Fındık Güzeli-Texting

33. Bölüm

Selamün Aleyküm gencolar.

Nasılsınız, keyifler nasıl?

Bende iyiyim işte evde baya canım sıkılıyor bende bölüm yazayım dedim. Normal de ev kuşuyumdur ama odalardan odalara geçmem gerekiyor tek bir odaya sıkışınca ev sarmıyor biliyor musunuz? Öyle işte yani.

32. Bölümde ağladınız de mi? Kaos isteyenler utanır mı sanmam sbksnkshsjeb şaka şaka orada kaosluk bir şey yoktu sadece ağlıyoduk işte.

Evet beklenen bölüm geldi Yiğit Alp'in ağzından okuyoruz arkadaşlar insaAllah becerebilirim.

Neyse keyifli okumalar bende yazayım bari.
...........................................................
Yiğit Alp'ten;

Çalan alarmı susturup yanımda uzanan Asya'ya döndüm. Fazla güzeldi hatta fazlanında fazlası güzellikteydi. Ne zaman yolda yürüsek ona bakan bir daha bakıyordu ve gerçekten can sıkıcı bir durumdu. Fakat o kimseye yüz vermiyor hatta onları fark etmiyordu bile.

Aklıma yaşadıkları gelince birkaç küfür sarf ettim. Benim bakarken bile kıyamadığım bir kıza bunu nasıl yapabilirlerdi hemde daha çok küçükken 11 yaş ne demektir? Aklıma doluşan düşünceler ile daha çok sarıldım. Alarm bir daha çalmasıyla alarmı hızla kapattım. Artık kalkmamız gerekiyordu. Hem onun işi hemde benim işim vardı. Kulağına eğilip "Asya" diye birkaç kez seslendim. Uyanmamasiyla biraz uzaklaşıp tekrar seslenmem ile bir anda yatakta oturur vaziyete gelip "Hay ben böyle sabahın, ben böyle işin, beni uykumdan mahrum bırakan sabahın, bu saatte kalkmak zorunda bırakan her şeyin" diye başlayarak söylene söylene kalktı ve lavobaya gitti. Anın şokuyla arkasından bakmam ile bir anda çığlık sesi gelince hızla yataktan kalktım. Banyo kapısının önünde durmuş "Ben kimin evindeyim lan?" Demesiyle gülmeye başladım. Asya ile olunca insan gülmeden duramıyordu. Hızla bana dönünce "Benim evimdesin" sanki aklına gelirmiş gibi bir yüz ifadesine büründü. "Haa doğru gece burada kaldım ben." tam banyoya girecekken tekrar "Lan" demesiyle merakla ona döndüm. Bakalım bu sefer aklına ne geldi hanımefendinin. Başını bana çevirip "Ben Saynur'a haber vermeyi unuttum" demesiyle gülümsedim. İstemsizce ona bakarken gülümsemek gelmişti içimden. "Merak etme ben ona yazdım." dememle rahatlamış bir yüz ifadesine büründü tam banyoya girecekken tekrar bana dönmesiyle "Söyle bakalım şimdi neyi hatırladın?" Dememle dudaklarını büküp "Diş fırçam aşağıda ben gidiyorum ya." Hızla yanından geçecek iken belinden tutup benimle beraber banyoya sürükledim bir yandan da açıklama yapıyorum  "Bende yedekte var o senin olur gel benle." gözlerini hafif açıp "Gerçekten mi?" Durup ona yaklaştım ve burnumu burnuna değdirdim "Gerçekten." gülümsemesiyle bir süre onu izledim sonra banyoya doğru ilerledim yoksa ikimizde geç kalacaktık. Banyoya girip üst gözlerden birine koyduğum diş fırçasını ona uzattım. Bir elim hâlâ belindeydi. Normalde insanlarla özellikle karşı cinsteki birisiyle temastan her zaman kaçınmıştım ama Asya işin içinde olunca bütün iş değişiyordu.

Beraber diş fırçalarken başı omzuma düşmüştü. Gözleri kapalı diş fırçalıyordu. Ah be kadın yaptığın her şey mi gözüme güzel gelir? İkimiz de işimiz bitince Asya beni kolumdan sürüklemeye başladı. Onu takip ettim. Mutfağa gelince kapıya asılı nönlüklerden birini kendisi giyerken diğerini bana attı. "Ben kahvaltısız yapamam, tek de kahvaltı edemem Saynur çoktan ise gitmiştir bugün erken gidecekti. Mecbur benle beraber kahvaltı hazırlayacaksınız paşam." Demesiyle sırıtarak "Hay hay nasıl isterseniz" önlüğü üstüme geçirip bağlaması için arkama döndüm. Bağlanmasıyla ona döndüm "Ee patron ne yapıyoruz" bir süre durdu mutfağı inceledi sonra yüzüme dik dik bakıp gözlerini kıstı. Gel de öp diye bağırıyordu resmen. Derin bir of çekip "Aklıma hiçbir şey gelmiyor gel menemen yapak." Demesiyle gülümsedim menemeni severdim. "Tamam olur severim menemeni." Dememle aklına bir şey gelmiş gibi gülümsedi.