BU SAATTE

56💛

Selamlar

3516 kelime

Salınızı sallamaya geldim (İki haftadır düşündüğüm espiri)

Keyifli okumalar

💛💛💛

"James benim sevgilim."

James'in elini bırakırsam Feza'nın karşısına dikilecek ve bu deli ne diyor inan bilmiyorum ama biz sevgili falan değiliz diyecekmiş gibi sıkmış, kolunu da diğer elimle kavramıştım. Güç almaya çalıştığım kişinin James Paladis olması nasıl bir talihsizlik.

Üçümüzden de ses çıkmıyordu. Feza, bir müddet James'e değen ellerime baktı. Yüzü o kadar ifadesizdi ki ne düşündüğünü seçemiyordum. Hiçbir şey söylemeden revirden çıktığında derin bir nefes alıp rahatlayacağımı düşünmüş olan ben, kendimi biraz önce Feza'nın dikildiği boşluğa bakarken buldum.

Yorgun hissediyordum, odama gidip yirmi beş yorgan altında, kimseleri görmeden günlerce uyumak istiyordum. Biraz önce Feza'nın yanında tavan yapan enerjim onun odadan çıkmasıyla yok olmuş; aldığı hapın etkisi geçmiş keşler gibi bitap düşmüştüm.

Ben içinden çıkamadığım ruh hali yüzünden pozisyonumu bile bozmazken James ellerimizi ayırıp bana döndü ve göz göze gelene kadar sabırla bekledi. Tükenmişliğimle öylece dikilirken ne ona durumu açıklayacak halim, ne yüzüne bakacak yüzüm kalmıştı.

"Biraz önce ne oldu öyle?" Kızmış gibi değildi ama kafasının karıştığını her mimiğinden anlayabiliyordum. Eski sevgilime bir şeyler ispat etmeye çalışırken saçmaladım denir miydi?

Derin bir nefes aldım, gözlerimi kapayıp ayalarımla göz kapaklarıma baskı yaptım. Boynumu saran migren ağrısı yarım saat sonra göz bebeğimi zonklatacak kadar kuvvetli başlamıştı.

Bad boy gibi davranmak istemezdim ama cidden tek kelime edecek halim kalmamıştı. Feza Kandemir ruhumu söküp yanında götürmüş gibiydi.

"Üzgünüm ama olmamış gibi yap olur mu çünkü ben öyle yapacağım."

Odadan çıkmak üzereyken "Hep böyle misindir?" deyişiyle olumsuz bir dizi cümlenin geleceğini sezdim. Ne dese hak etmiştim.

"Nasıl?"

"Minnetsiz."

James Paladis, geçen sabah üşüdüğümü görüp yangın merdivenlerinde kahvesini paylaşmıştı, içmeme rağmen beğenmemiş, memnuniyetsiz bir surat ifadesiyle soğuk bir teşekkür etmiştim. Şimdi ise teklifsizce adamı öpmüş, ellerini kavramış, sevgilisi olup olmadığını bilmeden Feza'nın canını acıtmak için sevgili olduğumuzu söylemiştim. Resmen herifi kullanmıştım.

Biri bana böyle davransa çoktan hayalarına veda etmişti ama James Paladis minnetsiz derken aile terbiyesi almış biri olarak kibar bile davranıyordu.

Minnetsiz yetersiz kalmıştı. Yaptığım büyük terbiyesizlikti.

İtiraz bile etmeden olumlu manada kafa sallayıp revirden çıktım.

Toplantı odasına geri döndüğümde gözlerim etrafı taradı. Tıp öğrencileri için bilgi vermeye gelen kadın Feza'nın yerine oturmuş, biri hakkında yorum yapıyordu. Alp Akman'ın işi bitmiş olacak ki toparlanmaya başlamıştı. Ben de eski yerime oturup bıraktığım dağınıklığı toplama bahanesiyle odada başka bir kapı olup olmadığına bakındım.

"Gitti."

Alp Akman neyi aradığımı bildiğinden fazla emindi.

"Umurumda değil." Der demez dilimi dişledim.