18. Bölüm

17.7K 724 25
                                    

Selamün aleyküm güzel yurdumun güzel insanları.

Keyifli okumalar.

........................................................................

Asya'dan

"Oy anam oy, belimi kaybettim sanırsam." diyerek kendimi koltuklardan birine attım. Gaziantep'e gelmiş eve bakıp satın almıştık. Saynur Hanım bir de kirayla uğraşamazmış o yüzden direkt satın almıştı. Dairemizin olduğu bina da hep asker doluydu. O yüzden alırken hiç tereddüt etmemiştik. Evi 3+1 almıştık. 2 kişi için her ne kadar büyük olsa da bizimkiler için oda bırakmıştık.

Bizimkiler dün gelmiş bugün hep beraber evi temizliyorduk. Evi baktıktan sonra direkt ev için alışverişe çıkmıştık. Saynur Hanım maddi ihtiyaçları işe başlamadan hemen önce halletmek istiyordu. Her ne kadar ben de bir şeyler katmak istesem de 'Kanka benim maaşım belli sen işe başla faturaları sana yıkacam zaten' diyordu. Bende el mecbur kabul etmiştim. Onun bura da arkadaşı varmış o bize yardım etmişti. Zaten bize de evi o ayarlamış.

Şu an ise evin temizliği ile uğraşıyorduk. Daha doğrusu onlar uğraşıyor ben 10 dakika da bir kendimi koltuğa bırakıyordum. Saynur belimi bildiği için eski bir koltuğu köşeye koymuştu.

En sonunda diğerleri de yorulmuş olacak ki yanıma uzandılar.

Yüsra "Şaka gibi resmen tam anlamıyla ayrıldık." demesiyle Saynur elinin tersiyle ensesine vurdu "Ne ayrılması kızım sadece araya kilometreler girdi. Yine her şey devam edecek." deyince Yüsra ensesini ovuşturarak "Kızım bende biliyom tabi sadece dalga geçim. Kanka senin elin bir o kadar hafif olup dayağa gelince niye çok sert?" hep beraber onun isyanına kahkaha attık. 

Biz dinlenirken elinde poşetlerle Gökçer gelmişti. Onu alış verişe yollamıştık.

Bizi bu halde görünce gülmeye başladı. Gülmesini durdurmaya çalışıyor fakat yüzümüzde nasıl bir ifade varsa bize bakınca tekrar gülüyordu. En sonunda gülmesi azalınca "Lan bu hal ne ayak basılmış fındık çuvalı gibi yan yana dizilmişsiniz." azalan gülmesi kendi benzetmesiyle tekrar arttı. Cebinden telefonunu çıkarıp bizim fotoğrafımızı çekti. Telefonu bize uzatmasıyla hızla elinden aldım. Cidden fazlasıyla komik bir haldeydik.

Ama gülmek için bile çok yorulmuştum. "Kanka ben vazgeçtim bırak Ordu'ya geri dönelim." dememle bir anda hepsi gülmeye başladı. Saynur oturduğu yerden kalkıp "Bir yere gitmiyoruz hanımefendi. Hadi çok yattık bir an önce bitirelim öyle yatarız." diyerek kaldığı yerden devam edince bizde el mecbur hemen arkasından kalkmak zorunda kaldık.

-2 gün sonra-

Ev neredeyse bitmişti sadece mobilyalar eksikti o da bugün gelecekti zaten. Onu da hallettik mi geriye az şey kalıyordu. Bu sırada ne Yiğit Alp yazmıştı ne de ben. Wp'ye girip ona yazdım.

Fındık Güzeli= Günaydınlar günaydınlar
Fındık Güzeli= Acaba ne zaman geleceksiniz beyefendi
Fındık Güzeli= Valla ben Gaziantep'e geldim siz yoksunuz hiç yakıştıramadım
Fındık Güzeli= Neyse neyse sonra atarım tribimi ondan önce olanları anlatam
Fındık Güzeli= Resmen günlerdir eşek gibi saatlerce temizlik yaptık
Fındık Güzeli= Bugün mobilyalar gelecek onları da hallettik mi az şey kalıyor geriye
Fındık Güzeli= 8 gün sonra da ise başlayacağım
Fındık Güzeli= 4 gün sonra sana dediğim nişan var ona gideceğiz
Fındık Güzeli= Oğlum ev taşımak ne zor işmiş lan
Fındık Güzeli= Yok aga uzun bir süre taşınmayı düşünmüyorum hatta mümkünse taşınma olmasın
Fındık Güzeli= Saynur'la taşınmak da iyi oldu hem insanlarla iletişimi iyi hemde tanıdıkları olduğu için işimiz normal süreden kısa sürüyor evet evet mükemmel bir karar aldım 
Fındık Güzeli= Oturduğumuz bina hep asker doluymuş bu arada
Fındık Güzeli= Hepsi operasyanda olduğu için tanışmadık
Fındık Güzeli= Lan acaba sende olabilir misin
Fındık Güzeli= Bak olmayacak şey de değil ha
Fındık Güzeli= Hem onlarda operasyondaymış anaaa bak olabilir lan
Fındık Güzeli= Ama dur olmayabilir de neyse neyse gelince anlarız
Fındık Güzeli= Eşyalar gelmiş ben gidiyom
Fındık Güzeli= Eğer akşam yazmazsam bil ki ölü gibi derin bir uykudayımdır
Fındık Güzeli= Neyse ben kaçıyom

~Saatler sonra~

"Rüstem abi onu biraz sağa doğru kaydırır mısın yamuk duruyor da."

"Böyle mi bacım?"

"Evet abi biraz daha, biraz daha hop hop tamamdır sağ olasın abim güzel oldu."

"Ne demek bacım başka bir şey kaldı mı?"

"Yok valla abi hadi diğerlerinin yanına geçelim."

"Tamam bacım az ben bir elimi yıkayıp geliyorum."

Rüstem abi lavaboya geçerken bende diğerlerinin yanına geçtim. Saynur ve Gökçer adamların parasını konuşurlarken kızlar evi inceliyorlardı. Kızların yanına gidip bir kolumu Irmak'ın omzuna atıp onlarla beraber salona baktım. Aldığımız eşyalar tam oturmuş ve fazlasıyla şık duruyordu. "Ne güzel şeyler beğenmişim be zevkim diye demiyorum mükemmel bir zevke sahibim." hep beraber güldük. Kendimi övmeyi severdim. Saynur kolunu omzuna atıp "Ayıp oluyor yalnız benim seçimlerimi unutmamak lazım." ona gülüp "Unutmayız tabi" kinaye ile söylediğim şeye gülüp yanağımdan makas aldı. Ya diye arkasından bağırma ile güldü. Yanağımdan makas alınmasından hoşlanmıyordum. Sebebi ise zamanında o kadar çok tombik yanaklarım sıkılmıştı ki artık nefret edecek raddeye gelmiştim. 

"Kızlar bir evin tozunu alıp kutuları yerleştirelim. Yarından sonra biliyonuz ben işe başlıyorum. Yarın da beraber bir şeyler yaparız. Yarına Allah rızası için bir şey bırakmayalım." diyen Saynur'u başımı sallayarak onayladım.

Gökçer'e dönüp "Eee temizlik yapmak nasılmış Gökçer Bey" sataşmamla iki elini havaya kaldırıp "Haklısınız bu ne illet bir şey lan 1 hafta da şaftım kaydı." hepimiz ona kahkaha atarken Nehir "Eee Gökçer Bey temizliği Irmak'a yıkmak yok hep yardım edeceksin haberin olsun." hepimiz kafamızı sallayarak Nehir'e katıldığımızı belli edince Gökçer Irmak'ı yanına çekip saçlarından öptü ve "Ben fıstığıma her zaman yardım ederim." yüzümü buruşturdum ve sol elimi sol göğsümün üzerine koyup "Ay bana bir şeyler oluyor bunlar niye bu kadar vıcık ya." diye yükseldim Nil "Bilmim kanka bunlar ilk zamanlar daha iyiydi böyle utanmalar felan evrim geçirdiler resmen." Gökçer Irmak'a daha sıkı sarılıp "Kıskanmayın lan." demesiyle Nil ile senkronize bir şekilde kafamızı iki yana sallayıp yüzümüzü buruşturduk.

"Hadi hadi daha sonra edersiniz." kaldığımız yerden ise geri dönerken ağzımda bir of lafı eksik olmuyordu tabi ki.
...................................................................

Evvet yeni bir bölümle karşı karşıyayız.

Bölüm hakkında fikirleriniz

Bugün uzatmayacağım hadi Allah'a emanet olun.

Görüşürüz.

Fındık Güzeli-TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin