/24/ Aksiyon

9 4 0
                                    

Serkan bunu olayı doğrulamak için Sude'ye döndü.

" En iyi sen bilirsin. Gerçektende Demir öyle biri mi?" Sude yanında duran Demir'le bakışmaya başladılar. Sude'nin içinde hala ona karşı öfke vardı. Ama doğruları söylemek zorundaydı, yalan söylerse kendisi zararlı çıkardı.

" Evet. Dediği her şey doğru." Onaylandıktan sonra Demir Serkan'a döndü. Serkan hafifçe kafasını sallamaktaydı.

" Peki. Abimin cesedi nerede?" Demir sanki kötü bir şey söyleyecekmiş gibi bir tavır takındı.

" İstanbul'da."

" Ne! Sen kafayı mı yedin?"

" Hayır. Vampirler alır almaz oraya nakletmişlerdi. Orası onların en güvenli şehri. Mega kent." Serkan bir anda susup düşünmeye başladı. Ne yapacağını bilmiyordu.

" Öyle bir plan yapmalıyız ki, biz karşılarına çıktığımızda ne içeri nede dışarı haber gönderebilsinler." Demir önce boş bir yere dalıp düşünmeye başladı. Aklına bir fikir geldiğinde sinsice gülümsedi.

" Aklımda sağlam bir plan var. Ama önce İstanbul uçak biletlerini almamız lazım." Uçak denince Serkan olduğu yerde durdu. Daha sonrs Demir'e baktı.

" Hayır otobüsle gideceğiz."

" Ne! Neden uçakla daha hızlı gideriz."

" İstemiyorum. Siz isterseniz uçakla gidin, ben otobüsle gidiyorum."

" Dostum İstanbul Mersin arası 1 Saat 35 dakika."

" Olabilir. Ona bakılırsa otobüsle 13 Saat 35 dakika."

" Aradaki farktan haberin var mı! Sen 13 Saatin 1 Saatini geçirirken biz yarım saat sonra İstanbul'a varmış olacağız."

Sude bu konuşmanın neden döndüğünü anlamış gülümsemekteydi. Arkasını dönüp kapıya doğru ilerlemeye başladı. Odanın kapısını açıp dışarı baktı. Yasemin sakinleşmiş su içiyordu.

Diğerleri yanında ona destek olmaktaydı. Sude Aysu'ya baktı.

" Pist Aysu." Dedi sessizce. Aysu fark edip hemen arkasını döndü. Sude'nin kendisini çağırdığını görünce hemen yanına geldi.

" Efendim."

" Serkan uçaktan mı korkuyor?"

" Hemde nasıl. Yani öldür ama uçağa bindiremezsin."

" Anladım. Peki hangi canlıdan korkar. Yani aklını alacak kadar korktuğu bir canlı var mı?" Aysu düşünmeye başladı. Aklına bir tane geldiğinde ise Sude'ye döndü.

" Haa şey çocukluğunda ablam hep derdi evde küçük örümceklerden olmasın diye. Çocukken çukuruna düşmüş acayip tırsıyor yani."

" Tamam süper bana bir kavanoz onlardan bulur musun? Birde Can ve Sema Yasemin hanımı ormana temiz hava almaya götürsünler. Melisa ve sen odaya gelin."

" Ne oldu?"

" Bir şey yok ya. Sen sadece dediğimi yap."

" Tamam peki. Hemen geliyorum." Sude kafasını sallayıp içeri girdi kapıyı kapattı. Ama Demir ve Serkan hala tartışmaktalardı. Sude çalışma masasının önündeki sandalyeye oturup izlemeye başladı...

Aysu odaya girdi, arkasından Melisa girip kapıyı kapattı. Aysu'nun elinde üzeri kapalı bir kavanoz vardı. Sude gülümseyip ayağa kalktı, sevinçten avuç içlerini birbirine sürttü.

Karanlık Savaş Where stories live. Discover now