31. Bölüm Part - 2

15 2 0
                                    

"Şimdi ne yapacağız?" dedi Ayda Halam.

"Abi ne yapacağız?" dedi Ayça Halam.

"Biz şimdi boku yemedik mi?" dedi Cenk.

Buraya kadar mıydı? Gidiyor muyduk? Cesedimiz mi çıkacaktı burdan, babam mı?
Kim çıkacaktı? Canımız mı? Babam mı?

Önümüzdeki adamın cüssesi yetmezmiş gibi aynı cüsseye sahip bir sürü kişi daha vardı. Kadınlar saçlarını tepede bağlamış, ellerinde çeşit çeşit silahlar vardı. Tam dövüşçü edaları vardı. Ne yapacaktık? Sayılamıyacak kadar çoklardı. Çıkabilecek miydik? Bence çıkardık. Ama nasıl çıkardık sorusuna verebileceğim cevap: Kefen' le olurdu.

"Asel'i koruyun!" diye bağırdı Ayda Halam arkadaki adamlara doğru. "Bize bir şey olacaksa olsun ama ona bir şey olursa sizi öldürürüm! Yaparım."

"Ayda onlar benim askerlerim ve bir şey yapamazsın." dedi Cenk.

"Şuan burası tartışma yeri değil. Karşımızdakileri görmüyor musunuz? Saçma sapan konuşacağınıza düşünün." dedi amcam olacak kişi.

"Ayhan sende dahilsin. Ona burada bir şey olursa seni de gebertirim."

"Ayda ne diyorsun? Yeğenin olacak kişi için beni mi harcayacaksın?"

"Seni değil. Yeğenini kullanıp kullanıp o evden pişmiş kelle gibi sırıtarak çıkan  Ayhan'ı harcayacağım. Gerçi hoş burdan sağlam çıkacağımızı düşünmüyorum ama neyse."

"Çıkamıyacağız ama elimizden geleni yapacağız." dedi Cenk araya girerek.

Birden saldırıya geçtiler ve ne yapacağımızı kestiremedik. Ne yapacaktık? Ne yapacaktım? Olmayan dövüş becerilerimin ortaya çıkması için dua ettim. Keşke o teklifi kabul etseydim geç olmadan.

Ayda Halam tekmeyle onun üzerine gelen adamın kafasına vurdu ve adam sersemledi. Kulaklarından tutarak bir dizini karnına geçirdi. Adam karnını tuttu ve Ayda Halam'a "Oruspu" dedi. Ayda Halam adama sinirlendi belinde olduğunu bilmediğim silahını çıkararak 5 el ateş etti. Adam yere düştüğünde küfürler sayarak tekmeledi. Sarı saçlarındaki toka düştü ve saçları açıldı. Adamın yanına çöktü ve " Ben oruspu muyum? Ananı tanımamışsın demekki oruspu çocuğu!" dedi ve cebinden ahşap bıçağı çıkararak önce koluna sonra kalbine geçirdi. Hiçbir şey yapmamış gibi adama bakarak " Yazık oldu sana yakışıklı oruspu çocuğu." dedi ve gülümsedi.

Ayça Halam karşısındaki kadına daha nazik davranıyordu (!). Kadının sıkı toplanmış saçlarından tutup çekiştiriyordu. Bir yandanda artık neresine gelirse tekme atıyordu. "Çakma sarışın dip boyan gelmiş keşke ölmeden önce boyatsaydın. Arkandan mezar taşına söz 'Dip boyasını yapamadan göçtü' yazdıracağım." dedi. Kadın bir hamleyle Ayça Halam'ın saçına yapıştı. "Pis kıskanç ben doğal sarışınım diye kıskanmana gerek yoktu!" diye bağrırken ahşap bıçağı kadının kalbine saplamaya yeltendi. Kadın Ayça Halam'ın bileğinden tuttu ve ters çevirdi. Halam bunu hesap etmiş olacakki o çevirmeden kendini çevirerek kadının arka tarafına geçti ve bıçağı sırtına geçirdi. Kadın kolunu sırtına doğru atarak refleks olarak arkasına, yani halama doğru döndü ve halam 32 diş sırıtarak kadının Azrail'i oldu.

İki halamda mükemmel dövüşürken arka tarafta Cenk'in bir adamının yanında çökmüştüm. Dövüş bilmiyordum. Bir bok yapamıyordum. Onlar halletmeye çalışıyorlardı benim elimden bir şey gelmiyordu. Küçük bir çocuk gibi çökmüştüm yere. Vicdanım sızlıyordu. Bir şey yapamamak beni çıldırtıyordu.

OlağandışıWhere stories live. Discover now