0.4

92.3K 6K 1.9K
                                    

Selamün aleykümmmmm

Sınavlarım bitti ağağağağağ mutluyum.

Bu arada sahurda da bölüm gelcek sahurda bölüm atcağım için yarın gündüz atmayacağım bir sahur bir gündüz demiştik kdncncncncm

Bu arada Kördüğüm Güzeli'ne bu hafta bölüm yetiştircem inşallah çok soruyorsunuz buradan toplu duyuru gibi olsun ksndmxmxjxj

Ha bir de, oruç nasıl gidiyorrrrr?

***

Uykunun bedenimi esir aldığı bir anda çalan alarmım ile aniden sıçrarken gözüm kapalı bir şekilde komodindeki telefonumu kapadım. İki saat önce uyumuştum ve vücudumda hafif bir kırgınlık vardı. Gece boyunca Kur'an okuduğum için uyumak istememiştim. Sahurumu yapıp hemen uyumayı tercih etmiştim. Gerinerek yataktan kalktığımda saate baktım.

2.58

Ezanı okumam için yarım saat vardı ve hazırlanıp camiye gitsem iyi olacaktı. Cemaatten bazıları erken geliyordu, ben de oturup ezan vaktine kadar Kur'an okuyordum. Banyoya girip elimi yüzümü yıkadım, abdestimi aldım. Dolaptan giymem gereken kıyafetleri alıp sarığımı taktıktan sonra annemleri uyandırmadan çıktım evden.

Zaten birazdan benim sesimle uyanırlardı.

Yolda yürürken aklıma bana mesaj atan kişi geldi birden. Sahiden o kadar kötü bir müezzin miydim?

Daha sonra söylediklerimi unut demişti fakat kafasına her şeyi takan bir adam bunu unutmazdı. Tüm gün boyunca moralim bozuk dolaşmıştım evde onun yüzünden. Ecrin ile konuştuğumda yazan kişinin ismini vermemişti fakat bizim mahallede oturan bir kız olduğunu söylemişti. Aslında kötü biri olmadığından ve açlıktan öleceği sırada ezanı geç okumamdan şikayetçiymiş.

Güldüm kendi kendime. "Akıllısı bizi bulmaz zaten."

Ezanı tam vaktinde okuyan biriydim, arada caminin megafonunda sıkıntı oluşuyordu ve onu tamir etmekle uğraşıyorduk. Sorun bende değildi yani. İki yıldır ilk kez birisi ezan okuyuşumu beğenmediğini söylemişti. Ne yalan söyleyeyim, aşırı bozuldum açıkçası.

Sonunda camiye vardığımda ezanı okumama 5 dakika kalmıştı. Hızla minareye çıktığımda boğazımı temizledim. Kolumdaki saate bakıp vaktin geldiğini anlayınca kıbleye dönerek ezanı okumaya başladım.

Ezandan sonra aşağı indiğimde cemaatle namazımı kılmıştım. Eve gitmek için camiden çıkınca aklım istemsizce dün bana yazan kıza kaydı. Acaba bu sabah rahat uyanabilmiş miydi hanımefendi?

Sinirlerim öyle bozuluyordu ki aklıma geldikçe...

"Müezzin!"

Bana seslenildiğini işitmemle arkama döndüğümde sabahın köründe beni yolumdan edebilecek tek insanın yüzünü gördüm. En yakın arkadaşım Melih, bana yetişmek için koştura koştura yanıma geliyordu. En sonunda bana yetiştiğinde soluklanıp elini omzuma koydu.

"Lan oğlum, sesleniyorum sesleniyorum cevap vermiyorsun. Adınla seslendim duymadın, müezzin deyince bakıyorsun."

Elini omzumdan çekince birlikte yürümeye başladık. "Dalgındım, ondan duymamışım."

Yanıtımla birlikte kaşları çatılınca "Hayırdır inşallah?" diye sordu. Şimdi olayı anlatırsam dalga geçeceğini bildiğim için konuyu açmak istemedim. Omuzlarımı silktiğimde o da uzatmamıştı. Sokağın sonuna gelince ikimizde ayrılıp evimize yol aldık. Karanlık olan hava ve insanların aydınlık olan evleri mahalledeki bir çok insanın sahura kalktığının işaretiydi. Ve bu insanların ezanını ben okuyordum.

Anahtarla içeri girdiğimde Ecrin elindeki yarım ekmeğe bakıyordu hüzünle. Beni gördüğünde suratı daha çok asıldı.

"Abi ya tam son dilimimi yiyecektim, ezan okundu. Şimdi biz bununla nasıl ayrılacağız?"

Gülüp saçını karıştırınca sinirle geriye çekildi. Elindeki ekmeği mutfağa gidip masaya bıraktı ve tavırlı bir şekilde yanımdan geçerken "Kıza şimdi hak veriyorum, sinir şey!" demesiyle kolundan tuttuğum gibi yanıma çektim.

"O kız hâlâ benim hakkımda mı konuşuyor?"

Gözlerini kocaman açarak "Yok canım, ne diyecek senin hakkında. Minnoş bir şey zaten kimseye zararı yok." dedi. Gözlerimi kıstım, eğer Ecrin ile arkadaşlık kuruyorsa pek normal biri sayılmıyor demekti.

"Nasıl biri olduğu ile ilgilenmiyorum abicim, o kız yüzünden ezan okumadan önce kendimle çelişiyorum okusam mı diye. İçimde resmen tanımadığım bir insana karşı kin oluştu."

Kafasını sallayıp "Şahsen anladığım kadarıyla o da sana bayılmıyor, ayrıca Hilal ile aynı binadalar belki tanıyorsundur." dediğinde kolunu bırakıp "Umrumda değil." diyerek odama geçtim. Aslında tanımadığım bir kız yüzünden kendimi üzmem saçmaydı. O öyle dedi diye ben neden kendimden şüphe ediyordum ki?

Mahalledeki çoğu kişiyle çocukken tanışmışlığım vardı. Onlardan biri miydi bilmiyorum, ama eğer küçükken de böyle bir yapısı varsa arkadaş olmadığımdan emindim. Herkesle anlaşabilen birisi değildim. Nadiren kızlarla oynardık küçükken Melih ile. Oyun arkadaşlarım olmuştu tabi, bir Kestane ve adını hatırlamadığım bir kız vardı. İkisini de görmemiştim sonradan. Aynı mahallede oturuyorduk fakat ben genelde camide olduğumdan anneleri anneme gelirse haberdar oluyordum sadece.

Top oynamayı her erkek çocuğu gibi çok severdim, Ecrin ve Kestane sürekli bizimle oynamak isterlerdi. Kestane'ye sürekli çikolata aldığımı hatırlıyorum. Top oynarken de üzülmesin diye yenilirdik Melih ile. İyi kızdı, diğerleri gibi her şeye ağlamazdı. Çocukken birisi ağlayınca nedense çok sinirlenirdim, kulaklarımı kapardım hemen. Büyük ihtimalle Kestane yanımda hiç ağlamadığı için oyun arkadaşlarımdan birisi olmuştu.

Diğer kızı ise hayal meyal hatırlıyordum, hâlâ mahalledeler miydi bilmiyorum.

Acaba bana yazan Kestane miydi?

Yatağıma uzandığım sırada telefonuma gelen bildirim ile kolumu uzatarak elime aldım.

Herşeyi beklerdim, ama böyle bir mesajı asla.

0522*******:

0522*******:

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


***

Çıkartmayı Şirinem yaptı benim için umutsuz_papatyam ❤️

Buraya herkes bir ayet bıraksın, her yazmak için gelen de yazılan ayetleri okusun ❤️ böylelikle bilmediğimiz ayetleri öğrenmiş oluruz ❤️

"Her kim kendini iyiliğe adamış olarak özünü Allah’a teslim ederse sağlam kulpa yapışmış demektir. İşlerin sonu Allah’a varır." (Lokman Suresi 22. Ayet)

Hayırlı iftarlar şimdiden, Allah kabul etsin güzellerim ❤️

Müezzin | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin