𝐋𝐄𝐓𝐀𝐍𝐓𝐄𝐌「ʟᴏʀᴅ ᴠᴏʟᴅᴇᴍᴏʀᴛ」

Hogsmeade

Merhabalar!

Oldukça kısa bir bölüm oldu, kusuruma bakmayın. İlk vizelerimin heyecanı ve yorgunluğu var üzerimde.

Yakında tekrar görüşürüz, zaman hızla geçecek ve bakalım karakterlerimizi neler bekliyor olacak?

Her bölüm soruyorum ve siz her bölüm itinayla cevap vermiyorsunuz ancak, sizce karakterlerin başına neler gelecek? Yazın!

Oy ve yorumları bekliyorum, yorumlarınızı eksik etmeyin ve bol tutun lütfen 🙏🏻

Asalet ve güçle kalın.

Hogsmeade

Aşk sırları asla çözülemeyecek tek duygu olabilirdi Calista'ya göre. Birini sevmenin bir kuralı olmalıydı değil mi? Yoktu işte, yalnızca seviyordunuz o kişiyi.

Tıpkı James Potter'ın Lily Evans'ı yıllardır seviyor olduğu gibi.

Son zamanlarda oldukça neşeli gözüken oğlan Calista'yı da neşelendiriyordu ancak bir türlü sebebini anlayamıyordu, yakışıklı büyücü niye bu denli mutluydu?

Ve bir gece anladı. Odasında oturmaktan sıkılmış, ortak salona inmişti. Gecenin geç bir saati olduğundan şöminenin alevleri haricinde kimse yoktu salonda. Yalnızca Calista Riddle ve düşünceleri...

Babasını ve onun kendisine yaptıracağı şeyleri düşünüyordu. Onun yolunda sadık bir yoldaş olup kendini kanıtlaması gerekiyordu Calista'nın ve bunu başaraması lazımdı.

"Prenses?" Görünmezlik Pelerininin altından çıkmış olan James elindeki kupayla hayret içinde kıza bakıyordu.

"Potter? Niye yatağında değilsin?" Oğlan haylazca sırıtıp kupayı gösterdi. "Sıcak çikolata için elbette!"

Güzel cadı gülümsese bile başını iki yana sallamaktan geri kalmamıştı.

James yanına oturup kupayı masanın ortasına koydu. "Sen niye uyanıksın?"

"Ders çalışmayı yeni bitirdim." dedi Calista vücudunu esneterek. "Biraz dinlenmem lazım."

James gülümsedikten sonra bir anlığına düşüncelere daldı. "Şey- Prenses sana bir şey sorabilir miyim?"

"Elbette James." Calista'nın samimi tavrından cesaret alıp söze daldı ela gözlü oğlan. "Bir kızın senden hoşlandığını nasıl anlarsın?"

Güzel cadının kaşları kalktı, dudaklarına ince bir gülümseme yayıldı. "Hımm, güzel bir soru." dedi. "Niye soruyorsun bakalım?"

James biraz kem küm etmiş olsa da bir dakika sonra dayanamayıp çözüldü ve açıkladı. "Ben yıllardır Lily'den hoşlanıyorum ama o benden hoşlanmıyordu. Sanırım bu aralar bir şey değişti ve-"

"Ve sen buna anlam veremiyorsun." diyerek sözünü tamamladı James'in. Oğlan hararetle başını salladı.

"Bir kızın senden hoşlandığını gayet bariz anlarsın James. Söyle bakalım Lily'nin davranışlarını, ben yorum yapayım."

"Yani mesela esprilerime gülüyor!"

"Bu normal, komik bir çocuksun." dedi Calista. James Potter gerçekten de komik bir büyücüydü.

"Sana yaptığım o hipogrif şakası vardı ya?" Calista yüzünü ekşitse bile başını salladı. Hayatında duyduğu en rezil şaka olabilirdi. "Ona bile güldü!"

Calista sahte bir şaşkınlıkla James'e baktı. "Bu muazzam bir olay Jamie! Kız kesin senden hoşlanıyor."

"Alay etme prenses!" James kızgın kızgın söylese de hemen gülümsemeye başlamıştı. "Sahi mi diyorsun? Benden hoşlanıyor mu?"