Bölüm 42 "Baş Belası"

494 54 6
                                    

Bölüm playlist; #middle of the night - elley duhe
#bad liar - imagine dragons


BÖLÜM 42 "Baş Belası"

Efsun, içeriden ses gelmemesi karşısında şüphelenmiş ve işini hızlıca bitirerek odasına geçmişti. Elinde, çizim yaptığı kâğıtlardan birini tutan Hakan'ı görmek ise beklediği bir şey kesinlikle değildi.

"Hakan?"

Genç adam arkasını dönmüş ve direkt güvela gözlere bakmıştı. Zihninde sürü halinde düşünceler dönüp duruyor ancak biri bile ağzından dışarı çıkmıyordu. Bu süreçte Efsun'da gergin bir şekilde yanına gelip hala elinde tuttuğu kâğıda göz ucuyla bakabilmişti. Eskizi aylar önce öylesinde, bir ara karaladığını hatırladı.

"Ne yapıyorsun?"

"Neden bunu çizdin?"

Genç kadın beklemediği soru karşısında kaşlarını çatmıştı. "Ne?"

"Bu çizimi neden yaptın?"

Efsun bir süre düşündü. Gerçekten neden yapmıştı? Belirli bir nedeni yoktu; sadece kendisine farklı bir enerji hissettirdiği için karalamak istemişti. Daha fazlası değil.

"Belirli bir nedeni yok."

"Bu kadının kim olduğunu biliyor musun?"

"Bugün gitmek istediğim kütüphanedeki garip kadın" demiş fakat kendisinin de, ne dediğini fark ederek şaşkınlıkla bakışlarını Hakan'a çevirmişti. "Hocanız!"

"Onu daha önceden tanımadığına emin misin? Kazadan önce falan görmüş olma imkânın var mı?"

"Sence kazadan önceyi hatırlayabilsem kalkıp sürekli zaman geçirdiğim ailemi mi yoksa alakam olmayan bir hocayı mı hatırlarım?"

"Alakan olmadığını bile bilmiyoruz."

Cevap birden bire Efsun'u şüpheye düşürmüştü. Fakat kızıl saçlı kadının onu ilk gördüğü zamanı hatırladı. Hakan'ın, hareketlerini inceleyen bakışlarına aldırmadan başını iki yana salladı.

"Tanıştığımızı sanmıyorum. Onu daha önce kütüphanede, ilk kez gördüğüm zaman beni tanısaydı belli ederdi herhalde."

Hakan aldığı cevaptan pek memnun olmamış gibi omuzlarını silkti. "Sanırım."

"Çocuklar, yemek hazır!"

Asuman Hanım'ın aşağı kattan gelen sesi, iki gencin bakışlarını kaçırmasına sebep olurken Efsun yerinde rahatsızca kıpırdanmış ve hızlı adımlarla kapıya ilerlemişti. Bu süreçte elindeki kâğıdı yerine koymak isteyen Hakan, diğer çizimlere de üstün körü bakma şansını yakalamış fakat dikkat etmeden elindekini diğerlerinin yanına bırakıp Efsun'un ardından odadan çıkmıştı. Her ikisinin de yemeğin ilk dakikalarında sessizce düşüncelerine dalmaları masadaki diğer aile üyeleri tarafından fark edilmişti. Asuman Hanım, açık açık bakışlarını iki genç üzerinde dolandırmaktan çekinmezken Ali Bey boğazını temizlemişti.

"Hakan oğlum, nasıl geçiyor iş güç?"

Düşünceleri tarafından esir alınmış olmasına rağmen hızlıca toparlayan Hakan hafifçe gülümseme gereği duymuştu. Bu aileye karşı her zaman kendini yakın hissetmişti zaten. "Teşekkür ederim Ali amca. Bildiğiniz gibi, davalarla uğraşıyorum."

"Sizin arkadaşın davası ne durumda?"

Efsun, istemsizce direkt olarak Hakan'ın yüzüne bakmıştı. Genç adamın tepkisiz kalışının ardında yatan büyük bir şeyler olduğunu hissediyor, ama Hakan'ın kendisine ördüğü duvarları kırmadan neler olduğunu çözemeyeceğini de biliyordu. Bu yüzden sessizce Hakan'ın cevap vermesini beklemekten başka bir şey yapamıyordu.

YEDİ SANİYEWhere stories live. Discover now