Full Moon

1.2K 135 167
                                    

Merhabalar!

Peş peşe bölüm gelmesine inanın sizin kadar ben de şaşırdım😂😂 Bir daha ne zaman böyle bir şey yaparım Salazar ve Godric bilir. (iki evimi de kattım ehe ehe)

Cadılar Bayramı günü için bir Cadılar Bayramı bölümü yazacağım, katılmamız gereken bir parti var biliyorsunuz!

Bakalım bu bölüm hakkında düşünceleriniz ne olacak? Oy ve yorumlarınızı bekliyorum, geçen bölüm yorumları okumaktan çok zevk aldım aynı istikrarla devam😂

İyi okumalar.


Full Moon

Ne zaman ay kendini tamamlasa uyuyamazdı Calista. O gece de uyuyamıyordu. Odasından sessizce çıkmıştı ve ortak salona inmişti.

Çocukluğundan kalma bu saçma alışkanlığın sebebini bilmiyordu Calista. Her zaman güzel bir uyku düzeni olmuştu ancak dolunay zamanı asla uyuyamazdı. Gözleri ardına kadar açık olurdu tüm gece, ne yaparsa yapsın huzurlu bir uyku çekemezdi.

Quidditch sahasını gören camdan aya baktı. Geceyi aydınlatan yegane şey oydu ve Calista'nın baş düşmanıydı çünkü onu uyutmuyordu! "Aptal ay." diye homurdandı ve elindeki kitabı şöminenin önündeki koltuğa fırlattı. Biraz kitap okumak iyi gelirdi belki.

"Şşşt, sessiz olun." diye homurdandı James. "Yavaş inin şu basamakları. Birine yakalanacağız."

"Bir şey olmayacak Çatalak." diyerek güvence verdi Sirius. "Haydi, gitmemiz lazım Aylak dönüşmüş olmalı."

Sessiz adımlarla inen üçlü ortak salondaki sessizliği dinledikten sonra taş kapıya yöneldi. Ta ki Sirius, prenseslerini görene kadar. Olduğu yerde donakalmış, sadece güzel cadının sırtından dökülen saçlara bakabiliyordu. Merlin, diye düşündü. Fazla güzel.

"Siz önden ilerleyin." Arkadaşları kapıdan çıkarken o da kızın yanına gitti. "Prenses?" Calista'nın ela gözleri oğlana dönmüştü. "Black."

"Ne yapıyorsun gecenin bu saatinde?" diye sordu Sirius. "Cici kızların uyku saati geçti bile."

Calista kısık sesle kıkırdadı, eğer gündüz vakti olsaydı kahkaha atardı ama kimseyi uyandırmak istememişti o anda. "Beni cici bir kız olarak mı görüyorsun Black? Ne yazık, dünyayı serçe parmağımda döndürebilirim, beni hafife alma."

"Ona ne şüphe prenses." Sirius gülümsediğinde Calista aklına gelen şeyle durdu. "Sen bu saatte ne yapıyorsun? Uyuyor olman gerekmiyor mu?"

Sirius omuz silkti. "Köpeğim bahçeye kaçtı, onu bulmaya gidiyorum." Griler kızı süzüyordu. "Ay ışığı sana çok yakışmış." dedi bir anda.

"Dolunaydan nefret ediyorum." diye homurdandı kız, Sirius'un iltifatını duymamıştı bile.

"Evet, ben de." diyerek kızı onayladı Black. En yakın arkadaşına ayda bir kez acı çektiren bu ay dönümünden nefret ediyordu. "Sen niye?"

"Bir türlü uyuyamıyorum. Çocukluğumdan beri böyle, ne zaman dolunay olsa ben tüm gece ayaktayım."

Sirius merakla kıza baktı. Acaba kurt adamlarla bir bağı olabilir miydi? Saçmalık dedi kendi kendine. Mümkün değil.

"Ben gitsem iyi olacak, köpek daha fazla uzaklaşmadan yakalayayım." Gülümsedi ve kızın önüne düşmüş saçlarını kulağının arkasına sıkıştırıp "İyi geceler prenses." dedi.

Sirius giderken Calista yanağına dokunuşunum ürpertisiyle irkildi. Gözleri tekrar cama dönmüştü.

Dışarıdan, uzaktan gelen bir uluma sesini duyunca yerinde zıpladı Calista. Bu da neydi? "Sirius, bunu duydun mu?" diyerek arkasını dönse de oğlan çoktan ortak salonu terk etmişti.

𝐋𝐄𝐓𝐀𝐍𝐓𝐄𝐌「ʟᴏʀᴅ ᴠᴏʟᴅᴇᴍᴏʀᴛ」Where stories live. Discover now