ÇOCUKLUK AŞKIM ( BERDEL ) TAMAMLANDI

KORKU ( FİNAL )

2 ay sonra

Nur'dan

Uyandığımda içimde bir sıkıntı vardı. Ne olduğunu bilmiyorum ama kötü birşey olacak. Yataktan kalkıp elimi yüzümü yıkadım. Daha sonra piliseli çiçekli eteğimi ve beyaz gömleğimi giydim. Üzerine siyah şalımı yaptım. Makyaj olarak sadece eyeliner, maskara, kahve kalem ruj ve sürme çektim. Çantamı da alıp çocukların odasına gidip onları kaldırdım. Okula gidilecekti çünkü. Çocuklar giyindi ve aşağı indi. Bende yataklarını toplayıp aşağıya indim. Kahvaltı hazırdı ve Miran'da inmiş masada oturuyordu. Herkese günaydın diyip yerime geçtim. Tam kahvaltıya başladık Narin her zaman ki gibi uyandı ve soluğu benim yanımda aldı. Kucağıma aldım.

Narin : Günaydın annem.

Diyerek yanağımı öptü.

Ben : Günaydın prensesim.

Miran'a doğru yakalaştı ve onu da öptü. Artık babasına da bana yaptıklarını yapıyordu.

Miran : Günaydın prenses.

Narin : Günaydın prensim.

2 aydır baba kız böylelerdi. Kahvaltımızı yapıp ayaklandık. Narin, Sina ve Aras'ı öpüp çıktık. Bugün Miran bırakacaktı bizi. Çocuklar yerine oturup kemerini bağladı. Bizde kemerleri bağladık ve çocukların okuluna gittik. Onları kapıdan girene kadar bekledik. Girdiklerinde bizde benim okuluma gittik. 10 dakikaya gelmiştik.

Miran : Güzelim dikkat et kendine. Çıkarken haber ver gelip alıyım seni. Erken çıkıcam bugün.

Ben : Tamam da sen çocukları al ve Narin ile vakit geçir. Ben biraz geç çıkıcam toplantı var.

Miran : Tamam  o zaman şöför gelir alır seni.

Ben : Tamam hayatım. Hadi görüşürüz.

Diyip yanağından öpüp arabadan indim. Okula girince beni gören öğrenciler günaydın diyordu. Bende karşılık vererek öğretmenler odasına gittim. Öğrenci zili çaldıktan sonra bizim zil de çaldı ve derse girdik.

11 saat sonra 🕣🕣🕣

Toplantı bitti ve eşyalarımı alıp çıktım okuldan. Miran şöförü gönderecekti ama gelmemiş. Neyse taksi ile giderim yaa. Taksi durağına giderken önümde siyah bir jip durdu. İçinden takım elbiseli bir adam çıktı ve ağzına bir şey tuttu. Debelendim ama kaçamadım çünkü gözlerim kararmaya başladı ve gerisi boşluk.

Uyandığımda bir sandalyede elim ayağım bağlıydı. Etrafa baktığımda buranın bir ev olduğunu anladım. Sadece köpek sesleri vardı etrafta. Ağzıma bant yapıştırdıkları için bağıramıyordum. Bu adamlar benden ne istiyorlar da beni kaçırdılar. Yoksa Miran'ın düşmanı mı? Geçen bana tek başıma dışarı çıkma yasağı koymuştu. E sabahta dikkat et dedi. Kesin birseyler var. Allah'ım nolur beni bulsunlar. Telefonum sessizde ve eteğimin görünmeyen cebindeydi. Miran ile telefonlara beni bul diye bir uygulama indirdik. İnşallah aklına gelir Miran. Odanın kapısı açıldı ve ıslık çalarak ve pis pis sırıtan bir adam girdi. Yanıma geldiğinde ardından başka bir adam girdi.

Adam : Salih abi, Miran başlamış karısını aramaya.

Salih : Tamam Demir git sen.

Dedi gülerek. İçimden bütün bedduaları ediyordum bu adama.

Salih : Ne o güzelim kocanın ismini duyunca gözlerin farklı baktı.

Ağzından bantı çıkardı.

Ben : Miran beni bulacak ve size bu dünyayı dar edecek. Adamlarına işi yaptır sonra adam diye gez.

Bana hızlıca bir tokat attı ve başım sağ omzuma düştü.