41💛

1.6K 167 255
                                    

Selamlar

Aşağıdakilerden hangisi yazarın  yeni bölüm atmama bahanesidir?

a)Yazar salakça bir haraket yapıp avcunu kesmiştir, çok tatlı fiyonkları olan sıra sıra dikişleri vardır.

b) Yazarın artık bilgisayarı yoktur.

c) Yazarın uğursuz, gudubet, lanet bir telefonu vardır ve zorla gelen ilhamı harflere dökemeden ilham uçuveriyordur.

Ve tâbi ki hepsi...

Fuck all of the excuses and right a new episode bitch dediğinizi duyar gibiyim😓 ayıptır be..

2233kelime

Keyifli okumalar

💛💛💛

Okula döneli iki hafta oluyordu. Muğla'nın dinginliğinden sonra İstanbul'un agresifliği yaşlı ruhumu çoktan yormaya başlamıştı. Ara sınavların başlaması için hiç de iyi bir zamana aralığı değildi çünkü girdiğim sınavlardan bir bok anlamıyordum. Evdeyken göz attığım ders notları beynimin olması gereken yerinde olmadığından bazen kendimi cevap hanesini karalarken buluyordum. Harvard, bir istisna yapıp beni ara sınav ortalamamı görmeden kabul ettiği için minnettar olmalıydım zira haftaya açıklanacak tablonun hep üst sıralarında yazan adım bu sefer tepe taklak olacak gibiydi.

Ortak derslerimizin birinin sınavıydı ve Özlem'in haldır haldır yazmasına bakılırsa o listedeki yerini koruyacak gibiydi. En sonunda kâğıdımdaki beyaz boşluğa baktım ve buruşturup atma dürtüme yenik düşmemek için öğretmenin masasına bırakıp çıktım. Kafam kazan gibiydi. En son uykumun bir saat bile sürmemesi bir yana iki günü geçkindir uyuyamıyordum. Yarım saat sonraki sınavı es geçerek odaya çıkmak ve uyuyabilmek... Çok güzel bir rüyanın parçası gibi gözüktü gözüme. Onun yerine kantine inip double espresso'yu mideye indirdim. Dibinde kalan köpüğü dilimle sıyırmaya çalışırken Özlem elindekileri masaya resmen fırlattı.

"Sıçarım böyle işin ızdırabına hee!"

Kaşlarım havalanırken başımı kaldırdım ve Özlem'in dünyalar güzeli yüzünün beyazdan kırmızıya dönüşünü an be an izledim. Boş bakışlarıma bir an gözü takıldı ve aklına bambaşka bir şey gelmişçesine ifadesi değişiverdi.

"Üçüncü sorunun cevabını ne yaptın?"

Üçüncü soru neydi ki?

"Hani şu dünyanın ilk hisse senediyle ilgili olan?" Nasıl ya!? Ben biraz önce tarih sınavına mı girdim?

Boş bakışlarım bir tık endişeye dönerken mırıldandım. "Hatırlamıyorum.."

"Ne zırvalıyorsun deli gibi yazdın ya!"

Bir anlığına gözlerimi kapayıp o ana gitmeye çalıştım ama yoktu, kesinlikle bir şeyler yazıp yazmadığımı hatırlayamıyordum.

"Peki, altıncı sorudaki Bernard Madoff hakkında ne biliyorsun?"

Hiçbir bok! Başımı sağa sola sallamakla yetindim.

"O soruya da bir şeyler karaladın Pi, dökül hadi, sınav bitti. Şu an bildiklerini göstererek kopya vermiş olmuyorsun."

"Ya yemin ederim bilmiyorum."

"Ne yazıp durdun kızım o zaman?!"

"Yazmadım ya!"

"Yozmodomyooğğ... Sen baksana bana bi'!" Tam çirkefleşmeye başlayacaktı ki son iki aydır düzenli olarak gittiği ruhani detoks kursuna bayıldığı paranın boşa gitmemesi için sakinleşme çabasına girişip gözlerini yumdu ve derin derin nefesler almaya başladı. Halim olsa kahkahalar atardım o an. Gözleri kapalı, eli belinde konuşmaya devam etti.

BU SAATTEजहाँ कहानियाँ रहती हैं। अभी खोजें