7. BÖLÜM

11.1K 536 101
                                    

Selin'in bakış hali medyada!
İyi okumalar😍
***
Pazartesi : özel güç eğitimi.
Salı: normal ders eğitimi.
Çarşamba: şehire iniyoruz.
Perşembe: sonuç günü
Cuma: düşmanların bir şey yapabilir.
Ellimdeki A4 kağıdını panoma astım.
Bazen unutkanlığım tutuyor ve unutmamak için böyle bir şey yapmıştım. Bugün pazartesiydi.
Özel güçlerimizle ilgili eğitim alıcaktık.

Bu koskoca yer o kadar farklıydı ki... kendimi farklı ve küçük bir dünyaya aitmiş gibi hissediyordum. Bugün gideceğim okul için hazırlandım.

Okul üniforması siyahtı.
Gömleği, eteği her şeyi ful SİYAHTAN oluşuyordu. Sadece kravatı farklıydı.

Siyah ve yeşil uyumu bende biraz farklı olmuştu. Saçlarımı düzleştirdim ve koyu bir ruj dudaklarıma sürdüm.
Aklıma enis gelmişti... sürekli alt dudağıma bakıyordu.

Ben hazırlandıktan sonra necla geldi. Ve bana bir kalem getirmişti. Ağaçtan yapılmış bir kalem ve uçları renkliydi.
"Efendim günaydın..." Dedi.
"Günaydın da o kalem nedir?"
Cidden merak ediyordum.
"Bu kalemi size hediye etmek istiyorum. Çünkü bir insanın başarısı kalemdir. Benim için kalem kutsaldır."
Neclaya sarıldım ve teşekkür ettim. Ben ilkokula giderken annem bile bana hiç hediye almamıştı. Ve necla bir ilki gerçekleştirmişti. Bana çocukluğumdaki bir heyecanı yaşatmıştı.
***
Üyelerimdeki herkesin kravatı yeşildi yani iyilik grubun üyesi olduğumuz beliydi. Kırmızı takanlar da kötülük grubuydu.
Hepimiz nasıl aynı ortamda olucaktık.

Fazla kalabalık değildik ama tanımadığım bir kaç kişi daha vardı.
Yeni kişiler görmek beni heyecanlandırmıştı.
Kendi grubumla sınıf katındaydık ve beni gezdiriyorlardı.

"Bak burası kütüphane" elifin söylediği yere bakınca ağzım açık kalmıştı.
Burada sayısız kitap vardı. Çok güzeldi .

"Bu katta lavabolar ayrı değildir. Anlıyacağınız Kızlar ve erkekler aynı yerde işini görüyor. Ve bu katta geldikten sonra ders bitmeden çıkamazsınız." Doğa'nın söylediklerina kocaman bir oha dedim.

Ne yani şimdi lavabolar bitişik miydi? Kız ve erkek aynı yerde mi!?
Aman TANRIM!

"Burası dehşet bir yer..." selin de burada yeniydi. Ve üyemdekiler onu sevmişti. Aysima özel gücünü kullanarak onun nasıl biri olduğunu çözmüştü.
Başta belki ajandır diye düşündük çünkü kardeşiyle rakip oluyordu!

"Selin senin gerçek göz rengin mavi ama neden mor renginde lens takıyorsun?" Selin bize baktı ve çantasından bir fotoğraf çıkardı. Fotoğrafa baktım ve çok şaşırdım arada dağlar kadar fark vardı.
Meğersem gözlük takıyormuş ve eskiden baya çirkinmiş!

"Ablam hirayla ikiz olmamıza rağmen ben kilolu ve çirkin biriydim ama o hep güzeldi. Sevdiğim çocuk onu seviyordu. Bu çok acı vericiydi! Birgün ablamla çok kötü kavga ettik. Ve bana karşı ne hissediyorsa yüzüme vurdu.
Çirkin bir pislikmişim! Kimse benimle birlikte olmuyacakmış! Buna benzer birsürü şey. Bende değişmeye karar verdim. O sözler çok ağırdı. Zamanla zayıfladım ve güzeleştim... sonra farklı insanlar olduğumuzu öğrendik ailemiz bizi buraya gönderdi."
Hepimiz selini dinliyorduk.
Doğan selin'in fotoğrafına baktı inceledi ve hafif gülümsedi.

"Eskiden baya yüzün tombikmiş...
Ama bence değişmene gerek yoktu. Seni seven olduğun gibi sevmeliydi." Selin sinirli bir şekilde fotoğrafını doğandan aldı ve fotoğrafı yırtıp yere attı.

"Öyle şeyler flimlerde olur. İnsanlar için dış güzelik önemli. İç değil! Evet eskiden tombiktim ama şimdi değilim."

Aysima, selinin elline dokundu.
"Ooo sen baya sinirlisin. Sakin ol... doğan ne diye kızı sinirlendiriyorsun. Sonu ebelere gidiyor" dediğinde hepimizde gülmüştük.

Aysimayı ve üyemdekilerini seviyordum.
***
Biz yaş olarak hâlâ öğrenciydik ve buna göre sınıflar ayrılmıştı.
Kötülerle birlikte sınıfta oturuyorduk.

Doğan ve selin
Aysima ve fatih.
Ben ve elif birlikte oturuyorduk. Sıramız cam tarafındaydı. Ve hepsini biz doldurmuştuk.
Oturma düzenimiz böyleydi.
"Bak şimdi enver hoca gelicek kendisi tam bir tarihçi ama özel güç olarak saçma sapan deneyler yapıyor."

Normal derslerde tarihçi!
Ama özel güçler için farklı deneyler yapıyordu.
İlginç.

"Nasıl yanii?"diye sorduğumda elif bir yere bakıyordu. O boklu demir gülümseyerek elife göz kırpmıştı.

"Elif burada biz varız! Sana bir bok yapamaz" doğan bunu öfkeli bir şekilde demire bakarak söylemişti. Ve içeriye hoca girdi.

"Almira keskin! İyilik grubun cesur üyesi hoş geldin"
"Hoşbulduk hocam!"
Doğan'ın yanında oturan seline baktı ve el işareti yaparak onu ayağa kaldırdı.

"Sende yeni üyesin değil mi?"
"evet" selin yerine oturduğunda enver hoca sıraları gezmeye başladı.

"Bu sefer farklı bir şey deniyeceğim bakalım iki grubun gücü nasıl olucak. Şimdi üyeler! Sizi eşleştiricem ve en güzel gücü sergileyene yeni bir üye vereceğim"

Enis taşra ellini havaya kaldırdı.
"Biz iyilerle iş birliği yapmayız!" Dediğinde bende ona kötü bir şekilde baktım.

"Hocam kötüler istese bile biz onlarla iş birliği yapmayız." Dedim. Enis tam konuşacakken enver hoca onu susturdu.

"Bakın sizler rakip olabilirsiniz ama unutuğunuz bir şey var. Bir iyiliğin içinde ufak bir kötülük vardır. Ve kötülüğün içinde ufak bir iyilik vardır . Bu eşleştirmeler kesinlikle yapılacak. yoksa benden düşük not alırsınız ve mesut icabınıza bakar."
Aman ondan işkence yiyeceğime düşmanımla vakit geçiririm daha iyi.
Bu okulda düşük not almamak lazım. Hoca kafasında bir sürü şey hayal etti. Ve ellinde yazdığı A4 kağıdıyla ayağa kalktı.

Elif ve demir
Almira ve enis
Doğan ve hira
Fatih ve ismail
Selin ve barış
Enver hoca isimleri söylerken hepimiz itiraz ettik.
Ama takmadı! Şimdi o iblisle iş birliği mi yapacaktım?

Güzel okuyucum yeni bölüm nasıldı?
Eşleştirmeler güzel miydi?

ATEŞİN VARİSİWhere stories live. Discover now