15

1K 100 16
                                    

Baekhyun dışında tanıdığım bir kurt olmamasına sinirlenirken kendimi kozmetik mağazasında bulmuştum. Farklı kokulara sahip parfümler almamın ardından onların ormanına giriş kısmına gelmiştim. Her halükarda bu koca ormanda şu an 3 5 vampir vardı. Onları arıyorlardı ve benim kendimi kamufle etmem gerekiyordu. Yanlış anlaşılma olmasın, maske falan takmayacaktım. Sadece onları oyalamak için farklı kokular kullanacaktım. Ormana girdiğimda içimde oluşan garip hisle sırıttım. 21 yıldır ilk defa buraya gelmek çok değişikti.

Girişten biraz uzaklaştıktan sonra sağ saparak kendi kokumla ağaçlara sürtündüm. Baekhyun geldiğimi anlayacak ve sağ tarafta bekleyecekti. Planım bu şekildeyken yukarki dağlığa çıkmadan kendi kokumla son kez sürtündüm.

Geldigim yoldan geri başlangıca döndügümde girişe üzerimde ki kabanı saklayarak atkıma farklı bir parfüm sıktım. Bu kokuyla sol tarafı turlayıp sürtünmeye başladıgımda ormanı yarıladığımda atkıyı nehire atarak buradan sonra kokmamasını sağladım.

Düz bir şekilde ilerlediğimde diğer parfumü elime alarak kıyafetimin koluna sıktım. Kolumu farklı ağaçlara sürtüp ilerlerken hissettiğim şey ile kafamı kaldırdım. Ağacın tepesinden beni keyifle izleyen eski ordu üyem, cecellion.

"Vay, kimleri görüyorum. Hani bu bölgeye girmek yasaktı, eski Park safkan chanyeol?"

"Seni kurtları çok rahatsız ettiğin için onlara bırakacağım. Ne yazık ki ölümün benim elimden olmayacak."

"Aynı şekilde, sen de kurtlara yem olucaksın. Bu taktiğin zekice fakat onları fazla oyalayamazsın. Senin için onların önlerine atlayıp her şeyi anlatacağım. Seni burada gördüklerinde dediklerimize hak vererek ispatlamış olacağım. Teşekkürler."

Sırıtıp gözden kaybolduğunda üst kısma ilerliyerek kokuların yanından geçmeden başlangıç alanına döndüm. Oyalanacak saniyem bile yoktu. Kendi kabanımı geri giyerek ilk başta gittiğim, sağ tarafa ilerlemeye başladım.

Sürekli etrafta kurtların uluma sesi duyuluyordu. Gergindim, bu gerginliğim korkudan değildi. Ait olmadığım yerde baş düşmanıma yardım için neler çeviriyordum. Burnuma her adımda farklı kurtların kokuları geliyordu. Baekhyun'u bulmak cidden çok zordu.

Yüksek bölgeye çıkıp ormanlarına tepeden baktığımda sağ ileride ki evleri gördüm. Çoğu kurt evlerin önünde toplanmış, büyük ihtimal koku oyununu konuşuyorlardı. Bunca zaman Baekhyun'un telefon numarasını almamama lanet okuyarak aşağı zıplayacakken duyduğum sesle durdum. Aşağıda kurtlar dolanmaya başlamıştı.

Ne yapacağımı düşünürken evlere baktığımda baekhyun'u orada, tam ortada bana baktığını fark etmiştim. Diğer kurtlar nasıl fark etmedi beni? Aşağıda ki kurtlara bakıp geri döndüğümde Baekhyun ortadan kaybolmuştu. harika, ya beni kendi elleriyle öldürmeye geliyordu ya da sürüsüne haber veriyordu. Bazı şeyleri düzeltmek isterken daha çok içine sıçmıştım.

Çaresiz bir şekilde diğer kurtlara gözükmemek için gerileyip kendimi ağaca yasladığımda resmen burnundan soluyarak koşan baekhyun'u duydum. Kurt formunda olduğu için kokusu ne kadar uzağımda olursa olsun fark ediliyordu. Arkamı dönmeden onun insan formuna dönmesini beklerken o çoktan önüme gelmiş ve yakalarımdan tutmuştu.

Tepki vermiyordum, sinirini atmalıydı. beni kendine çekip sertçe ağaca vurduğunda ellerimi ceplerime soktum. Gözleri dolmuştu. Sinirden olduğunu düşünerek sadece sustum.

"Böyle bir şeyi bana yapamayacağını düşündüm, inanmak istemedim! Beni her zaman yanılttın, rollerine inandım! Senin yüzünden kaç gündür neler çekiyorum, neler çekiyoruz senin haberin var mı?"

Sakinleşmesini beklerken birçok kez sırtımı ağaçla buluşturmuş, göğüslerime sert yumruklarını geçiştirmişti.

"Hemen o lanet ordunu bölgemden çekiyorsun, hemen! Dün gece seninle konuştuktan sonra bölgemde iki kurt öldürdünüz. B-"

"Baekhyun."

İsmiyle sakince ona seslendiğimde duraksamış, nefes nefese ne diyeceğimi beklemişti.

"Eğer bana inanmak istemeseydin, bana biraz bile güvenmeseydin şu an buraya tek gelmezdin. Bunu sen de biliyorsun. Yaşanan şeyler için bir suçlu arıyorsun, sürün yüzünden ve kaçan aptallar yüzünden kendin bile inanmasanda beni suçluyorsun. Bazı şeyleri algılamak, fark etmek için sesli söylenmesi gerekiyor."

Dediklerimle susmuş, bir süre öylece gözlerime bakmıştı. Hâlâ nefes nefese olması sakinleşmediğini gösteriyordu.

"Buraya sana yardım etmek için geldim, 21 yıllık hayatım boyunca bu toprakları ilk defa adımladım. Buraya daha önce gelmediğimi biliyorsun."

"Ne yardımı, senin bana ne gibi bir yardımın olabilir? Kendini ne sanıyorsun cidden anlayamıyorum. Siktirin gidin bölgemden! Yüzünü dahi görmek istemiyorum artık."

Son cümlesi sesli yutkunmamı sağladığında koşan kurtların sesini duyduğumda son kez onun gözlerine baktım.

"Gerçekleri öğrenip inandığında, sakın benden özür dileme."

"Özürmüş, siktir git artık. Sikseler seninle aynı ortama girmem. Sakın karşıma çıkma, seve seve seni gözümü kırpmadan öldürürüm."

Pekâlâ, gerçekten ağır konuşuyordu. Kurtlara yem olmamak için hızla gözden kaybolduğumda ağaçların yüksek dallarından nehire ilerledim. Nehirden karşıya zıpladığımda ceplerimde ki ellerimi sıkmaktan artık uyuşmuştu. Beni görebildiğini bildiğim için tepkimi koruyordum.

Gözden kaybolduğumda sinirle bağırarak ağaca tekme atmış, yere yüksek sesle yığılmasını sağlamıştım. Kuşlar havalanıp uzaklaştıklarında ellerimi saçlarıma geçiştirerek çekiştirmiş ve gözlerimi kapatmıştım. Her şey boka sarıyordu, her şey. Yanlış anlaşılmaktan çok nefret ediyordum, özellikle Baekhyun tarafından.

Gözlerimi açıp uçan kuşları izlediğimde sakinleşmek için derin nefesler aldım. Kendimi yere bırakıp oturduğumda başımı ve sırtımı ağaca yaslıyarak öylece oturdum. Dışardan bakılınca tepkisiz normal gözüküyor olmalıydım. İçimde kendimle savaşıyordum. Onu tekrar görebilecek miydim? Doğruları fark edecek ve benimle konuşacak mıydı? Bu tarz sorular beynimde yankılanırken saatlerce orada oturmuştum.

Selamlar, uzun zamandır yb atmıyordum. Atmışken 3 bölüm birden atayım dedim. Vote ve yorum bekliyorum yb tamamen sizin elinizde. Bol bol vote ve yorum atarsanız benim de yb için hevesim olur ve atarım. Bunları göremeyince maalesef atma isteğim gelmiyor. Bu arada kurgu nasıl gidiyor? Sizce baek ve chan ikilisini neler bekliyor?






Enemies To Lovers || ChanBaekМесто, где живут истории. Откройте их для себя