe bir kahkaha patlattı. "Aşkım o çok uzun yoldan gelecek." dedi.

Anlamamış gözlerle baktıktan sonra elimi karnına koydu.

"Ay prensesi yoksa sen?" başını heyecanla salladıktan sonra kucağıma aldım ve döndürmeye başladım.

Başımız dönünce sandalyeye oturttum ve kulağımı karnına koydum. "Babacım bak sakın gece gece bir şey isteme! Anneyi de çok üzme! Üzersen doğduğunda adını Abdulrezzak koyarım." İrem bu hallerime gülerken alnından öptüm.

Sandalyeme geri oturduğumda masada yemeklerden yedirmeye başladım. Artık isyan ediyordu. "Ulaş yeter boğulacağım." ağzı dolu iken sesi çok boğuk boğuk çıkmıştı.

Su içirdikten sonra ayağa kalkıp tabakları alacakken hafifçe vurdum. "Olmaz sen hamilesin."

"Daha nohut kadar."

"Kızıma nohut deme ay prensesi."

"Erkek ise şu an çok alındı."

Aramızdaki konuşma git gide saçmalarken pes edip mutfağı topladık.

Geceye kadar oturup televizyonla uğraştıktan sonra odaya çıktık.

İrem, gelene kadar inatla boynumla oynuyordu. Ben de başını tuhaf tuhaf yapıyordum.

Odaya girdikten sonra belinden tutup yatağa yatırdım ve gıdıklamaya başladım.

O kahkaha atarken ben de beline sarıldım ve kolunu başının altına koydum. İrem kıvranırken ben de ağzımı açtım ve ısırıyormuş gibi yaptım. Kafasını çevirdikten sonra boynuna gelip öptüm.

Çok gülmemizin ardından sarılıp uyuduk.

Bugün 2 mucize olmuştu.

Öykü sorunsuz bir şekilde doğum yapmıştı.

Ben ise baba olmuştum.

Artık bir babaydım. Hayatımda imkansız dediğim ne varsa gerçek oluyordu.

İrem bana bakmaz dedim ama şu an da evliydik ve çocuğumuz olacaktı.

Canım kızım/oğlum bir an önce gelişimizi tamamlayıp gelin.

9 ay bekleyemem ben.

Ve beni asla uykumdan ayırmayın!
____________

Bu da böyle bir bölüm oldu.

Artık herkes kerevetine erdi.

Biz de ereriz artık. Hadi ben kaçtım.

Sizde gidin tamam mı? (: (: (: (:

Ay Prensesi |Texting| UlRemWhere stories live. Discover now