45. Bölüm

5.3K 252 57
                                    

Bir tane Nehirin kenarında oturuyordum. Arkamda tuhaf bir yansıma vardı. Gölgesini nehirin üzerinde görüyordum.

"Kötülük grubun lideri sen olamazsın!"
Diye bağırdı. Kalbim deli gibi çarpıyordu.

Bana kolumu gösterdi. Derim dökülüyordu.

"Sen bir lanetin izini taşıyorsun! Seni istemiyoruz!"

Korku dolu gözlerle koluma bakıyordum.

Gözlerimi açtığım zaman Boynuma giren acıyla yüzümü buruşturdum.

Her yerim tutulmuştu!

Enis hâlâ uyuyordu. İçimde bir şüphe vardı. Ya şuan benim derim dökülüyorsa! Hemen siyah gömleğimin kolunu biraz yukarı kaldırdım. Hiç dökülme yoktu! Sen ne ara rüyaları bu kadar kafana taktın! Diye kızdım kendime.

Ayaklarım acıyordu!

"Günaydın..." Enisin sesiyle ona baktım. İplerimiz çözülmüştü. Ayağa kalktı ve elini uzatıp gülümsedi.

"Hadi güzelim okulla gidelim."

Elini tutup ayağa kalktım. Beraber el ele tutuşup okulla girdik. Bizi gören herkes kendi arasında konuşmaya başlıyordu.

"Birazdan bizi şehire bırakacak otobüs gelir. Ben gidip bir duş alacağım."

Enis dudaklarını ısırdı.

"Bende yanına gelmek isterdim. Bu muhteşem vücudu çıplak bir sekilde görmek isterdim."

Bir tane koluna vurdum.

"Hey!"

Bu çocuk hep beni utandırmak zorunda mıydı bana bakıp gülmeye başladı ve sıkıca sarıldı.

"Şaka yapıyorum. Yüz ifaden çok komik."

Enisle birlikte yatak katına gelmiştik. O odasına giderken bende kendi odama gelmiştim. Kapım çalınca gidip açtım. Kesin gelen enisti!

"Enis!" Diye bağırdım ama gelen kişi Enis değildi!

"Şş...şey Doğan söyledi. Ayağın çok kötü görünüyor. İzin ver iyileştireyim."

Elif kapıda duruyordu. Ona ters bir şekilde baktım.

"Gerek yok!"

"Almira lütfen böyle yapma. İzin ver!"

Elifi umursamadan kapıyı suratına kapattım. Kapının arkasında olduğunu biliyordum.

"Beni düşünmeyi bırak! Sen ruhumda yaralar açtın. Git onları tedavi et!"

Elif benim için yakın bir arkadaştı. Necla yüzünden son günlerde kötü şeyler yaşamıştım. Necla ona böyle bir hainlik yapsaydı ben gidip Neclayı döverdim.

Peki elif ne yaptı?
Onun tarafını tuttu! Belkide aramızdaki fark buydu!
***

Bitki özlü şampuanmı saçıma bolca köpürtüm. Sıcak su bedenime iyi geliyordu. Duş aldıktan sonra saçımı kurutum. Bugün şehire iniyorduk.

Siyah dar bir pantalon ve mavi renginde bir gömlek giydim.

Gömleğim düz maviydi biraz lacivert rengine kaçıyordu. Gömleğim kısa olduğu için göbeğimi belli ediyordu. Böyle kısa şeyleri seviyordum.

Yarım bluz, yarım atlet, yarım gömlek!

Saçımı taradım üsten bir tutam alıp topuz yaptım. gül kurusu rujumu sürdüm ve dışarı çıktım.

ATEŞİN VARİSİWhere stories live. Discover now