9. BÖLÜM

10.5K 470 107
                                    

Almira'nın dans edişi medyada!
İyi okumalar canlarım😍
***
Bu okul bana iyi gelicekti. Çünkü beni eskisine göre daha çok güçlü yapıcaktı.
Şimdiden ruhumun güçlü olduğunu hissedebiliyordum.
Enis bana iğrenç bir şey yapmıştı ama ben ona hadini bildirecektim.
Ben böyle dalmışken elif koluma dokundu ve irkildim.
"Hey kime diyorum! Daldın yine. Dünden beri sana bir şey olmuş. İyi misin?" Kaç defa soruyordu.

"Bugünkü derslerde yoruldum..." dediğimde elif birden ayağa kalktı ve bana heycanlı bir şekilde baktı.

"O zaman eğlenmeye gidelim." Bu güzel bir fikirdi. Belki biraz olsun kendime gelirdim.
Aysima ve diğerleri gelmiyordu çünkü ödevleri vardı. Benim ve elifin ödevi yoktu çünkü bütün gün kafamız dağılsın diye ders dinlemiştik. Ve o enis salağına hiç bakmamıştım.
Onu ellime geçirip öldürmek istiyordum.

Bugün edebiyat dersini işlerken müşerref hoca; konfüçyüs'ün çok güzel bir sözünü söylemişti.
Zayıf insanlar intikam alır,
Güçlü insanlar affeder,
Zeki insanlar umursamaz.

Bu sözleri müşerref hoca çok güzel söylemişti. Sürekli aklımdaydı. Ama  ben hangisine giriyordum?
Biri bana bir zarar verdiğinde intikam almayı seviyordum. Kinci biri değilimdir ama hırslıydım! Sevdiğim insanları affedebilirdim. Peki Ya sevmediklerimi? Ah kafam karıştı. Yeri geldiği zaman da umursamazdım. Galiba ben hepsine giriyordum.
"Ben hazırlanmaya gidiyorum. Sende kalk... bu ne ya! Depresyona falan mı girdin anlamadım!" Bir tane yastık ellime aldım ve elif'e fırlatım.

"Kafamı şişirdin! tamam git hazırlanıcam!"
Kot mini bir elbise giymiştim ve saçlarım bukle bukleydi.
Dudaklarıma kırmızı bir ruj sürdüm ve elifi beklemeye başladım. Elif geldiğinde onu incelemeye başladım.

Elif saçlarını at kuyruğu yapmıştı ve dizinin biraz yukarısına gelen siyah mini bir etek giymişti. üstüne kırmızı bir gömlek giymişti. Oldukça hoş görünüyordu. Beraber bar katına gittik. İçki istedim. Barmen hayran bir şekilde beni izliyordu. Ona sert bir şekilde baktım.

"Biraz acele..." sesimdeki tonu algıladığında hemen kendine geldi.
Elif de beni izliyordu.
"Başka yere gidip oturalım"
İki bardak içki içmiştim ve başım dönüyordu. Bünyem alışık değildi.

Beni koruyacak kimse yoktu.
Bir babam bile...
Benim kahramanım bendim.
Etrafımı incelemeye başladım. Burası hem iğrenç hem de güzel bir yerdi.
Demir bara gelmişti ve elif direk ayağa kalktı.
"Şey artık gidelim mi?" Demiri görünce durumu anlamıştım. Bu çocuk ne yapmıştı da elif bu kadar korkuyordu.
"S-sen ggittt! Bennn birazz içiipp gelicemmm" çok kötü sarhoş olmuştum.

"Ama olmaz çok kötü görünüyorsun hadi kalk gidelim" elif kolumdan tutunca hemen çektim. Ve işaret parmağımı ona doğrultum.
"Ssanaa nne diiiyorum gittt!"
Demir bize doğru geldi ve elife gülümsedi.
"Özledim seni"
Elif bir şey demeden koşarak gitti.
***
Dans etmeye başladım çirkin olan hayat bana çok güzel gelmişti.
"Aşk mı lazım dert mi lazım... söyle sevdiğiiim bize ne lazımmm" bağıra bağıra söylüyordum.
Herkes beni izliyordu ama ben takmıyordum. Onlar kimdi?
Biri kolumdan tutu kolumu tutan kişiye baktım. Bu doğandı!

"Hadiii sende bana eşlik et. Hem senin sesin daha güzel..." durmadan gülüyordum. Kahkaha atıyordum.
Delirmiş gibiydim...
"Elif beni buraya gönderdi hadi gidelim" doğan kolumdan tutup beni götürdü. Bir uçurum olsaydı kendimi atardım. İntihar değil ama zevk için yapardım. Biliyorum ben normal değildim.
***
Doğan beni nereye götürüyordu burası neresiydi? Sarhoş olsamda aklımı kaybetmemiştim.
"Özür dilerim lütfen beni affet" doğan kendi kendine mırıldanıyordu. Doğan beni yıkık dökük bir yere getirmişti.

ATEŞİN VARİSİWhere stories live. Discover now