69💛

708 77 123
                                    

Selamlar

7167kelime

Sevgililer günü sürprizi olacaktı ancak yetiştiremedim. Umarım sevdiceğiniz benden daha ataktır. O yüzden, normalden iki kat daha uzun bir bölümle kendimi affettirmeyi deneyeceğim.

Yarıdan itibaren ilk kez Feza Kandemir'i dinleyeceğiz. Bu açıdan yorumlarınız çok değerli benim için.

+18

Keyifli okumalar.

💛💛💛

Gözlerimi araladığımda gördüğüm ilk şey, bu sabahki gibi Feza'nın âdemelması olacaksa sabah insanı olabilirim. Düşman topraklarında, fethedilmeyi bekleyen güzel bir tepecik gibi. Çok cazip. İşaret parmağım boğazından ufak tepeciğe doğru yol alırken elimin altındaki beden kıpırdanmaya başladı.

Sabahın boğuk sesiyle "Uslu dur." deyişi beni uslu durmamam için teşvik eder cinsten.

Köprücük kemiğinden sol pazusuna kayan parmaklarım oradaki dövmelerin üzerinde kendimden bir iz ararcasına gezindi. Çıplak bedenime sarılı kolunu daha da sıkılaştırarak şakağıma bir öpücük kondurdu. Gözleri hâlen kapalı ama benim yüzümden artık uykuya dalamayacağını da farkında bence.

"Sana neden V diyorlar?"

Bunun yerine 'Tırtıl olsam beni yine de sever miydin' sorusunu tercih edeceğine eminim. "Ya da kiloyla satılsam benden kaç kilo alırdın?"

"Saat daha altı yavrum."

Pazusunda gezinen parmaklarım göğüs kafesinde oyalanmaya başlayınca bakışlarım yarasına kaymadan edemedi. Bandaj yoktu sadece taze yarayı bir arada tutmaya çalışan dikişler vardı.

Al sana kendinden mis gibi bir iz Pi

Yarasının çevresinde dolanan parmaklarım karıncalanıyordu. "Çok acıdı mı?"

"Sıfır altı. Sabahın sıfır altısı."

"Bu sorularıma cevap veremeyeceğin manasına gelmiyor." O geceyi konuşmak istememesini anlıyorum ama o kadar çok yenilenmişti ki pansumanı, atan dikişleri... Ne bileyim. Ne yaptığını gördüğüm kadar neden yaptığını görebilseydim ömür boyu bir şeyler sormadan durabilirdim.

"Yeni uyuduğumuzun farkındasın değil mi?"

Doğru söylüyor, artık birbirimize zevk vermeyi bırakmamız gerektiğine karar verdiğimde saat üçtü. Onun deyimiyle sıfır üç. Feza Kandemir'i bu konuya ikna etmek bir buçuk saatimi aldı.

"Uyu dediğimde uyusaydın üç saatlik uyku sana yeterdi bence."

Ne olduğunu anlamadan kendimi çarşafla Feza arasında buldum. Üsten bakan gözleri hafif şişti. Saçlarının hiçbir teli aynı yöne bakmıyordu.

"Uyu dediğinde uyumuş olsaydık bunu yapamazdık."

Meme ucumun dudaklarının arasında kayboluşuyla belim yay gibi kıvrıldı ve başım yastığa gömüldü. Dişleri acı vermek ile zevk vermek arasındaki ince çizgiye o kadar vakıf ki inlemelerime engel olamadım. Dilinin bıraktığı ıslak izler onun nefesiyle kaplanıyor, vücut direncimi kaybetmeme neden oluyordu. Sol elinin parmakları karnımın düzlüğünden daha da aşağıya indiğinde göz göze gelmemizi sağladı.

"Uyu dediğinde uyusaydık bunu da çok mümkün değildi."

Bana verdiği zevki görmek istiyor, her defasında, gözlerime bakıyor, mimiklerimden çıkarımlar yapıyor ve her seferde zirvede ona tutunmam için beden temasını kesmiyor. Göz bebeklerinin büyüdüğüne şahit olmak güzel ve parmaklarının orada olması da.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Feb 19 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

BU SAATTEWhere stories live. Discover now