MÜSTEŞAR

4.2K 123 36
                                    


Mert düşündüklerinden utandı. Yanakları yanmaya başladı. Sanki bütün kanı yanaklarına hücum etmiş gibi yanakları al al oldu. Bu haliyle çok tatlı duruyordu. Ama suç işlemiş yaramaz bir çocuk imajı da veriyordu. Mert kızın bir cevap beklediğini görünce çekinerek de olsa başını kaldırıp ona baktı. Kız başına bir havlu dolamıştı. Islak saçlarını kurutmak için yapmıştı elbette. Üstünde ise pembe, inanılmaz tatlı bir pijama takımı vardı. Mert gülmeye başladı. Bu hali çok hoşuna gitmişti.

Kız onun neye güldüğünü anlamak için "Ne gülüyorsun?" diye sordu. Mert bir anda ciddileşti. Sonra kendisini tutamayarak yine gülmeye başladı. "Çok tatlı olmuşsun." Dedi. Üzerindeki pembe pijamanın üst kısmında tavşan kulakları ve burnu vardı. Mert'i asıl güldüren şey bu detaylardı işte. Kız "Çok mu komik?" deyip burun kıvırdı. Mert onun alındığını görünce ciddileşmek zorunda kaldı. "Hayır, komik değil. Çok tatlı." Dedi. Kız o anda masanın üstündeki pizzaları gördü. "Pizza!" diye haykırdı.

Hemen masaya geldi. Bir sandalye çekip oturdu. Poşetten bir pizza kutusu çıkardı. Kutuyu açtığında "Bu küçük değil." Dedi ve onu Mert'e uzattı. Sonra poşetten ikinci kutuyu da çıkardı. Bu kez aradığını bulmuştu. Hemen bir dilim kopardı. Büyük bir iştahla ısırdı. "Hmm bu harika." Dedi. Mert onun beğenmesine sevindi. "Pizzayı bu kadar çok mu seviyorsun?" diye sordu. Kız gözlerini irice açarak "Bayılıyorum." Dedi. Mert "İstersen sana her akşam alırım." Dedi. Sonra bunu yapmak için gerekli ekonomik güce sahip olmadığını hatırladı. Umarım kız bunu ciddiye almaz diye düşünüp endişelendi.

Kız onun bu halini fark etti. Neden endişelendiğini hemen anladı. "Sen neden çalışıyorsun?" diye sordu merakla. Mert bu soru da nereden çıktı der gibi baktı kıza. Kız "Yani senin ailen yok mu?" diye sordu. Mert bu konunun açılmasından rahatsız oldu. "Var." Dedi sadece. Kız bunun üzerine bir terslik olduğunu anladı. Çünkü Mert'in yüzünün aldığı ifade bir şeyler olduğunu anlatıyordu. Kız bunun Mert'i üzeceğini de anladı ama yine de bilmesi gerektiğine inanarak sordu "Onlar sana harçlık yollamıyorlar mı?" diye sordu çekinerek.

Mert başını önüne eğdi. Kız onu üzdüğü için kendisine kızdı ama onun ailesini bilmek, tanımak istiyordu. Çünkü ileride aileden konu açıldığında bir pot kırarak onu üzeceğine şimdi öğrenmek en iyisiydi. Mert kızın az önce kendisine uzattığı pizza kutusunu önüne aldı. Sonra poşetten kolayı çıkardı. Kalkıp mutfak dolabından iki tane bardak alıp geldi. Kola şişesini açtı. Kapak gevşedikçe şişenin içinde sıkışmış gaz dışarı çıktı. Mert zaman kazanmaya daha doğrusu kızın cevabı duymaktan vazgeçmesini bekliyordu. Bardağın birisine kola doldurup kıza uzattı.

Kız bardağı alırken "Bunu seni tanımak için soruyorum." Dedi tatlı bir ses tonuyla. Pizzasını yemeyi bırakmış Mert'ten gelecek cevabı bekliyordu. Mert ise sakin tavırlar göstermeye devam etti. Önce kendi bardağını da kolayla doldurdu. Sonra pizzasından bir dilim kopardı ve yemeye başladı. Kız onun cevap vermediğini görünce o da pizzasında bir dilim koparıp yemeye başladı. Kız tam umudunu kesmişti ki Mert cevap verdi. "Ailemle aram iyi değil." Dedi cevap vermişti vermesine ama bu cevap tatmin edici değildi. Zaten kız ailesiyle arasının iyi olmadığını anlamıştı. Asıl sorun neden aralarının iyi olmadığıydı.

Kız meraklı gözlerle "Neden iyi değil?" diye sordu. Mert başını kaldırıp onun gözlerine baktı. Gözlerinin en derinine baktı. "Bu konuyu kapatsak olmaz mı?" diye sordu. Kız karşı çıktı "Hayır olmaz." Dedi. Mert bunu beklemiyordu. Şaşkınlıkla "Neden olmaz?" diye sordu. Onun konuşmama isteğine olumlu yanıt verip konuyu kapatacağını sanmıştı. Kız "Ben buraya ailemden kaçarak geldim ve aramızda ne olup bittiyse sana anlattım. Belli ki sen de buraya ailenden uzak olmaya gelmişsin. Bence senin derdin üniversite okumak falan değil. Sen ailenden kaçıp gelmişsin." Dedi.

ÖZGÜR-TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin