RAKİP

XLIV. MİLYARLARCA KEZ

Rihanna - Love Song
Santino Le Saint - Goodbye Paris

&

4 Yıl Sonra...

Mira: 22 , Pars: 24

Alaz Üniversitesinin otoparka açılan merdivenlerinden hızla indim.

Aracıma doğru adımlayıp acele etmeye çalışırken bir yandan da diplomamı çantama yerleştirmeye çalışıyordum. Bir hafta önce mezun olmuştum lakin diplomam yeni çıktığı için ancak alabiliyordum. Dört yıl süren moda tasarımı bölümünü birincilikle tamamlamıştım ki bundan dolayı hala şaşkındım.

Arabaya binip çantamı yolcu koltuğuna bıraktım ve emniyet kemerimi taktım. Otoparktan çıkıp okuldan ayrıldığımda çalan telefonum ile direksiyonun yanında duran düğmeye basarak bluetooth üzerinden aramayı yanıtladım.

Başak'ın sesi anında arabayı doldurdu. "Bana lütfen bir saate hazır olacağını söyle."

"İmkânsız." Diyerek kavşaktan döndüm. "En az iki saat."

"Mira."

"Özür dilerim ama okula uğramam gerekiyordu." Diyerek açıklamada bulundum. Elbette Başak dört gün önce diplomasını alan şanslı öğrencilerden birkaç tanesinin içindeydi. Kendisi beni hatta bütün çevremizi şaşırtarak Hukuk okumaya karar verdiğinde kimse onun bu kadar iyi bir performans sergileyerek onur öğrencisi olacağını bilemezdi. Fakat yıllar süren arkadaşlığımız sayesinde emindim ki, Başak Aksoy, şaşırtmayı seviyordu.

"Tamam ama söz ver daha fazla oyalanmayacaksın." Dedi ve kıkırdayarak ekledi. "Eğer senin yüzünden gecikirsek gerçekten benden çekeceğin var."

"Sanki normalde çekmiyorum."

Sözlerim ile bu sefer kahkaha attı. "Seni acele ettirecek şeyi biliyorum. Hadi iddiaya girelim, Chanel'in yeni kreasyonu üzerine hem de."

Beni görmeyeceğini bilsem de başımı iki yana sallayarak güldüm. "Bana o Prada ayakkabıları alman yetmedi sanırım. Hala her fırsatta yenilmek istiyorsun."

"Lara ve Tuna'nın o kadar aceleci davranması benim sorunum değildi."

Az kalsın sapağı kaçırıyor olmam ile Başak'a değil yola odaklanmam gerektiğini hatırladım. Dikiz aynasını düzeltirken karşılık verdim. "Bebeğim kapatmalıyım, söz çabuk olacağım."

"Sana inanıyorum." Diyerek iç geçirdi. "Görüşürüz, bebek."

Aramayı sonlandırıp gerçekten de daha fazla vakit kaybetmemem gerektiğini fark ederek gaza bastım. Dakikaların ardından eve ulaştığımda aracı otoparka bırakıp koşar adımlar ile binanın içinde ilerledim. Asansöre binip düğmeye bastığımda telefonumu çıkarıp maillerime göz attım. Final projem olarak düzenlediğim defile magazine yansımıştı ve çok güzel geri dönüşler almıştım. Bu yüzden birkaç marka benim ile iş birliği yapmak istiyordu fakat benim asıl arzum kendi markamı oluşturabilmekti. Yine de teklifleri değerlendirmekten zarar gelmeye bilirdi.

Asansörün kapıları açıldığında daire kapısına doğru adımlayıp çantamdan anahtarımı çıkardım. İçeriye girip etrafa göz gezdirdiğimde sessizlik sayesinde yalnız olduğumu anladım. Eşyalarımı bir kenara bırakıp ayakkabılarımı çıkardım. Sıcak hava yüzünden terlediğimi hissederek hızlı bir duş almak istedim.