Louis evi toparlamaya çalışırken bir yandan da yüksek sesle müzik dinliyordu. Karşı komşusu ve alt komşusu bundan rahatsız oluyordu ama o sevgilisini dinliyordu, buna kimse karışamazdı. Bir yandan şarkıya eşlik ederken diğer yandan da orta sehpada duran bardak ve çöpleri mutfağa taşıyordu.
Telefonunun zil sesini duyunca koşturarak telefonu eline alıp cevapladı. "Hazz?"
"Selam bebeğim, nasılsın?" Louis koltuğa oturup iç geçirdi.
"Bedenen iyiyim ama ruhen iyi değilim, seni özledim."
"Bende seni çok özledim. Kısa bir zaman sonra orada olacağım. İlk gece birlikte uyuyacağız, itiraz istemiyorum. Belki ikinci ve üçüncü gece de." Louis kıkırdayıp "Bir haftaya tamamlayacağız bu gidişle." dedi.
"Hiç fena olmaz." Louis onun sırıttığını hayal edebiliyordu. "Burada çok fazla işim kalmadı, orada devam edeceğim."
"Zaten niye gidiyorsun ki farklı yerlere? Evinde oturup yazamıyor musun? Evinde rahat olmak batıyor mu sana?"
"Önceden gelen bir alışkanlık. Farklı mekanlar, farklı duygular." gözlerini devirip yastıkları düzeltmeye başladı.
"Mekanını sikeceğim ama artık, ben sana farklı ortam yaratırım." dedi kaşları çatık bir şekilde.
"Oww, küfürbaz kirpi iş başında." deyip güldüğünde Louis sinirli bir nefes aldı. "Tamam, sinirlenme hemen. Bir haftaya kadar döneceğim."
"Bir hafta içinde dönmezsen bütün sosyal mecralarda sevgili olduğumuzu açıklarım." dedi burnundan soluyarak.
"Bunu yapmayacağını ikimizde biliyoruz."
"Bence o kadar emin olma. Biliyorsun ki bir anlık kızgınlığıma bakar." Harry onun kızınca ne yaptığını bilmediğini çok önceden deneyimlemişti. Bir defasında sinirlendiği için Harry'nin koluna yumruk atmış, sakinleştikten sonra da kızarıklığı görünce kendisinin yaptığını hatırlamamıştı bile. Hatta yapan kişiye güzel bir küfür savurmuştu.
"Sen sakin ol yine de. Nicole seni tekmeler öyle bir şey yaparsan."
"Dikkat etsinde ben onu tekmelemeyeyim." Harry bir süre sessiz kaldığında Louis gözlerini kapatıp kendini geriye atarak koltuğa yattı. "Bak işte yine agrasifleştim. Yanımda olsaydın sakinleştirirdin beni."
"Böyle yapıp üzme beni. Sanki seni terk etmişim gibi hissettiriyor." Louis titrek bir nefes aldı.
"Tamam, özür dilerim." ikisi yine sessiz kaldılar. Bir süre böyle devam etti. İkisi birbirinin nefes seslerini dinlediler.
"Seninle sessiz kalmak bile güzel." Louis'nin yüzünde küçük bir tebessüm oluştu.
"Yaa romantik şapşik." dediğinde Harry'nin güldüğünü duydu. "Nereden geliyor bu romantiklikler?"
"İçimden bir yerlerden sanırım. Öyle olması gerekiyor değil mi?"
"Bilmiyorum, öyle mi olması gerekiyor?" Harry sahte bir sinirle "Sende bu ilişkinin öküz olan tarafı mısın?" dedi.
"Öküz olduğumu kast ettiğin için teşekkür ederim. Yine çok kibarsın Styles."
"Her şey sevgimden." dediğinde Louis gülerek karşılık verdi. "Neyse şaka bir yana, ben gelene kadar gönlünce gez toz. Ben geldikten sonra sadece benimle ilgilenebilirsin."
"Hadi ya, nedenmiş?" deyip tek kaşını kaldırdı.
"Çünkü ben senin sevgilinim?" dedi kendisini onaylanmasını bekleyen sesiyle.
YOU ARE READING
F•R•I•E•N•D•S | Larry
Fanfiction"Birçok arkadaşının içinden insanların gözüne batan tek kişi Louis Tomlinson. Onunla ne zaman görüşsen ertesi gün bir sürü haberle uyanıyoruz. Bu konu hakkında ne söyleyeceksin?"
