XXXI. KİLİTLİ KALAN SÖZLER

10.2K 947 129
                                    






Taylor Swift - Don't Blame Me



🥂



Gözlerimi aralamaya çalıştım.

Bedenimdeki uyuşukluğa eklenen sersemlemeyle vücudumu kıpırdattığımda beni sarmalayan yumuşak yorganı hissettim.

Büyük bir çaba sonucu göz kapaklarımı kaldırabilmiştim. Loş odaya bakarak kaşlarımı çattığımda bir an nerede olduğumu anlayamadım. Saniyeler içinde beyin fonksiyonlarım çalışmaya başlamış, idrak yeteneğim geri gelmişti.

Odamda, yatağımdaydım.

Ağzımdaki acı tat ile yüzümü ekşitip yutkunmaya çalıştım. Bedenimi hissetmek konusunda sorun yaşıyordum. Uzuvlarım körelmiş gibiydi.

Görüş açıma giren saçlar ile bir an duraksadım. Hafifçe doğrulup başımın dönmesini sağladığımda dilime değen küfrü zar zor yuttum. Gözlerimi odamda gezdirip şaşkınlıkla kala kaldım. Yanımda uzanan Lara yüzünü bana dönmüş, yastığına sıkıca sarılmıştı. Bade ile Başak ise yere serdikleri yorganın üstünde yatıyorlardı.

Neler olduğunu anlayamayarak tekrar uzandım ve gözlerimi tavanda gezdirdim. En son hatırladığım şey Pars'a mesaj yazdığımdı. Telefonumu elime aldığımı anımsıyordum ama ondan sonrası koca bir karanlıktı. Komidinime uzanıp telefonumu aldığımda kırık ekran ile kaşlarımı biraz daha çattım. Sağ kenarı parçalanmış olan cihazım hala çalışıyordu. Parıldayan ekrana baktığımda şaşkınlıkla dudaklarım aralandı. Saat neredeyse üç olmuştu. Bu saate kadar uyumuş olduğuma inanamadım. Telefonum kapanacağını belirterek biten şarjıyla alarm verdi. Yanımdaki prize uzanıp her daim orada takılı olan şarj aletimin ucunu buldum ve telefonumu şarja takarak komidinin üstüne geri bıraktım.

Yorganı ittirip yavaşça kalktığımda sessiz olmaya özen gösterdim.

Sadece bir kokteyl ile bu hale nasıl gelebildiğimi anlayamadım. Sanırım üzgün olmam beni daha çabuk sarhoş etmişti.

Bedenimi sürükleyerek banyoya girdim ve sıcak suyu açıp üstümdeki dün geceden kalma kıyafetlerimi çıkarmaya başladım. Duşa kabine girip sıcak suyun vücudumdan süzülmesiyle gevşedim. Gözlerimi yumarak rahatlamaya çalıştığımda midem burkuldu. Ağzımda iğrenç bir tat vardı. Sanırım dün gece kusmuştum.

Dakikalarca sıcak suyun altında kalıp iyice yıkandıktan sonra duşa kabinden çıkıp vücuduma beyaz havluyu doladım. Saçlarımı sarıp odama geri döndüğümde kızları uyandırmamaya gayret ederek giyinme odama girdim. İç çamaşırlarımı ve siyah taytım ile bol kazağımı giyip üşüyen ayaklarımı çorap ile örttüm. Tekrar odama girdiğimde Lara ile Bade gözlerini aralamış bir şeyler fısıldaşıyorlardı.

Beni fark ederek yattıkları yerden doğrulduklarında tebessüm ettim. "Günaydın."

İkisi de dikkat ile beni inceleyip tebessüm etmeye çabaladılar ama yüzlerindeki endişe öylesine barizdi ki kendilerini kamufle edemediler. Tavırlarına anlam veremeyerek kaşlarımı çattım ve neler olduğunu sorguladım.

"İyi misin?" diye ikisi de aynı anda sordu.

"Evet." Diyerek yatağımın ucuna oturdum ve başımdaki havluyu düzelterek onlara baktım. "Dün gece sarhoş olup sizi zora mı soktum?"

Lara ve Bade birbirlerine kaçamak bakışlar attığında gerildim. Tamam, kesinlikle bir sorun vardı ve biraz daha bana neler olduğunu anlatmazlarsa kalp krizi geçirecektim. Gerçi geçirmiş gibiydim. Bedenimin her bir noktası acıyor, kalbim sürekli kasılıyordu.

RAKİPOnde histórias criam vida. Descubra agora