41. Bölüm

6.1K 443 363
                                    

Selamün Aleyküm ağalarım

Nasılsınız, nasıl gidiyor hayat?

Valla beni sorarsanız iyiyim de coğrafya quizim var maalesef ama çalışmıyorum neden çünkü okulda çalışacam neden çünkü salağım

Ayy 41. bölümdeyiz 250K olduk ay 41 kere maşaAllah (evet hep bu anı bekledim jsskjsjejsbej)

Neyse neyse konuşacak konu bulamadım.

Heh hatırladım şey ben bazı ayrıntıları buraya yazmayacağım bu yüzden ileri bir tarihten başlıyacak öbür ayrıntıları Saynur'ların kitabında koyarım

Ha bir de aklımda şey var bunların sevgili olduğu bölümü buraya mi yazayım yani bu kitaba mi yoksa hızla atlayıp öbür kitaba mi bırakayım çünkü eğer buraya yazarsam büyük ihtimalle dediklerim ters düşmesin diye kopyala yapıştır yaparım bu konu hakkında lütfen cevabınızı belirtin.

Konu bulamadım deyip yine çok konuşmam bu benim kaderim aga konuşmak damarımda var snsjnsjsnsns.

Neyse ben gidim de bölüm yazayım size keyifli okumalar.
........................................................................

•5-6 gün sonra•

Asya'dan;

Kıvırcık eniştemin durumu baya iyileşmiş ve bugün hastaneden çıkış yapacaktı. Biz eve geçerken Saynur ve diğerleri hep hastanede kalmıştı. Saynur bir-iki kere falan sadece duş almak için gelmişti.

Dün Mihrimah abla gelmiş evi bir güzel temizlemiş geri dönmüştü. Yemek işi tahmin edeceğiniz gibi bana düşmüştü yemek benim kaderim aga.

Bu sefer bir ilk olacak ve Meriç'lerde yiyecektik neden çünkü Meriç koltukta yatacak. Saynur ve Eslem abla -abla dememizi istedi Saynur'a da şey demişti "istersen anne diyebilirsin benim için hiç sorun olmaz kızım" ay buna çok gülmüştüm çünkü kalpten gitmişti Saynur neyse- öyle bir baskı kurmuşlardı ki Meriç en son su içmek için izin istiyordu. Ah kıvırcık eniştem vah kıvırcık eniştem iki kadında birlik oldular üzerinden geçtiler vallahi. 

Kapının çalmasıyla kapıya koştum. Mihrimah ablayı görünce gülümsedim. O da bana gülümseyip "Asya yemekleri istersen Meriç'lere taşıyalım yavaş yavaş 20 dakikaya gelirler." onu onaylayıp kapıyı açtım "Tamam o zaman" içeriye geçerken o da ayakkabılarını çıkardı.

Yemekleri Meriç'in evine taşındıktan sonra altlarını yakıp onlar gelene kadar ısınmasını sağladım. Aradan geçen dakikalar sonrası hastaneden gelmişlerdi. Kıvırcık eniştemi yerine yatırırken diğerleri de evine geçmiş duş alacaktı.

Saynur kıvırcık eniştemin başında öylece dikilirken Meriç muzip bir tavırla "Evde de mi nöbet tutacaksınız cerrah hanım hastane yetmedi mi?" demesiyle sırıttım. Meriç uyandığından beri hep Saynur'a sataşıyordu şu son günlerde fazlasıyla Saynur'un sinirlerini bozmustu tabi bize de en eğlenceli kısım izlemesi kalıyordu. Mihrimah abla gibi kenara geçip sessizce onları izledim.

Saynur tek kaşını kaldırıp onu şöyle bir süzdü sonra tekrardan yüzüne bakıp "Maalesef öyle gibi duruyor çok yaramaz bir hastam var bir türlü yerinde duramıyor üsteğmenim." vurdu ve goooll sanarsın Quaresma'dan frikik golü aferin kız güzel yerden vurdun.

Meriç sırıtarak "Aa kimmiş o hasta?" demesiyle Mihrimah abla ile gülmüştük. Saynur sadece göz devirip bir tane sandalye çekip oturdu. Cebinden telefonu çıkarıp bir şeyler ile ilgilenmeye başladı. Sonra aradığı şeyi bulmuş gibi sırıtıp Meriç'e gösterdi. Meriç merakla telefona bakınca yüzü düştü hızla telefonu alıp bir şeyler yapmaya kalkıştı ama mutsuz yüz ifadesi başarısız olduğunu gösteriyordu sinirle "Ama silmek için şifre istiyor telefonlara yeni özellik mi geldi benim niye haberim yok" Merakla onlara bakarken Saynur Meriç'in elinden telefonu alıp cebine koydu "Bilemem o senin sorunun." Acaba ne göstermişti Meriç'e. Meriç yerinden doğrulmaya çalışınca Saynur elini omzuna koyup tekrar yatırdı "Hop hop yavaş ol kalbinizin 2 santim aşağısından vuruldunuz beyefendi unuttunuz sanırım." Meriç acıyla gözünü yumup açtı dişlerini sıkarak "Yok yok unutmadım." Saynur elini çekip arkasına yaslandı "İyi aferin hep aklında bulunsun." Meriç derin bir of çekip "Ben sıkıldım ne zaman dağa gidebilirim." hepimizin ağzından "Çüş" lafı çıkmıştı. Mihrimah abla "Allah'ım millet evde yatmaya yer arıyor benim salak kardeşim dağa gitmek istiyor." onun bu sitemine gülerken Saynur "Çocuk vallahi o kaçtığın hastaneye geri kaldırır, yatağa bağlarım seni otur oturduğun yerde." güzel tehdit beğendim. Meriç anında ağzına hayali bir fermuar çekip "Sakin ol komutanım ne derseniz o" Saynur geri arkasına yaslanıp "Aferin hep böyle ol" dedi Meriç sırıtarak "O iş biraz sıkar ya" Saynur tek kaşını kaldırıp ona döndüğünde sırıtıp tekrardan fermuar çeker gibi yaptı.

Fındık Güzeli-TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin