Bölüm 22 - Huzur

40.7K 1.6K 39
                                    


Kırık kalbimin son ümitleri, çiçek açtı ilk bakışında
Bir hayaldi bu sevgimiz Huzur oldu dokunuşunla...*

                                                 ***

Huzur dolu bir gece verdiği rahatlıkla  yatağında düşünüyordu genç kadın. Ay ışığının vurduğu odada ki sessizlik, acı çekmiş yüreğine öylesine iyi geliyordu ki. Yaşadığı korkular ve verdiği mücadele sonrasında, şuan yaşadığı huzuru ömrünün hiçbir döneminde yaşamadığını anlıyordu. Huzur, bir parça sessizlik bir parça yalnızlık demekti onun için. Sözde severek evlenmişti. Tek başına sevmenin yetmediğini de öğrenmişti. Aşk, iki yürekte bir tam olmaktı ve genç kadın hiçbir zaman tam olmayı becerememişti. Bundan sonrası içinde olmayacağını biliyordu. Bir daha kalbini açmak, yeniden başlamak öylesine imkânsız geliyordu ki.

Bazen hayata sıfırdan başlamış insanlara bakıyor ve yeniden sevip mutlu olduklarına tanık oluyordu. Ama bunun kendisi için mümkün olmayacağını biliyor ve ona göre davranıyordu. Dışarıdan çok sert ve soğuk bir kadın imajı çizmesinin sebebi de buydu. İnsanlara güvenip, tekrar kırılmaktan korkuyordu. O yüzden içini açmıyor kimseyle sıkı bağlar kurmamaya özen gösteriyordu. Tek dostu Yavuz'du. Ona güveniyordu bir tek.

Sabah güneş ışıklarının aydınlattığı odada, çalan alarm ile gözlerini açtı, dün gece derin düşüncelerinin arasında sızıp kalmıştı. İyi ki yatmadan saati kurmuştu. Hemen kalkıp hazırlanmaya başladı. İşe başladıktan sonra kendine daha fazla bakmaya başlamıştı. Eskiden elbise giymeyi sevmezken, elbisenin ona yakıştığını fark etmiş ve bir sürü elbise almıştı. İnce ve göz dolduran fiziğine de çok yakışıyordu. Dolaptan aldığı pudra pembesi, dizlerinin hafif üzerinde biten,belden oturmalı elbiseyi üzerine geçirip saçları açık bıraktı. Hafif bir makyajla hazır olmuştu. Hızla Arabasına atlayıp, işe gitmek için o kısa yolda kendinden emin bir şekilde araba sürüyordu. Araba sürmek onu rahatlatıyordu. Çalıştığı binanın önüne geldiğinde arabasını park edip arabadan indi.Binaya girip, seri hareketlerle asansörlerin olduğu yere ilerledi. Tam asansöre adım atmıştı ki arkasında ona seslenen kişi ile içeri girip seslenen kişiye döndü.

"Günaydın Yaren" Genç adamın yüzünde bir parçaymış gibi duran gülümsemesiyle genç kadına bakıyordu.

"Günaydın" Yaren bu adamın yanında neden huzursuz olduğunu anlamıyordu ama garip bir huzursuzluk duyuyordu. Belki bu zamana kadar bu kadar çok gülen ve bakışları ile bir şey anlatmaya çalışıyor gibi hali rahatsız ediyordu bilmiyordu. Ama ne olursa olsun patronuydu.

"Yaren tanıtım gecesini Cuma akşamı yapılmasına karar verildi seni kaçta almaya geleyim?"

"Ben gelirim Bulut Bey siz zahmet etmeyin"

"Yaren cidden kızıyorum ama tabi ki ben almaya geleceğim saati söyle diye sordum hem evlerimiz yakın"

Evleri yakın mıydı? Genç kadının bundan haberi yoktu. Yavuzda böyle bir şeyi söylememişti. Daha fazla sıkıntı yaratmamak ve her şeye muhalefet halinden kurtulmak için sadece "Tamam" dedi.

"7'de gelebilirsiniz"

"Anlaştık o zaman"

Genç adam gülümseyerek asansörden inmişti. O günden sonra tanıtıma kadar Yaren genç adamı görmedi.

Bulut Bey büyük bir holdingi yönetiyordu. Babasının rahatsızlığı yüzünden tekbaşına yönetiyordu. Çalıştığı holding giyim üzerine büyük bir kuruluştu. İzmir başta olmak üzere bir çok şehir ve yurt dışında bağlı olduğu firmalar vardı. Tanıtım gecesi de bu firmaları bir arada toplayarak son ürünleri hepsine aynı anda beğenisine sunmak içindi.

Vazgeç KalbimWhere stories live. Discover now