Müezzin | Texting

3.1

Selamün aleyküm,

Minareden atlarım bu güzel gününüzü kutlarım.

Boş yapma Esraaaa dlcmcmcnxn

***

Ammar'dan;

"Ne yapacağımı şaşmış durumdayım Ammar." dedi Murat elindeki çayı yudumlarken.

Ramazan Bayramının üzerinden iki gün geçmişti, Ramazan'ı geride bırakmıştık. Şimdi ise bizim evde Murat ile dertleşiyorduk.

"Aslında tuhaf olan senin bu konuyu neden bu kadar önemsediğin?"

Umursamaz sesime karşılık olarak kaşlarını çattı ve, "Nasıl önemsemeyeyim? Daha şu kadarcıktı benim arabalarımla oynarken." diyerek elini yere yaklaştırdı küçüklüğünün boyutunu belirtmek için.

Kaşlarımı kaldırdım. "Şuan küçük olmadığına göre? Elbette bir gün unutacak seni, bulacak kalbine göre birini."

Murat'ın kaşları çatıldığında, "Hepiniz aynı şeyi diyorsunuz da, benim derdim kızın acı çekmesi. Unutmasını bende istiyorum fakat o kadar kolay olmuyor gerçekten seviyorsa." dedi ve bardağını kafasına dikip çayını bitirdi. Çaydanlıktan yeniden çay doldurduğum sırada konuşmaya başladım.

"Belki de gerçekten sevmiyordur? Kimse vazgeçilmez olamaz Murat. Ömür boyu senin için acı çekecek değil."

Omuzlarını silkti. "Bırak şimdi beni, sende durumlar ne alemde?"

Arkama yaslandım, "Bende ki durum?" diye sordum tek kaşımı kaldırarak.

"Neydi o kızın adı...Hah! Gül?"

Adını duyduğumda vücudum gerilince oturduğum sandalye diken olmaya başladı sanki. Sahi, ne olacaktı ki bende ki durum?

"Bir şey olduğu yok, olduğum yerde duruyorum."

Murat'ın yüzünde tebessüm oluştuğunda, "Gül'ü az çok çocukluğundan tanırım, çok iyi kızdır. Duyduğuma göre biraz safmış ama iyi kalpli." dedi.

O gün benim hakkımda konuştuklarından sonra aklımın kıyılarında geziyordu Gül. Öyle şaşkındım ki kendime, taş gibi hissettiğim kalbim sanki biraz yumuşuyordu.

Ama bu yumuşama sadece onun adı geçince oluyordu.

"Ne yapacağımı bilmiyorum kardeşim." diye mırıldandım sıkıntıyla.

"Eğer tanımak istiyorsan ve evlenmeyi düşünüyorsan git bir konuş istersen, istemeye git falan işte."

Murat'a göre söylemesi kolaydı. Ben Yasir gibi gidip direk kıza 'çikolatalı sütüm' diyemezdim. Yüzümü ekşittim hemen, ben bu oğlanla nasıl ikiz olabiliyordum?

Zeka depolaması sadece bana aşılanmıştı anlaşılan.

"Şuan olmaz, Yasir'i bir atayım başımdan. Evlensin sinirlerimi yıpratmadan, yaşlandım resmen." dedim sitemle.

"Sen gidene kadar kız kalbini başkasına kaptırmasa bari..."

Kaşlarım çatıldı, içimde gereksiz bir sinir oluştu. "Saçmalama lan."

Murat umursamaz bir şekilde omzunu silkti ve telefonuyla oyalanmaya başladı. Biraz daha oyalandıktan sonra telefonuna bildirim geldi ve bir kaç dakika bekledi, kaşlarını çattı.

"Ne diyor lan bu?"

Meraklı bakışlarım ona odaklanınca, "Nolmuş?" diye sordum. Yüzü git gide sinirden kızarmaya başlıyordu, telefonu sinirle masaya fırlattığında düşen çay bardağı ile fırlattığı telefonu aldım elime.