21 (M)

1.4K 91 37
                                    

"Sevgili olalım."

"İki baş düşmanın sevgili olması ne kadar doğru?"

"Doğru olması mı gerekiyor?"

Sorumu sorup koltuktan kalktığımda minik adımlarla ona yaklaşmıştım. Elimi yumuşak saçlarına götürüp parmaklarımı geçirdiğinde elini yanağından çekerek belime yerleştirmişti.

"Doğru olmayan şeyler, her zaman daha ilgi çekicidir."

Söylediği şey ile belimde ki eliyle beni kendine ittirerek daha fazla yakınlaşmamızı sağlamıştı. Yüksek bar taburesinde olduğu için yüzlerimiz neredeyse aynı hizzadaydı.

"İlgini çekiyorsa, karşı koymamalısın."

Elini belimden kalçama indirip dudaklarıma yapıştığında hızla karşılık vermiştim. Elimi saçından indirip boynuna yerleştirdiğimde o ayağa kalkarak beni kalçamdan tutarak havalandırmış. Kalçam tezgahla buluştuğunda bacak aramı açarak yerleşmesini sağlamıştım. Dudaklarımız 1 saniye bile ayrılmazken o üzerimde ki kabandan kurtulmak için ellerini omuzlarıma getirerek kabanımı kollarımdan indirmişti. Kendi çapımda debelenerek kabandan kurtulduğumda dudaklarını dudaklarımdan çekmişti. Kendi ceketini çıkarıp belli belirsiz bir köşeye fırlattığında onu tekrarlıyarak bende üzerimde olan kumaştan kurtulmuştum.

İkimizinde üstünde kumaş kalmadığında elimi onun pantolon düğmesine getirdiğimde işaret parmağıyla hayır işareti yapmıştı.

"Çok sabırsızsın, yaramaz kurt."

Dediği ile ikimizde sırıttığımızda kısa süreliğine dudaklarımız tekrar birleşmişti. Kulak arkamdan minik minik öpücükler bırakmaya başlıyarak aşağılara indiğinde bacaklarımdan tutarak beni kendine çekmişti. Sırtım soğuk zeminle buluştuğunda gözlerimi kısmıştım. Sağ Göğüs ucuma ıslak dil darbeleri atıyor, diliyle daireler çiziyordu. Sol göğüs ucumla ise parmakları ilgileniyordu. Parmak uçlarıyla sıkıştırıp eziyor, sonrasında çok nazik bir şekilde okşuyordu.

Onun her hareketinde daha fazla kasılıyor ve heyecanlanıyordum. Soğuk zemine yatmama rağmen vücudum alev alıyordu. Göbek deliğime ıslak bir yol çizerek geldiğinde inlememek için dudaklarımı ısırmış ve başımı iyice geriye yaslamıştım. Şu an avucumda bir şey olmuş olsaydı kesinlikle kırardım. Göbek deliğimden bu kadar etkilendiğimi kesinlikle bilmiyor ve tahmin etmiyordum.

"Bu kadar kasarsan zevke odaklanamazsın, Byun Baekhyun."

"Usta konuştu."

Sırıtmasını verdiği nefesten anlıyarak zorlukla başımı kaldırmıştım. O bu sırada dilini çekmeden düğmemi çözüp fermuarımı indirmişti. Kumaşı bacaklarımdan indirip yerle buluşturduğunda utanmamak için başımı eski haline getirmiştim. İç çamaşırımın üzerinden ereksiyon olmuş penisime dudaklarını sürtmeye başladığında kendimi tutamayarak inleme sunmuştum. Yanaklarımın kızardığından emindim.

Elini toplarıma getirdiğinde fazla bastırmadan toplarımı sıktığında ikinci inlememi sunarak elimi saçlarımın arasından geçirmiştim. Derin nefeslerimle inip kalkan gögüslerimden onu pek göremiyordum. Kuruyan dudaklarımı ısladığımda hızla son kumaştanda kurtulmuştu.

Penisimi soğuk eliyle kavradığında var olduğuna inanmadığım tanrıya içimden birçok şey söylemiştim. Dilini ilk önce toplarımda gezdirip emmeye başladığında sayısız inleme sunmuş ve lanetler okumuştum. Dudaklarının arasında emerken diliyle de ilgilenmeyi eksik etmiyordu. Elim saçlarını bulduğunda acıtmamaya özen göstererek çekiştirdim. Çekiştirmem ile toplarıma minik bir ısırık bıraktığında acı ile sırtımı doğrultmuştum. Saçlarından tutarak yüzünü kaldırdığımda piç sırıtışı ile karşılaştım.

Enemies To Lovers || ChanBaekWhere stories live. Discover now