43. Bölüm

5.5K 253 53
                                    

Bu bölümü sana armağan ediyorum... @Glkele

***
Annemin bana ihtiyacı vardı ama o okuldan çıkmam kolay değildi. Sessiz bir şekilde yutkundum.

"Anne benim o okula devam etmem gerekiyor..." Dedim.

Annem üzgün bir şekilde kafasını kaldırıp,

"Gitme" dedi ve sıkıca bana sarıldı.
Gitmek zorundaydım çünkü üzerimde bir lanet vardı. Ben bir sürü şey yaşadım Anne ama senin bunlardan hiçbirinden haberin yok.

"Anne bizim aramızda çok şey oldu. Sen benden bir sürü şey sakladın. Beni hiç görmeye gelmedin! Babamın kim olduğunu söylemedin!" Dedim kırgın bir şekilde anneme bakıyordum.

Annem derin bir iç çekti.

"Almira sana gerçekleri anlatacak gücü kendimde bulamıyorum..."

Gerçekleri söylemek neden bu kadar zordu. Korna sesi geliyordu! Enis beni bekliyordu ama annemle daha konuşmamız bitmemişti.

"Ben b...ben tecavüze uğradım. O adam bana zorla sahip oldu." Deyip ağlamaya başladı annem. Duyduklarım karşısında tek kelime etmedim. Dilim lal olmuştu.

Annemin dedikleri doğru muydu? Benim babam bir tecavüzcü müydü? Ben böyle kötü bir insanın kızı mıydım?

Benim damarlarımda onun kanı vardı. Tüm kanımı yok etmek istedim.

"S...sen ne diyorsun?" Dedim. Sesim titremişti.

"Biz ailecek oturuyorduk gece arkadaşlarımla buluşmak için dışarı çıktım. Döndüğüm zaman beni kolumdan tutup bir yere götürdü ve... Ve"

Annemin daha fazla konuşmasına izin vermedim ve sarıldım. Bu acı nasıl geçecekti? Ona nasıl yardımcı olacaktım?

Bu hayatta Annemden başka kimim vardı ki! O adamı doğduğuna pişman edecektim.

"Ben o günden sonra hiç kendime gelemedim. O zaman kötülerin lideriydi. Bir oyunu kazanmak için bana tecavüz etti!" Diye kızgınca söylendi.

Bu çok kötü aşağılayıcı bir şeydi! Ben peki kendime ne diyordum? Bende o grubun lideriydim. Anneme bunu nasıl açıklayacaktım? Bunu söylediğim zaman Annemin bana nasıl bir tepki vereceğini bilmiyordum.

Almira sen kimseye tecavüz etmezsin ki... Evet kötülerin lideri olabilirsin ama onun kadar kötü değilsin.

Acı bitmiyordu! Annemle bir süre hiç konuşmadık. Sessizliği o bozmuştu.

"Sen doğduğun zaman özel bir çocuktun. O adam senin özel biri olduğunu biliyordu. Biliyor musun o  gelip seni gördü. Kucağına aldı ve benden özür diledi."

İçimde fırtınalar kopuyor! Bağırmak haykırmak istiyorum! O adam böyle bir hatanın özürle telafi edeceğini mi sanıyordu?

"Sonra ne oldu?" Diye sordum.
Kırgın bir yüzün gülümsemesi çok güzeldi. Neye benziyordu biliyor musunuz? Dalından koparılan bir çiçeğe benziyordu.

"Ben her zaman ondan nefret ettim! Çünkü onun yüzünden bir sürü insan bana acıdı! Bir süre 'ah yazık kıza!' dediler sonra  hiçbir şey olmamış gibi herkes hayatına devam etti! Ama ben edemedim. Onun kirli dokunuşları her geçen gün beni öldürdü! "

Kalbim acıyordu...

"Peki neden polise gitmedin?" Diye sordum. Sesim bir fısıltı gibi çıkmıştı. Bu Almira çok zayıftı!

O adamın en ağır cezayı alması gerekiyordu.

"O okulun ne kadar tehlikeli olduğunu bilmiyorsun. Ben çok tehditler aldım. Ben kendi hakkımı savunamadım bunun için çok güçsüzdüm. "

Almira keskin burada sana bir söz veriyor. O adamı kendi ellerimle öldüreceğim!

Ayağa kalktım son defa anneme sarıldım.

"Sen güçlü bir kadınsın Anne..." hıçkırıklar içinde ağlamak istiyorum. Bizi bu duruma getirenler utansın!

Annem bana şefkatli bir şekilde bakıyordu. Benden yardım ister gibi...
O acı bakan gözlerinde bir sürü anlam vardı.

Hayır Almira! Burada ağlamıyacaksın! Derin bir nefes al!

"Ne zaman geleceğimi bilmiyorum ama birgün geleceğim."

O okullu onların başına yıkacaktım sonra buraya evime gelecektim.
Annemin intikamını ben alacaktım.
Barbaros seni doğduğuna pişman edeceğim!

"Anne ben gelene kadar kendine iyi bak." Dedim. Savaş çanları çalsın! Büyük bir savaş açıyordum.

***

Enis arabanın içinde beni bekliyordu. Arabaya binince bir süre beni izledi.

"Nerede kaldın? O kadar kornaya bastım." Diye sordu.

"Geldim işte" dedim.
Ağlamamak için kendimi sıkıyordum.
Enis bir süre beni izledi.

"Hey! Sen iyi misin?" Diye sordu. Bu soruyu hiç sevmiyordum. 

"İyi olmak zorundayım..." Dedim.

Ellerimi yumruk yaptım ve var gücümle arabaya vurdum.

"Enis O adam Anneme tecavüz etmiş!" Diye bağırdım. Ben tecavüz sonucu doğan bir çocuktum. O adamın kanını taşımak istemiyordum.

Gözlerim doldu ve sesli bir şekilde ağlamaya başladım.

"Annemin canı çok yanmıştır." Dediğimde enis bana sarıldı.

"Üvey babanı öldüreceğim..." Dedi.

Enisin yanıldığı bir nokta vardı. Anneme tecavüz eden üvey babam değildi! Benim biyolojik babamdı!

"O adam üvey babam değil. Biyolojik babam Barbaros!" Dedim.

Enis şaşkın bir şekilde bana baktı.

"Ben o adamı öldürmek istiyorum. Bu yaptığı şey cezasız kalmamalı." Diye öfkeli bir şekilde bağırdım.

Enis bana baktı. Gözlerini bir saniye olsun bile ayırmadı. Umarım o pis herifin tarafını tutmazdı.

"Ne yapmak istersen arkandayım." Dedi. Sesinde güven vardı. Ne yaparsam arkamda olacağını söylüyordu. Enise sıkı bir şekilde sarıldım.

"Canım çok yanıyor..." Dedim.

Enis kollarını bana doladı.

"Hepsi geçecek..."
***
Okulla geldiğimizde saat çok geç olmuştu.

"Enis ben teşekkür ederim. Yanii yanımda olduğun için..."

Siyah saçlarına dokundu ve çapkın bir şekilde gülümsedi.

"Ne demek vahşi kızılım her zaman!"

Gidip yanağından öptüm,

"Beni hiç bırakma olur mu?" Dedim.

Enisin yanağını öptüğüm için donup kalmıştı. Halbuki sadece yanağından öptüm. Başka yerlerini öpsem acaba ne yapardı? Düşünmek bile istemiyorum!

"Seni hiç bırakmıyacağım..."

İkimiz birbirimize sarıldık. Sanki bu okul yoktu sadece ikimiz vardık. Bu sarılmamızı arkamızdan gelen ses bölmüştü.

"Sizi kaçaklar! Doğruca MAHKEMEYE!"

***

EVET BENİM CANIM OKUYUCULARIM YENİ BÖLÜM NASILDI?

EN GÜZEL SAHNE?

EN SAÇMA SAHNE?

SEVDİĞİNİZ BİR CÜMLE YA DA KELİME OLDU MU?

ATEŞİN VARİSİWhere stories live. Discover now