Genç adam sinirle ellerini saçlarına daldırdı. Karşısındaki kişiye bir türlü yanlış numara olduğunu anlatamamış üstüne üstlük beddua yemişti. Küfür etmek yerine kullandığı kelimeler gelince sinirle güldü. Aslında direkt engel atabilirdi fakat bu man...
Off valla bölüm hakkında hiçbir bilgim yok nasıl işlerse o şekilde işleyecek bakalım
Off benim ders yapmam gerekiyor bir sürü ödevim var ama ben size bölüm yazıyorum böyle yapmaya devam edersen vallahi okula çok kötü bir başlangıç yapacağım. Neyse bu bölümü yayınlayıp derslerime yöneleceğim. Tabi İnsaAllah.Bugün sadece 1 bölüm yayınlarım büyük ihtimalle. Lütfen bölüm istemeyin siz isteyince ben kendimi tutamıyorum.
Keyifli okumalar.
Asya'nın giyeceği şeyi buraya bırakıyorum belki görmek isteyenler olur;
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Ya Asya geliyorsun itiraz istemiyorum." Koltuğa biraz daha sarılıp "Ya ben yatmak istiyorum ne gezmesi, daha iki gün önce temizlik yapıyorduk bırakın yatayım ya." İtiraz etmemle kafama yastık yemem bir oldu.
Kafamı kaldırıp kimin attığına baktım dördünü de karşımda görünce "Kim attı lan onu kendini belli etsin çok dövmeyecem." Nil başını olumsuzca iki yana sağlayıp hızla yanıma geldi ve kolumdan tutup beni sürüklemeye çalıştı ah kuzum senin beni kaldırman için kırk fırın ekmek yemen gerekiyor babamın deyimiyle üflesem uçacak, o ise söylemeye devam ediyordu "Ya kanka kalk gezelim biraz 2 gün sonra gidecez zaten hadi." derin bir of çekip "Tamam be." çektiği kolumu bırakmasıyla yere kapaklandım.
"Nil ortalardan kaybol yoksa gitmem." dedim sinirle. Anında ortalardan kayboldu. Derin bir nefes alıp yerden kalktım. "Kimse tek kelime etmesin vallahi her en vazgeçerim." ağızlarına hayali bir fermuar çeker gibi yaptıklarında odama geçtim.
İnce kısa kollu bluz, bol bir pantalon ve buraların havalarını bilmediğim için düğmeli, örgü, bol bir hırkayı da dolabımdan çıkardım yatağın üzerine bırakıp makyaj masasından takacak olduğum kolyeyi kıyafetlerin yanına bıraktım. Banyoya gidip abdestini aldım ve çıkardığım kıyafetleri giymeye koyuldum. Abdest almak bir alışkanlık olmuştu bende. Annem çok küçük yaşlarda hep abdestli çıkmam gerektiğini söylerdi. Bende de o zamandan kalan bir alışkanlıktır.
Zaten 5 vakit namazımı kılan birisiydim fakat kapanmamıştım. Kapanıp sonra açılmak olmazdı, kapanmak istemediğim için de annem 5 vakit namazımı kıldığım için bir şey dememişti.
Hazır olunca aynadan kendime baktım. Saate baktığımda saatin 17.04 olduğunu gördüm. Bunlarında akşama kadar yatıp akşam olunca gezesi geliyor. Parfümü sıkıp çantamı aldım ve kızların yanına gittim. Onlar zaten hazır olduğu için direkt çıktık.
"Saynur da gelecek mi?" bir yandan ayakkabımın bağcını bağlıyor bir yandan da soru soruyordum. "O bize rehberlik edecek olan arkadaşıyla aşağıda zaten." Nehir'i açıklamasıyla başımı bir anda kaldırıp "Birisi daha mı olacak?" diye sorduğum. Başını aşağı yukarı sallayıp "Bu kişi sanırım siz eşya bakarken yardımcı olmuş." bir anda gelen hatırlama ile kaşlarımı havaya kaldırıp "Hee hatırladım hatırladım Zeynep abla mi?" diye sordum o ise 'bilmiyorum' manasında dudağını büktü. Sadece kafa sallamakla yetindim. Bağcımı bağlayınca ayaklandım ve yerimde zıpladım bu bende bir alışkanlıktı merdivenlerden inmeye başladım. Nehir de arkamdan geliyordu.
